Hastaneden yapılan açıklamada görüşlerine yer verilen Yılmaz, rahim ağzı kanserinin dünyada dördüncü, Türkiye'de ise dokuzuncu sırada görüldüğünü bildirdi.
Yılmaz, HPV ve smear testinin rahim ağzı hastalıklarının erken teşhisinde hayati öneme sahip olduğunu, kanser ve öncü lezyonları taradığını, hastalık ilerlemeden tehdidi ortadan kaldırdığını belirtti.
Rahim ağzı kanserinin, nedeni tamamen aydınlatılmış olup önlenebilen bir kanser olduğunu aktaran Yılmaz, "Smear testi kansere neden olan hücresel düzensizlik ve hücre değişimlerini taramaya ve enfeksiyonları saptamaya yardımcı olur. Ayrıca, rahim iç duvarı kanserinin de erken teşhisini sağlar. Böylece hastalık ilerlemeden hasta sağlığına tamamen kavuşur." değerlendirmesinde bulundu.
Smear testinin jinekolojik muayene esnasında uygulanan basit ve tamamen ağrısız bir işlem olduğunu belirten Yılmaz, "Rahim ağzının görülmesi amacıyla muayene aleti takılır ve rahim ağzından fırça yardımıyla örnek alınır. Örnekler patolojiye gönderilir ve sonuç tespit edilir." ifadelerini kullandı.
Yılmaz, cinsel ilişkisi olan her kadına smear testinin mutlaka rutin olarak uygulanması gerektiğine işaret ederek, şunları kaydetti:
"Cinsel ilişkiye başlamamış kadınlarda smear testine gerek duyulmaz. Adet döneminde kanama nedeniyle smear değerlendirilemeyebilir. Bunun yanı sıra enfeksiyon nedeniyle vajinal fitil, krem, sprey tampon kullanılmamalı ve ideal olarak 3 gün süreyle cinsel ilişkiye girilmemiş olunmalıdır. Smear testi ilk cinsel ilişkiden 3 yıl sonra veya 21 yaşından sonra yapılmaya başlanmalıdır. Senelik kontroller esnasında veya 30 yaşından sonra 3 senede bir smear tekrarlanabilir."
'Hücre değişimlerinin derecesine göre tedavi şekli belirlenir'
30 yaşından sonra 3 senede bir smear testi ve 5 senede bir HPV testinin uygulanmakta olduğunu belirten Yılmaz, "30 yaşın altında, özellikle 22-26 yaş aralığında HPV sık görülür ancak 3 senede vücuttan atılabilmektedir. Bu yüzden HPV taramasına 30 yaşından sonra başlanırken, smear için bu şart aranmaz." ifadelerini kullandı.
HPV aşılarının, rahim ağzı kanserine en sık sebebiyet veren HPV tip 16 ve tip 18'e karşı etkili olduğunu aktaran Yılmaz, "Bu iki virüs tipi rahim ağzı kanserinin yüzde 60-70'inden sorumludur. Çok büyük ölçüde kanseri engellemesine rağmen diğer virüs tiplerinde etkili olmadığı için rahim ağzı kanser taraması, yani smear'e takiplere mutlaka devam edilmelidir." değerlendirmesinde bulundu.
Hücre değişimlerinin derecesine göre tedavi şeklinin belirlendiğini kaydeden Yılmaz, "Hafif hücre değişimi olarak adlandırılan koşulda HPV testi istenir ve negatifse bir süre sonra smear tekrarlanır. Eğer HPV testi pozitif ise veya daha ileri aşamalarda hücre değişiklikleri varsa kolposkopi denilen işleme geçilir ve rahim ağzı daha ayrıntılı olarak incelenir. Kanser öncesi lezyonların varlığında rahim ağzının bir kısmının çıkarılması gerekebilir." ifadelerini kullandı.