CHP'de kesin ihraç istemiyle Yüksek Disiplin Kurulu'na sevk edilen Bolu Belediye Başkanı Tanju Özcan, bugün sözlü savunmasını yaptı. Özcan, CHP Genel Merkezi'nde savunma yaptıktan sonra basın mensuplarına açıklama yaptı.
Özcan, eşi ile geldiğini ve sözlü avunmasını yaptığını belirterek, "Zaten ayrıntılı bir yazılı savunma göndermiştim bir hafta önce. Burada hem o yazılı savunmayı biraz açtım hem de onun dışında bazı şeyler söyledim. Yüksek Disiplin Kurulumuzun ben adil bir karar vereceğini düşünüyorum. İçeride de ifade ettim. Orada da söyledim; ben 22 yaşında bu partiye davet üzerine değil, kendi irademle; 'ülkeme ne katabilirim, partime ne katabilirim' diye katılanlardanım. Partiye 'gel seni belediye başkanı yapalım, milletvekili yapalım' diye davetle gelenlerden değilim. Bir şey olmak için, bir makam ve mevki sahibi olmak için gelenlerden değilim" dedi.
'Tavrımda en ufak bir değişiklik olmayacak'
Özcan, bu zamana kadar CHP'de birçok görevde bulunduğunu hatırlatarak, "Partide gençlik kolu başkanlığı, il başkanlığı, belediye meclis üyeliği, parti meclis üyeliği, milletvekilliği ve son olarak da belediye başkanlığı görevi yapan ve yapmakta olan biriyim. Dolayısıyla ben bu partinin öz evladıyım. Beni sonradan gelenlerle karıştırmayacaklarını düşünüyorum. Bugün hiç ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesini talep ettim; ama bir ceza verilirse veya ihraç kararı verilirse de yasal haklarımı mahkemede aramaya devam edeceğim. Verilecek karar ne olursa olsun ben Atatürkçüyüm, Türk milliyetçisiyim, Cumhuriyet Halk Partisi’nin 6 ana okuna, 6 ana ilkesine her zaman sahip çıkan biriyim. Bu tavrımda en ufak bir değişiklik olmayacak" diye konuştu.
'Olumlu bir karar çıkmasını bekliyorum'
Özcan, sığınmacılar konusundaki söyleminde de bundan sonra bir değişiklik olmayacağını belirterek şunları dedi:
"Yine başta geçici sığınmacıların geri gönderilmesi olmak üzere temel konulardaki düşüncelerimde ve söylemlerimde herhangi bir değişiklik olmayacak. Aynı şeyleri söylemeye devam edeceğim. Halkımız beni Atatürkçü ve Türk milliyetçisi olarak tanıdı. Bundan sonra da aynı Tanju Özcan’ı görmeye devam edecekler. Bu gerekçe soyut bir gerekçe bana göre. Gerçek bir gerekçe de değil. Beni HDP istiyor diye, AK Parti istiyor diye, FETÖ'cüler istiyor diye, yandaş basın istiyor diye, partimden ihraç edeceklerini zannetmiyorum. Şimdiye kadar sarı öküzleri verdik biz birilerine. Ben yeni sarı öküz olmak istemiyorum. Dolayısıyla bugün de hakkımda olumlu bir karar çıkmasını bekliyorum. Öyle ümit etmek istiyorum."
'Hayatım boyunca cinsiyetçi söylem kullanmadım'
Özcan, kadınlarla ilgili tutumunun partisinin görüşüyle uyuşmadığı iddiasının hatırlatılması üzerine şunları söyledi:
"Sevgili eşim de bu yüzden gelmek istedi. Ben 5 başkan yardımcısının 3’ünün kadın olduğu bir belediye başkanıyım. Yine 24 müdürün 13’ünün kadın olduğu bir şehrin belediye başkanıyım. Bunları da ben görevlendirdim. Yaklaşık aldığım 300 personelin 200’den fazlasını kadınlardan tercih etmiş biriyim. Dolayısıyla o gerekçe soyut bir gerekçe, sinirle söylenmiş, tepkiyle söylenmiş bir söz. Ayrıntılarına bile girmeye gerek görmüyorum. Ama asıl gerekçenin o olmadığını bilecek kadar da siyasi tecrübeye sahip biriyim. Ben hayatım boyunca cinsiyetçi söylem kullanan olmadım. Kadınlara her zaman pozitif ayrımcılık yapan bir insan oldum. Beni tanıyan herkes bunu bilir. Hiçbir kadınla hayatım boyunca bir sıkıntım olmadı. Böyle utanç verici bir konu ile bu konu gerekçe gösterilerek buraya gelmekten rahatsızlık duyuyorum."