Kamuoyunda 'Cübbeli Ahmet' olarak bilinen Ahmet Mahmut Ünlü, Habertürk yazarı Murat Bardakçı ile birlikte Teke Tek'te Fatih Altaylı'nın sorularını yanıtladı.
Son dönemde Diyanet İşleri Başkanlığı'na yönelik yaptığı 'Vehhabi-Selefi' akımla ilgili uyarılarını tekrarlayan Ünlü, "Türklerde şu an Selefilik yüzde 3.6 ve ilerliyor. Birçok aile yıkıldı, birçok karı koca birbirine kafir diyerek ayrıldı. İsrail'den fonlanan cami grubu, Suudi, BAE bir arada. Türk-Kürt başaramadılar, Alevi-Sünni başaramadılar ama din işi başka işe benzemez. 'Kafir, öldürmen lazım' diyor. Alt taban oluşunca dış güçler kıvama geldiğini gördüğü zaman oradan bir sıçrama yapar. Bunların gizli yerlerde silahları var. Kendi basılacakları hücre evinde bulundurmuyorlar. Kimlere ne zaman dağıtıldıkları belli. Şu anda Türkiye'deki radikal Selefi gruplar son derece tehlikelidir" diye konuştu.
Şeyhlik /liderlik tartışmalarına yönelik de Ünlü, "Benim bildiğim İsmailağa en liyakatli, ehliyetli, en doğru zatı seçecektir. Şeyhlik ilan edecek kadar kafayı yemedim. Haddimi bilirim" açıklamasını yaptı.
"İslami camianın tümü beni fitne ile suçladı"
”Bizimkilerin maalesef öngörüleri yok. FETÖ meselesinde öyle oldu, Adnan meselesinde de öyle oldu. Öngörü maalesef bizim camiamızda yok” diyen Ünlü “Dış güçlerin yönettiği bir kadro varsa diyalog olamaz. Bizimkilerin devamlı tavsiyesi, büyütmeyelim, abartmayalım. FETÖ meselesini ilk burada yaptık. Fatih Bey sağ olsun bizi çıkarmaya cesaret etti. O zaman FETÖ'cüler çok uğraştı. O güvenle çıktık Mahmut Efendi Hazretleri de 'Çık' dedi. Ertesi gün gittim, tebrik etti. Onun tasvibi olmasa cesaret edemezdim. İslami camianın tümü o zaman beni fitne ile suçladı. Bana yapmadıkları kalmadı” diye konuştu.
Cübbeli Ahmet şöyle devam etti:
"Mesele 25 senelik süreç. Bir Ali Kalkancı ile hükümet devirdiler. Ondan sonra bütün uyarılar haklı çıktı. FETÖ meselesi... Şimdi hükümetçi olan adamlar, 'Saptırıyor' diye telefonla bağlandı. 'Bu adamlar din hainidir, devlet sevicisi olamaz' diyordum. Dinde görüşlerine güvenilmeyen bir zihniyet size zarar verecek. Bunları alenen uyardım kaç defa. Darbe olana kadar bu tehlike sezilmedi. Yüzde 5 tehlike var deniyor. Bir kişi bile devletler arası olay çıkarır. Gizlileri var hala."
"Türkiye'de selefilik yayılıyor"
Son dönemdeki uyarılarını iki sene önce de yaptığını ve savcıya da ifade verdiğini anlatan Cübbeli Ahmet, "2000 dernek demişim ama ne 2000'i, az demişim. Adıyaman'da çay ocağı idi. Üç patlama burada oldu: Gar katliamı da buradan oldu, gümrük patlaması da buradan oldu. Çay, kahvehane, kitap dükkanı bunları topladığında 'Ne 2000'i' diye ben bunları açıkladım. Diyanet'in DEAŞ raporu var. Ondan sonra Türkiye'de Selefiliğin durumunu Hilmi Demir Hoca, ben sizin kanalda dinledim. 2020'de Selefiliğin nüfusa oranının 3.6'ya kadar yükseldiğini söylüyor. Bazı vilayetlerde yüzde 8-10. Bu vilayetlerdeki durum... Orada hangi hocanın da dinlendiği söyleniyor. Diyelim AK Parti'nin fazla olduğu yerde Nihat Hatipoğlu. Ben Türkiye ikinciliğini kaybetmemişim. Konya, Adıyaman... 10 vilayet ismi veriliyor bu raporda. Yüzde 8-10 ne demek biliyor musunuz? Ben burada sokağa çıktığım zaman yüz kişiden 8'i, 10'u benim kanımı, canımı, karımı helal sayıyor. Yani beni gavur sayıyor. Bundan büyük nasıl tehdit olacak?" ifadelerini kullandı.
Ünlü, "iç savaş" söylemine ilişkin olarak da "Bunlar girdikleri her yerde savaş çıkarmıştır. Türklerde şu an Selefilik yüzde 3.6 ve ilerliyor. Birçok aile yıkıldı, birçok karı koca birbirine kafir diyerek ayrıldı. İsrail'den fonlanan cami grubu, Suudi, BAE bir arada. Türk-Kürt başaramadılar, Alevi-Sünni başaramadılar ama din işi başka işe benzemez. 'Kafir, öldürmen lazım' diyor. Alt taban oluşunca dış güçler kıvama geldiğini gördüğü zaman oradan bir sıçrama yapar. Bunların gizli yerlerde silahları var. Radikal Selefi grupların hepsinin evinde silahlar var. Depolarında silahlar var. Toprak altında gömülü silahlar. Kendi basılacakları hücre evinde bulundurmuyorlar. Kimlere ne zaman dağıtıldıkları belli. Şu anda Türkiye'deki radikal Selefi gruplar son derece tehlikelidir" diye konuştu.
"Kaset konusu belaltı değil"
Cübbeli Ahmet, Saadettin Ustaosmanoğlu'nun açıklamalarının hatırlatılması üzerine "O video bir haftadır duruyor. Bir hafta evvel gördüğümde cevap vermedim, Ustaosmanoğlu soyadı töhmet altında kalmasın diye. Ama ne zaman ki bu kaset şantajı diye yazıldı, o zaman cevap verdim" ifadelerini kullandı. İddia edilen kasetin belden aşağı bir içeriği olmadığını kaydeden Cübbeli Ahmet, "Iraklı Şeyh Seyyid Muhammed Accan el Hadid çekmiş. Bundan 12-13 sene evvel ben Accan ile görüşürken... Kaset konusu belaltı değil" diye konuştu.
"Şeyhlik ilan edecek kadar kafayı yemedim"
İsmailağa Cemaati'nin bundan sonraki liderinin kim olacağı ile ilgili tartışmalara da yanıt veren Cübbeli Ahmet, "Benim bildiğim İsmailağa en liyakatli, ehliyetli, en doğru zatı seçecektir" dedi.
Cübbeli Ahmet, kendisini şeyh ilan edip etmeyeceği ile ilgili soruya da "Şeyhlik ilan edecek kadar kafayı yemedim. Haddimi bilirim" yanıtını verdi.