GÖRÜŞ

Dr. Keskin: Evrimleşmemizle birlikte kadın beden formunda erdemselleşmeyi bırakıp eylemselleştik

Dr. Keskin, “Evrimleşmemizle birlikte biz, kadın beden formunda erdemselleşmeyi bırakıp eylemselleştik. Böyle olunca siz nasıl şefkat, bütünsellik, yaratıcılık gibi erdemlerden bahsedebilirsiniz?” dedi.
Sitede oku
Tarihçi ve Davranış Bilimleri uzmanı Dr. Nil Keskin, Radyo Sputnik’te yayınlanan Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda stüdyo konuğu oldu.
‘Seni içindeki tanrıçaya götüren bir yol haritasıdır bu kitap’ diye tanımladığı ‘Yeni Dişil’e ilişkin konuşan Nil Keskin, “Kilit kelime denge. Bizler modern hayatın sorunları, sorumlulukları içerisinde en çok dengemizi yitiriyoruz. İster şehir hayatında yaşayalım, ister küçük bir kasabada yaşayalım bu dengeyi bulmak oldukça zor. Çünkü evrimleşmemizden dolayı ataerkil yanılsamaların ve yanılgıların içinde var olmaya çalışıyoruz” dedi.

‘Ebedi dişil erdemler toplumları yukarıya çekmiş’

“Yeni çağın gerçeklerinde var olmak için kadın beden formunda içten dışa iyileşmeli, güçlenmeli ve iz bırakan güzelliğe kavuşmalı” diyen Dr. Keskin, şöyle devam etti:
“Ebedi dişil erdemler toplumları yukarıya çekmiş. Tanrıçalar denmiş, kadın liderler denmiş… Aslında ebedi dişil erdemlerle toplumlara yön verebilme kabiliyeti söz konusu. Öyle erdemler var ki toplumdan topluma, kandan kana intikal ediyor. Evrimleşmemizle birlikte biz, kadın beden formunda erdemselleşmeyi bırakıp eylemselleştik. Sürekli mücadele, koşuşturma sürekli bir şeyleri yetiştirmeye çalışma hali... Böyle olunca siz nasıl şefkat, bütünsellik, yaratıcılık gibi erdemlerden bahsedebilirsiniz? Bunlara vakit kalmıyor ki! O erdemsel varoluş halini yeniden uyandırmamız lazım.”
Özündeki dengeli dişil enerjiyi keşfettiğinde, içindeki sevgi dolu, şefkatli, yaratıcı ve dönüştürücü tanrıça kadınlığın yeniden doğacak diyen Keskin, “Bizim (kadınlar) evde, iş yerinde sürekli ‘ben yaparım’ halimiz, bu süper kadın olma halimiz, büyük bir rol çatışması ve büyük bir tükenmişlik getiriyor” şeklinde konuştu.
Yorum yaz