Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Ukrayna'daki askeri biyolojik laboratuvarların finanasmanında ABD Başkanı Joe Biden'ın oğlu Hunter Biden'a ait vakfın dahlinin ortaya çıkmasına ilişkin açıklamada bulundu.
Günlük basın toplantısında konuşan Peskov, "Tabii ki açıklama talep edeceğiz. Sadece biz de değil. Çin'in de halihazırda açıklama talep ettiğini, bu programın ve durumun tüm dünya için şeffaf hale getirilmesini talep ettiğini biliyorsunuz. Bu, tabii ki de birçok ülkeyi ilgilendirecek" dedi.
'Rusya, Ukrayna'da fosfor bombası kullanmadı'
Ukrayna Devlet Başkanı Vladimir Zelenskiy'in Rusya'yı özel harekat sırasında fosfor bombası kullanmakla suçlamasına yanıt veren Peskov, bu iddiayı yalanlayarak Rusya'nın uluslararası anlaşmaları hiçbir zaman ihlal etmediğinin altını çizdi.
Rusya Savunma Bakanlığı'nın ABD'nin Ukrayna'daki biyolojik laboratuvarlarıyla ve oralarda yürüttüğü programlarla ilgili bilgileri analiz etmeyi sürdürdüğünü anlatan Kremlin Sözcüsü, bunların Rusya ve tüm dünya için çok hassas bilgiler olduğunu vurguladı.
Biden'ın Rusya'nın Ukrayna'da kimyasal silah kullanabileceği yönündeki açıklamalarını 'dikkatleri ABD'nin biyolojik laboratuvarıyla ilgili skandaldan başka yöne çekme' girişimi olarak niteleyen Peskov, fakat dünyada birçok kişinin ABD'lilerin Ukrayna'da yaptıklarından ve tüm bu araştırmalar nedeniyle neler olabileceğinden endişe ettiğine işaret etti.
'Rusya ile NATO arasındaki 'romantik dönem' geride kaldı'
Kremlin'in dünyadaki değişimlerin NATO'nun çökmesine yol açıp açmayacağına ilişkin tahminlerde bulunmadığını söyleyen sözcü, ancak Rusya ile İttifak arasındaki 'romantik dönemin' geride kaldığını belirtti.
Peskov, şu ifadeleri kullandı: "NATO'yla ilişkilerimizde romantik bir dönem vardı. 2002 yılında İtalya'da Rusya-NATO Zirvesi yapılmış ve sonucunda taraflar arasında ilişki inşa etme planlarına ilişkin bildiri imzalanmıştı. Bu romantik dönem geride kaldı ve romantizm yerini günlük işlere bıraktı. Günlük işler, rutin ilişkiler, NATO'nun cepheleşme aracı olarak kurulduğu ve bu işlevleri yerine getirdiğiyle ilgili, NATO'nun kendi özü itibarıyla diğer işlevleri yerine getiremeyeceğiyle ilgili konulardan ibaret. Biz NATO'ya eskiden böyle yaklaşıyorduk ve şimdi de böyle yaklaşıyoruz."
'Yugoslavya'daki bombardımanlarla dünya düzenini bombalayan ABD, bugünkü Avrupa güvenlik krizine yol açtı'
ABD öncülüğündeki NATO'nun Yugoslavya'yı bombalamasının 23. yıldönümü olduğunun hatırlatılması üzerine Kremlin Sözcüsü, "O zaman bu bombalar, sivilleri öldürmeye başlamanın yanı sıra uluslararası ilişkiler sistemini yok etmeye de başladı. İşte o zaman NATO'cular, ABD'liler dünya düzeninin temellerini bombalamaya başladı. Dünya düzeninin tüm temellerinin erozyonu da tam olarak o zaman başladı ve bu durum, şu anda hepimizin yaşamakta olduğu Avrupa güvenlik krizine dönüştü" diye konuştu.
'Güvenlik garantileriyle ilgili Rusya-ABD diyaloğunun perspektifini konuşmak henüz zor'
Peskov'a Rusya ile ABD arasında güvenlik garantileriyle ilgili diyaloğun yeniden başlama perspektifi de soruldu.
Sözcü, "Gerçeklik kökten değişti ve bu, yeni yaklaşımlar gerektiriyor. Herhangi bir perspektif hakkında konuşmak henüz zor, pek muhtemel de görünmüyor, ciddi bir yeniden değerlendirme yapılması gerekiyor" yanıtını verdi.
Sözcü, "Gerçeklik kökten değişti ve bu, yeni yaklaşımlar gerektiriyor. Herhangi bir perspektif hakkında konuşmak henüz zor, pek muhtemel de görünmüyor, ciddi bir yeniden değerlendirme yapılması gerekiyor" yanıtını verdi.
'NATO, dünkü karar alınmadan önce doğu kanadını güçlendirmeye başlamıştı'
Basın toplantısında, dün Brüksel'de toplanan NATO liderlerinin Romanya, Bulgaristan, Macaristan ve Slovakya'da dört muharebe grubu konuşlandırarak İttifak'ın doğu kanadını güçlendirme konusunda anlaşmaya varması da gündeme geldi. NATO'nun dünkü karar alınmadan önce doğu kanadını güçlendirmeye başladığını söyleyen Peskov, "Orada oldukça 'güçlü bir yumruk', NATO'nun güçlü bir askeri altyapısı ortaya çıktı. Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in bu konuda Savunma Bakanı Sergey Şoygu'ya verdiği güncel bir talimat var, muhtemelen hatırlarsınız. Buna göre Şoygu, Rusya'nın batı kanadının güçlendirilmesine yönelik önlemler hakkında teklifler hazırlayarak Başkomutana sunacak. Rusya hiçbir zaman 'başlatan taraf' olmadı. Biz NATO'ya doğru hareket etmedik, NATO bizim tarafımıza doğru ilerledi ve böylece bizim için tehlike yaratarak endişelenmemize yol açtı" dedi.
'Rusya'nın G20'den çıkarılması ölümcül sonuç doğurmaz'
Öte yandan Peskov, Rusya'nın G20'den çıkarılması olasılığı hakkında, "G20 formatı önemli ancak diğer taraftan bu formattaki katılımcıların büyük bölümü, kendi inisiyatifleriyle bizimle ekonomik savaş halindeyken, G20'den çıkarılmamız ölümcül sonuç doğurmaz. Yine de Rusya, her halükarda bu formatın diğer katılımcılarının görüşlerini dikkate alacak ve imkanlar dahilinde G20'ye katılmaya hazır olacak" yorumunu yaptı.