İngiliz gazetesi The Guardian'ın nabzını tuttuğu Bnei Brak'ta Tel Aviv’in gökdelenlerinin gölgesinde büyüyen tartışma, akıllı telefonların Yahudi şeriatına göre caiz olup olmadığı ve internet erişimine karar verme konusunda kimin yetki sahibi olduğuna dair.
Bnei Brak'taki ultra-Ortodoks Yahudi (Haredi) liderler, cemaatten yaşam biçimlerini tehdit ettiği gerekçesiyle televizyon dahil kitle iletişim araçlarından uzak durmalarını istemekte ısrarlı.
Hal böyleyken ilk dalga cep telefonları burada koşer etiketle piyasaya çıktı. Yahudilik inancına göre yenilmesi veya kullanılmasında dinen sakınca bulunmayan ürünler 'koşer' diye tabir ediliyor. Sadece önünde 05331 olan 'kutsanmış' numaralarla arama yapılabilen ve arama kabul edilebilen bu ilk telefonların kamera ve internet kapasitesi yoktu.
Ancak akıllı telefonların önlenemez yükselişi, Haredi topluluğu için bile savuşturulamaz hale geldi. Pek çok gelişmiş ülke gibi İsrail'de de belediyeye başvurular, vergi beyanları ve banka işlemleri internete taşınmış durumda. Haredi topluluğunun şu ana kadarki çözümü, 'aptal' telefonlarla devam etmek ya da önceden içerik engelleme filtreleri yüklenmiş akıllı telefonlara izin vermek oldu: Tipik bir koşer akıllı telefonun ana ekranında saat, hesap makinesi ve navigasyon yazılımından başka uygulama görülmemesi gerekiyor.
İsrail'deki yaklaşık yarım milyon koşer cep telefonu için koşer ruhsatı verme yetkisine sahip tek bir organ var: İletişim İçin Hahamlar Komisyonu. Çok nüfuzlu ama şeffaf olmayan komisyon, sayıları, içeriği ve bilgi akışını istediği gibi tarayabiliyor. Erişimin bloke edildikleri arasında haber siteleri, toplu ulaşım hatları, acil tıp servisleri ve ev içi şiddete müdahale servisleri de var.
Önde gelen Haredi siyasi yorumcu Israel Cohen, eskiden hahamların Tel Aviv'in canlı bir gece hayatının bulunduğu Allenby Caddesi'nden 'günah dolu' diyerek uzak durulmasını tembihlediğini aktararak "Ama artık herkes cep telefonundan Allenby Caddesi'ne gidebiliyor" dedi.
Cohen, Haredi topluluğunun herhangi bir konuda hemfikir olmasının nadiren görülmesine rağmen çoğunluğun haham komisyonunu güncel hayattan kopuk bulduğunu belirtti.
Koşer olmayan servis sağlayıcılara devredilemeyen koşer numaralar üzerinden yılda 75 milyon şekele (yaklaşık 379 milyon TL) denk gelen bir tekel işliyor. Tekeli yıkma girişimleri bugüne dek başarısızlığa uğradı. 2021 sonunda İletişim Bakanlığı, devletin düzenleyici kurumundan yasal görüş alarak, sistemi ortadan kaldırmak için oturumlar düzenlemek istedi, ama ultra-Ortodoks liderlerin öfkesi karşısında geri adım attı.
Bununla birlikte İsrail Demokrasi Enstitüsü'nün araştırmalarına göre Haredi topluluğu üyeleri aşamalı olarak yaşam biçimlerini çevrimiçi dünyayla entegre ediyor, üçte ikisi e-posta, iş, hükümet ve banka hizmetlerine ulaşma ve bilgi arama gibi temel ihtiyaçlar için internete başvuruyor ve çevrimiçi olanların yarısı da sosyal medya ağlarını kullanıyor.
Ama diğer yandan Bnei Brak'ta koşer tekeline karşı çıkan cep telefonu satıcıları, koşer ruhsatlarının iptal edildiğinden, dükkanları ve çalışanlarının defalarca saldırıya uğradığından şikayetçi. Bunlardan biri olan Uriel Diament, gençleri üzerlerine saldırtan hahamlar için "Bunlar tanrının hizmetinde değil, bunlar mafya" dedi.
The Guardian’ın ziyaret ettiği sırada Diament’in dükkanını basan orta yaşlı bir erkek, çalışanlara 'hahamlara itaat etmeyen işbirlikçiler' diye bağırdı. Adam gittikten sonra Diament "Zaman değişti, ebediyen kafalarını kuma gömemezler" diye konuştu.
Harediler, bugün İsrail nüfusunun yüzde 12'sini oluşturuyor. 2050'de her dört İsrailliden biri ultra-Ortodoks olacak.