7 yıl önce 15-16 yaşındayken Türkiye üzerinden Suriye'ye giden üç Britanyalı kızı IŞİD'e teslim eden insan kaçakçısının Kanada casusu olduğunun Kanada tarafından gizlenmesi ve Britanya tarafından örtbas edilmesi skandalıyla ilgili Kanada Başbakanı Justin Trudeau'dan açıklama geldi.
Trudeau, kurallara uyulduğundan emin olmak için suçlamalara 'bakacağını' söyledi.
Kanada Başbakanı: Esneklik ve yaratıcılık icabı
Dün basın toplantısı düzenleyen Kanada Başbakanı, "Terörle mücadele, istihbarat servislerimizin esnek olmaya devam etmesini ve yaklaşımlarında yaratıcı olmasını gerektiriyor" savunmasını yaparak ekledi:
"Ama yolun her adımında, Kanadalıların Haklar ve Özgürlükler Şartı da dahil olmak üzere çok kıymet verdikleri ilkeler ve değerlerin katı kurallarına bağlılar ve bu kurallara uyulmasını bekliyoruz."
"Geçmişteki bazı olaylar veya operasyonlar hakkında soru işaretleri olduğunu biliyorum ve bunların takip edilmesini sağlayacağız."
'Raşid yaptığı her şeyi Kanada ile paylaştı'
Gazeteci Richard Kerbaj'ın Britanya, ABD, Kanada, Avustralya ve Yeni Zelanda arasındaki teknik istihbarat işbirliği mekanizması 'Beş Göz'ün Gizli Tarihi' hakkında yazdığı kitap, 2015'te Britanyalı üç ergen kızı Suriye'ye sokan Muhammed el Raşid'in IŞİD için insan kaçakçılığı yaparken Kanada için casusluk yapması ve bu yüzden kızların bulunamaması skandalını gözler önüne sermişti.
İstanbul'da otogarda buluştuğu üç kızı Suriye'ye götürmesinden kısa süre sonra Şanlıurfa'da yakalanan Raşid, Türk makamlara ifadesinde, kızları Suriye'ye sokarken pasaportlarının fotoğrafını Kanada ile paylaştığını söylemişti.
Kitaba göre Britanya polis teşkilatının üç kız öğrencinin peşine düşüp uluslararası arama yürüttüğü dönemde ellerindeki bilgileri saklayan Kanadalı yetkililer, daha sonra ifşa olma korkusuyla Kanada'nın komploya dahil olduğunu kabul etti, ama Londra'yı Ottowa'nın rolünü örtbas etmeye ikna etmeyi başardı.
Suriye'de doğurduğu üç çocuğunu kaybeden, Britanya'ya geri dönme talebi reddedilen ve 2019'da vatandaşlıktan çıkarılan 'cihatçı gelin' Shamima Begum artık 23 yaşında ve avukatları, insan kaçakçılığı kurbanı olduğu gerekçesiyle vatandaşlıktan çıkarma kararına itiraz ediyor. İki kız arkadaşı Kadiza Sultana ile Amira Abase'nin ise Suriye'de öldüğü varsayılıyor.
'İnsan kaçakçılığı mağdurunu vatandaşlıktan atamazsınız'
Begum ailesinin avukatı Tasnime Akunjee, vatandaşlıktan çıkarma kararına itirazlarını, insan kaçakçılığı mağduru olduğunun içişleri bakanı tarafından hesaba katılmamasına dayandıracaklarını söyledi.
'Müttefik olarak çocuklarımızı korumaları gerekirken'
İnsan kaçakçılığı operasyonunda Kanada istihbaratı unsurunun kilit rol oynamasının 'şoke edici' olduğunu dile getiren Akunjee, "Halkımızı koruması, müttefik olması gerekirken, Britanyalı çocukları savaş bölgesine soktu" dedi.
'IŞİD'in faaliyetleri hakkında istihbaratkarşılığı vatandaşlık'
2013'te Kanada'nın Ürdün Büyükelçiliği'ne sığınma başvurusu yaptığında Kanada tarafından casus olarak işe alınan Raşid, "Begum dahil yardım ettiğim herkes hakkında bilgi toplamamın nedeni, bu bilgileri Ürdün'deki Kanada Büyükelçiliği'ne iletiyor olmam. Kanada Büyükelçiliği'nde bana IŞİD'in faaliyetleri hakkında bilgi toplarsam Kanada vatandaşlığı vereceklerini söylediler" diye ifade vermişti.