Alçı, “İmamoğlu, Cumhurbaşkanlığı adaylığı için mücadelesini ilk kez bu kadar iddialı bir şekilde bu seyahat ile ilan etti. Benim yorumum bu” diye yazdı.
“Hem otobüste iki saatlik söyleşimizde hem de arada yaptığımız sohbetlerde konuyu hep genele getirdi, adaylık bağlamına oturtmaktan özellikle kaçındı ve bu iddiaları çok net bir dille reddetti” diyen Alçı, devamında şunları kaydetti:
“Bunun tersinin olmasını zaten beklemiyorum, Kemal Kılıçdaroğlu’nun adaylık arzusunun giderek netleştiği bir ortamda İmamoğlu tabii ki açıkça 'Adaylığa talibim' demez. Ama 6’lı masaya 'Millet beni istiyor'u göstererek kendi isminde karar kılınmasını sağlayabilir.”
'Bu nasıl bir saçmalıktır? Gerçekten Türkiye bir açık hava tımarhanesine döndü'
Öte yandan Alçı yazısında söz konusu geziye katılmasını eleştirenlere tepki gösterdi.
"Haber peşinde koşmaktan heyecan duyan bir gazeteci olarak lüzumsuz yere bizzat beni haber haline getiren, yüzüme gülen sonra da gizli çekim tezgâhıyla alicengiz oyunu yapmayı marifet sayan meslektaşlarıma sitemimi de ifade edeyim. Ernesto Guevara mevzusunu, o gizli çekimli ve danışıklı dövüşlü, nezaketten uzak dondurmacı kumpasını ayrıca yazacağım" diyen Alçı, "Bir gazeteci olarak İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı’nın seyahatine davet edildiğimde elbette kabul ederim. Bu gazeteciliğin bir gereğidir" dedi.
Alçı yazısında, "Bu nasıl bir saçmalıktır? Anlamak mümkün değil. Gerçekten Türkiye bir açık hava tımarhanesine döndü…" diye yazdı.