8 ve 9 Haziran’da İstanbul’da düzenlenen 4. Nükleer Santraller Fuarı ve 8. Nükleer Santraller Zirvesi’nde basın mensuplarına ve katılımcılara açıklamalarda bulunan Akkuyu Nükleer İnşaat Birimi Başkanı Denis Sezemin, Türkiye’deki ilk nükleer santral olan Akkuyu NGS’nin özellikleri ve projede gelinen son durumu anlattı.
Projenin, Türkiye ve Rusya Federasyonu’nun hükümetler arası anlaşma ile 2010 yılında imzalanan sözleşmeye göre gittiğini anlatarak söze başlayan Sezemin, 5 yıldır Akkuyu Santrali’nde çalışmalar yürüttüğünü belirterek, tüm aşamalarına katıldığı projenin 60 yıl ömrü olduğunu ve bunun da 20 sene uzatılabileceğini aktardı. Sezemin, Uluslararsı Atom Enerjisi Kurumu’nun 10 defa Akkuyu’ya teftiş için geldiğini ve tsunami, deprem ile uçak kazaları gibi beklenmedik durumlara karşı tesisin dayanıklılığına ilişkin rapor tutulduğunu dile getirdi.
‘İlk ünitenin işletmeye alınmasını gelecek sene yapacağız’
An itibariyle 400’den fazla şirketin çalışma halinde olduğunu belirten Sezemin, bunların 100’den fazlasının doğrudan sahada etkin olduğunu açıkladı. Nakliye, konut ve diğer hizmetler veren şirketlerin de varlığına dikkat çeken Sezemin, “Türk şirketlerinin gayreti ile yardımcı ek müştemilatlar gerçekleştiriliyor. 1300 makine, ayrı ekipman ve donanım kullanılıyor. Çalışan insan sayısı hali hazırda 20 binin üzerinde. 7/24 zaman diliminde, üç vardiya ve cumartesi-pazar dinlemeden çalışıyorlar. İlk ünitenin işletmeye alınmasını gelecek sene yapacağımız için 20 bin heyecan duyan insan orada çaba gösteriyor. Bunun yaklaşık yüzde 80’i de Türk vatandaşı” dedi.
‘Ünitelerin soğuması ve çalıştırılmasını sağlayan ana sirkülasyon boru hatlarının kaynak işlerini bitirdik’
Santralin ilerlemesi hakkında ek bilgiler veren Sezemin şunları kaydetti:
“Birinci ünitede ana ekipmanların hepsinin buhar jeneratörleri sirkülasyon pompaları dahil bir araya getirildi. Mayıs ayı sonunda ana kaynak işlerini de yaptık, bu en önemli ve zor teknolojik durumlardan biriydi. Bu boru hatları 28 parçadan oluşuyor ve buhar jeneratörlerinin hepsi birbirine bağlıyor. Kaynakçılar 65 gün boyunca hiç ara vermeden bunların birbirine kaynamasını sağladı. Elektrik kesintisi olmasın diye yedekte jeneratör de beklettik. Önemli bir diğer haber ise ana sürkilasyonun inşaatının devam etmekte olduğu. Bu da aynı boruların kaynaması gibi önemli bir teknolojik operasyon. Ana sirkülasyon boru hatlarının kayanaklarının gerçekleşmesi zorlu bir süreçti ve önemliydi çünkü ünitelerin soğuması ve çalıştırılması bunlar sayesinde oluyor. Adım adım kontroller de yapıldı. Yüksek miktarda beton kullanılıyor ve bu işlem bir buçuk gün boyunca kesintisiz bir şekilde gerçekleştiriliyor. Bir film senaryosu gibi hazırladık ve eksiksiz yapmaya çalıştık. Bu operasyonun gerekli pekiştirmelerini sağladıktan sonra ilk türbinin yerleştirmesini de yapabileceğiz. Bu süreçte ayrıca üç katmanlı iç muhafaza kuruldu. Güvenlik açısından, 3+ nesil için bu 3 katman büyük rol oynuyor. Temelin beton dökümü de sürmekte. Temel döşemelerin beton dökümü tamamlandı.”
‘4. ünitenin kazısı tamamlandı ve betonunun ön hazırlığını da yapıldı’
Dördüncü ünitede de gerekli hazırlıklar sürdürüldüğünü aktaran Sezemin, “2021’in Ekim ayında bunun için izin almıştık. Onun tribünleri için temel çukuru da hazırlandı. Böylelikle 4.ünitenin kazısı tamamlanmış ve betonun ön hazırlığını da yapılmış oldu. Fakat bu nükleer güç santrali sadece bu unsurlardan ibaret değil. Bunun dışında 500-600 ek bina yapılıyor. Uranyumun muhafaza edildiği binadan tutun da yüzlerce tünel ve bina lazım. Bunların yapımı da paralel olarak sürdürülmeli” ifadelerini kullandı.