Radyo Sputnik’te Meliha Okur’la Anlat Bana programında Finans danışmanı Dr. Artunç Kocabalkan, Türkiye İstatistik Kurumu’nun açıkladığı enflasyon rakamlarını değerlendirdi.
“Enflasyonla mücadele konusunda yapılan yanlışların bu kadar fark edilmeden devam edilmesini hayretle karşılıyorum” diyen Kocabalkan, “Hem yüksek enflasyon hem harcanabilir gelirin düşmesine bağlı olarak ciddi bir durgunluğa doğru gidiyoruz. Esasında hiperenflasyon ve bir durgunluk yolculuğu başladı. Bu geri döndürülemez bir noktaya doğru çok hızlı gittiğimiz bir girdap haline geldi” dedi
‘Enflasyon yüzde 50’lere düşse bile bu çok ciddi bir enflasyondur’
Kocabalkan, “Tek veri bizim her şeyimizi gösteriyor. O veri de enflasyon verisi. Türkiye Cumhuriyeti’nin ekonomisinden sorumlu bir bakan enflasyonla mücadele ediyoruz, faizi düşürdük ve faizi düşürünce enflasyonu düşürebileceğimizi ispat ettik gibi şeyler lütfen söylemesin. En büyük ihtiyacımız olan inandırıcılık ve güven. Enflasyonda bulunduğumuz seviye yüzde 50’lere düşse bile bu çok ciddi bir enflasyondur. Türkiye yüzde 50 enflasyonla iyi bir ekonomiye sahiptir demeyin. Enflasyonla mücadele için şunları yapacağız deyin yoksa bu enkazın altında herkes kalır. Bu verilerle Türkiye geri dönülemez bir durgunluğa gidiyor. Mutlaka önlem alınması gerekir. Türkiye böyle bir enflasyonla anılmayı asla ve asla hak etmiyor” dedi.
‘Harcamaların kısıtlanmasıyla enflasyondan uzaklaşılabilir’
Hükümetin harcamaları bütçe üzerinden yapmaya başladığına işaret eden Kocabalkan, “Bütçe üzerinden harcama yaptığınız zaman parasal genişleme yapıyorsunuz, parasal genişleme de enflasyona neden oluyor. Yapılacak şey bu parasal genişlemeyi geri çevirmek ve ayağını yorganına göre uzatmak. Faiz artırımı ve bütçede denkliğe doğru bir seçim yapılması lazım. Bu da harcamaların kısılması anlamına geliyor. Türkiye’de bunlar yapıldığı takdirde enflasyon hızlı bir şekilde düşecektir. Şu anda ne yapılıyorsa onları yapmamak bile enflasyonu düşürmek açısından çok önemli bir kazanım haline gelir. Harcamalara kısıtlama getirilmesi halinde Türkiye çok hızlı bir şekilde enflasyondan uzaklaşabilir ama enflasyonu kalıcı olarak düşürebilmek için devletin harcamaları azaltılması ve faizleri artırarak tasarrufa teşvik etmesi gerekir” diye konuştu.
‘Türkiye’de yapılacak olan şey döviz stokunu artırmaktır, elimizde olmayan dövizi satmak değildir’
Finans danışmanı Dr. Kocabalkan, “ABD’nin enflasyonu parasal genişlemeden ziyade lojistik sorunlarından kaynaklanıyor. ABD Merkez Bankası gibi parasını rezerv para olarak kullanan bir ekonomi bile enflasyonla mücadele için faizleri artıracağını söylüyor. Rusya da enflasyonla mücadele için yapması gerekeni yapıyor ve faizi artırıyor. Biz bunu yapmıyoruz. Türkiye’de yapılacak olan şey döviz stokunu artırmaktır, elimizde olmayan dövizi satmak değildir. Şu anda elimizde olmayan dövizi satarak kuru geçici olarak baskılıyoruz. Kuru geçici olarak baskılamak da başarı olarak sunuluyor. Bu sürdürülebilir bir hikâye değil. Enflasyon mücadele için geçici çözümleri değil, tasarruf ve parasal genişlemenin durdurulması gerektiğini vurgulamak istiyorum. Kur Korumalı Mevduat Sistemi, hükümetin geçici olarak kendini kur üzerindeki baskıyı azaltmak için ortaya çıkardığı bir şey. Bu enflasyona karşı koruma sağlamadığı ve bütçe açığını artırdığı için çok ciddi bir ekonomik durgunluk ve enflasyonu beraberinde getirecek” dedi.