SAVUNMA

Savunma Sanayii Başkanı Demir: Sektör ciromuz pandemi öncesi rakamlara döndü

Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, "Savunma ve havacılık sanayi sektör ciromuz 2021 yılında 10 milyar dolar barajını aşarak tekrar pandemi öncesi rakamlara döndü" dedi.
Sitede oku
Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı İsmail Demir, "Savunma ve havacılık sanayi sektör ciromuz 2021 yılında 10 milyar dolar barajını aşarak tekrar pandemi öncesi rakamlara döndü. Sektörümüzün aldığı yeni sipariş tutarı, bir önceki yıla göre yüzde 40 civarında artarak yaklaşık 9 milyar dolar olarak gerçekleşti." dedi.
İstanbul Sanayi Odası (İSO) ve Türkiye'nin en büyük sanayi kümelenmesi SAHA İstanbul iş birliğiyle düzenlenen "4. Savunma Sanayii Buluşmaları" İstanbul'da başladı.
Etkinliğe çevrim içi olarak katılan Cumhurbaşkanlığı Savunma Sanayii Başkanı Demir, yaptığı konuşmada, sanayi olmadan ekonomik güçten bahsetmenin mümkün olmadığı gibi, savunma sanayi olmadan da ekonomik ve siyasi bağımsızlıktan bahsetmenin mümkün olmadığını vurguladı.
Savunma ürün ve hizmetlerinin, hem güvenlik güçlerine hem de farklı coğrafyalardaki dost ve müttefik ülkelerin silahlı kuvvetlerine teslim edildiğini aktaran Demir, "Savunma sanayi, bütünsel olarak sanayileşmenin ve kalkınmanın önemli bir parçası olarak kabul edilmektedir. Her alanda olduğu gibi savunma sanayi alanında da 2002 yılı, Türkiye için bir milattır. O yıllarda savunma sanayinde çok büyük oranda dışa bağımlıydık. Bugün ise savunma sanayimiz özgün ürünleri, ihracatı, ana yüklenicileri, alt yüklenicileri, KOBİ'leri, araştırma kuruluşları ve üniversiteleriyle ülkemizin en önemli sektörlerinden biri haline gelmiştir." diye konuştu.
Demir, 20 yıl önce sadece 62 savunma projesi yürütülürken, bugün bu sayının 800’lere vardığını aktararak, şunları kaydetti:
"Bu projelerin yarısından fazlası son 6 yılda başlatıldı. 20 yıl önce 5,5 milyar dolar bütçeli savunma projeleri yürütülürken, geldiğimiz noktada 60 milyar doları aşkın bir proje hacmine ulaşıldı ve bu daha da artma eğiliminde. Sektörümüze dair güncel bazı rakamları da ilk kez açıklamak isterim. Savunma ve Havacılık Sanayii İmalatçılar Derneği'nin (SASAD) hazırladığı 2021 yılı sektör performans verilerine göre, savunma ve havacılık sanayi sektör ciromuz 2021 yılında 10 milyar dolar barajını aşarak tekrar pandemi öncesi rakamlara döndü. Sektörümüzün aldığı yeni sipariş tutarı, bir önceki yıla göre yüzde 40 civarında artarak yaklaşık 9 milyar dolar olarak gerçekleşti. Sektörümüzün AR-GE harcamaları ise önceki yıla göre yüzde 32 artarak yaklaşık 1 milyar 600 milyon doları geçti. Bu yılın sonunda bu rakamların daha yukarılarda olmasını hedefliyoruz."
En büyük hedeflerinin, savunma sanayisinde "tam bağımsız Türkiye" olabilmek olduğunu belirten Demir, bu hedefe ulaşmak için ekosistemin her bir üyesiyle çalışmalarını sürdürdüklerini aktardı.
Demir, bugün gelinen noktanın ve elde edilen başarıların hepsinin sistemli bir çalışmanın ürünü olduğunu belirterek, "5 yıl öncesinde bugünkü konumumuzdan bahsettiğimizde hayalperestlik olarak görenler olabilirdi. Olumsuzlukları göz ardı ederek ekosistemimizin büyük gayretleriyle bugünlere geldik. İnanıyorum ki aynı azim ve kararlılıkla devam ettiğimiz sürece 10 yıl içerisinde savunma sanayi alanında dünyanın en önemli ülkelerinden biri olmamız işten bile değil. Savunma sanayi ürünlerimizi dünyanın ilgiyle takip ettiğini söyleyebiliriz ve bazı alanlarda oyun değiştirici olduğumuzu da dünya artık itiraf eder hale geldi." diye konuştu.
Türkiye'nin savunma sanayi alanında artık bir pazar değil, aktör konumuna geldiğini vurgulayan Demir, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Bunun en büyük göstergesi ihracatımız diyebiliriz. Savunma sanayi ürünlerimizi ihraç ettiğimiz ülke sayısı 170'e; İHA ve SİHA'lar, kara araçları, deniz platformları başta olmak üzere ihraç edilen ürün çeşidi ise 228'e çıktı. 20 yıl önce yıllık sadece 248 milyon dolarlık bir ihracatımız varken, 2021 yılını 3 milyar 224 milyon dolar gibi rekor bir seviyede kapattık. 2022’nin rakamlarının da 4 milyar doların çok üzerinde olmasını hedefliyoruz.
Ülkemiz genel ihracatının kilogram değeri 1.5 dolara yakınken, savunma ve havacılıkta bu rakam 70 doları geçiyor. Savunma sanayimizin ne denli kıymetli olduğunu buradan da anlayabiliriz. Savunma sanayinde gerçekleşen büyümenin sürdürülebilirliğini sağlamanın en temel şartı ihracattır. Sadece kendi kendine yetebilen değil, ürettiğimiz sistemlerin dünya pazarlarında daha fazla rağbet görmesini sağlayabildiğimiz zaman dünyada adından daha da fazla söz ettiren bir ülke konumuna geleceğiz. İhracatta hedeflerimize ulaşma doğrultusunda ekosistemdeki tüm paydaşlarımız için, organizasyon ve kaynaklardaki yetersizliklerimizi görmek ve sonrasında bunları gidermek için gerekli tedbirleri almak, küresel pazarları daha stratejik bir bakış açısıyla değerlendirmek, çok boyutlu dış politik engelleri aşmak için çok yönlü gayret göstermek kritik bir konudur."

