Yüzlerce gazeteci ve aktivist, Ebu Akile'nin naaşının bulunduğu Doğu Kudüs'teki Saint Joseph Fransız Hastanesi'nde sabahın erken saatlerinden itibaren toplanmaya başladı. İsrail polisi, çevredeki yolları kapatarak Filistinlilerin bu alana ulaşmasını engelledi.
Ebu Akile'nin naaşının morgdan çıkarılmasına yakın İsrail polisi hastane kapısına geldi. İsrail polisi, cenazenin yürüyerek taşınmasına izin vermedi. Cenazeye katılanlar, Ebu Akile'nin tabutunu hastane kapısına taşırken İsrail polisi ve cenazeye katılanlarla arbede yaşandı.
Öldürülen Filistinli kadın gazeteci Şirin Ebu Akile'nin tabutu omuzlarda ve onlarca Filistin bayrağıyla ilerlerken aralarında atlıların da bulunduğu İsrail polisi cenazeye katılanlara cop, ses bombası ve kauçuk kaplı mermiyle müdahale etti. Sağlık ekipleri yaralılara ilk müdahaleyi yaptı.
Ebu Akile'nin naaşı, İsrail polisinin müdahalesi sırasında omuzlarda morga geri taşındı. İsrail polisi, morgun önünde bir süre bekledikten sonra tabut cenaze arabasına yüklendi.
İsrail polisi, cenaze aracının çevresinde güvenlik kordonu oluşturarak tabutla beraber yürümek isteyenlerin yaklaşmasına müsaade etmiyor.
Al Jazeera muhabiri Şirin Ebu Akile'nin öldürülmesi
Katar merkezli Al Jazeera televizyonunun deneyimli saha muhabiri Şirin Ebu Akile (51), İsrail güçlerinin önceki gün işgal altındaki Batı Şeria'da bulunan Cenin Mülteci Kampı'na düzenlediği baskını takip ettiği sırada, İsrail askerlerinin açtığı ateşle öldürülmüştü.
Görevini yaptığı sırada ve üzerinde 'basın' yazılı çelik yelek giydiği halde, İsrail askerleri tarafından gerçek mermiyle vurularak başından yaralanan Ebu Akile yaşamını yitirmişti.
Ebu Akile'nin hayatını kaybettiği olayda yanında bulunan gazeteci Ali es-Sumudi de sırtından yaralanmıştı.