Drama lideri ve masal anlatıcısı Dursunali Emecen, Radyo Sputnik’te Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda stüdyo konuğu oldu.
Emecen, “Yol senin, yolcu sensin; çeşme başında kendisiyle karşılaşması, uzun uzun dertleşmesi gereken kişi sensin. İçsel iletişimin yokken kimseye iyi gelemezsin. Gönlünle bağ kurmamışken kimsenin gönlüne bağ ekemezsin. Bahçeni güzelleştirmeden bahçıvanlığından söz edemezsin. Hayat bu, eşlik etmeden sırrına eremezsin” dedi.
Emecen, şöyle devam etti:
“Öz, benim için hakikati temsil ediyor. Sözün dışarı çıkabilmesi için ilk önce öze ihtiyacı var. Hakikati kurduğunuz yer neresiyse öz orası. ‘Nasılsın?’ sorusu da hakikatli bir soru. Çünkü ben, senin aslını merak ediyorum. Senin aslın, hatrın, kalbindekiler, zihin dünyandakiler ne diye sorduğumda aslında ben, senin hakikatini soruyorum.
İnsan insana iyi gelir. Bu, insanın süper güçlerinden biridir. Ama kendine gelmeden bir başkasına iyi gelemezsin. ‘Ya evde yoksan?’ demeden önce ‘Ya evde yoksam!’ demek gerekir. Sonuçta hakikatine ermediğin yolu kimseye tarif edemezsin. Gönlün ve zihnin bağışlayıcılığı ve dilin taşıyıcılığında hüküm bellidir: ‘Kendinden geçmeyen sorular da biraz eksiktir. Hayat, insanın kendisine refakatidir. Ve insan önce kendine iyi gelmelidir."
“Kendine gelmenin arifesinde, kişisel ve kitlesel bir keşif yolculuğuna açık bir davet” olarak tanımladığı “Gerçekten nasılsın?” isimli kitabına ilişkin Emecen, “Nasılsın sorusu, varoluşsal bir soru. Nasılsın sorusu o kadar kilit bir soru ki bazılarının bu sorudan rahatsız olduğunu da biliyoruz. Hemen geç, konuya geç diyerek orayı tüketmek istiyor” şeklinde konuştu.