'Küresel Güç Vizyonu'na katkıda bulunmak üzere bütün gücümüzle çalışıyoruz'

İsmail Demir, savunma sanayinde tam bağımsızlık hedeflerine ulaşmak için sektörde faaliyet gösteren yan sanayi ve KOBİ'lerin geliştirilmesi, teknolojik derinliklerinin ve rekabet edilebilirliklerinin artırılmasına yönelik çalışmalara hızla devam ettiklerini bildirdi.
Bu kapsamda savunma sanayinin mevcut kabiliyetlerini tüm ülkeyi kapsayacak şekilde belirlemek üzere endüstriyel yetkinlik veri altyapısı geliştirilerek yetenek envanteri oluşturulması hedefiyle Savunma Sanayii Yetenek Envanteri (YETEN) Projesi’ni başlattıklarını belirten Demir, "Endüstriyel Yetkinlik Değerlendirme ve Destekleme Programı (EYDEP) ile firmalara eğitim, danışmanlık ve rehberlik destekleri odaklı yardımlar yapmaya devam edip şirketlerimizin yetkinlik seviyelerini artırmak amacındayız. Savunma sanayi sektöründe faaliyet gösteren KOBİ’ler dahil tüm firmalara yönelik olarak Savunma Sanayii Yatırım ve Geliştirme Faaliyetlerini Destekleme Programı kapsamında finansal destek sağlamayı sürdürüyoruz. Teknolojik olarak birbirini besleyebilecek sektörlerde çoklu kullanımı yaygınlaştırarak Milli Teknoloji Hamlesi'ne hız kazandırıyoruz. Savunma sanayi ekosistemini güçlendirmek ve sürdürülebilirliği sağlamak üzere, nitelikli insan gücü ihtiyacını karşılamak amacıyla eğitim altyapımızı güçlendirip hem mesleki eğitime hem de ihtisas eğitimine ağırlık vermek ve iş birlikleri geliştirmek amacıyla çalışmalarımız devam ediyor." değerlendirmesinde bulundu.
Yorum yaz