Dorian Çorap işçisi Erol Körsülükoğlu, işverenin tazminatsız işten çıkarmasına karşı 10 yıldır sürdürdükleri mücadeleyi, davaların sonuçlarını ve haciz sürecinde karşılaştıkları zorlukları Radyo Sputnik’te Ali Çağatay’la Seyir Hali programında anlattı.
Körsülükoğlu, alacakların tahsili için yapılan hacizlerin itirazlar sonucu depo kiralarına gittiğini “10 yıl önce Dorian Çorap’ta çalışıyorduk. Patron, Dorian Çorap’ın içini boşalttı ve bizi işten çıkarttı. Dorian Çorap’ı kapatmadan zaten Kayram’ı kurmuş. Makinaları taşıyan arkadaşlar, hem Dorian’da hem Kayram’da çalışan şahitler bulduk. Mahkeme devamı olduğunu kanıtladı. Yaklaşık beş yıl önce hacze gittik. İplik ve çorap aldık. Bu ipler ve çoraplar haciz deposu kiralarına gidiyor. Adam hacze itiraz ediyor. 2 yıl bittikten sonra o iplikler satılıyor. Tekrar satışa itiraz ediyor, 4-5 yıl sürüyor. Haciz depolarının kiraları da 6-7 yıl yaklaşık, bizim bütün alacaklarımız masraflara gidiyor. Adamın borcu da duruyor aslında inat etmiş. ‘İşçi yemesin kim yerse yesin’ diyor. En pahalı avukatları tutuyor. Haciz depolarının kirasına gitsin. Bir sürü malı çöpe gitti ama ‘işçi almasın da kim yerse yesin’ diyor” diye açıkladı.
‘Bütün davalar istinafa gidilerek kazanıldı’
Davaların istinafa gidilerek kazanıldığını söyleyen Körsülükoğlu, gördükleri desteği ve eylemlerini “Bütün davalar istinafa gidilerek kazanıldı. 10 yıldır avukatımız Semra Hanım ilgileniyor. Hacizlerde mesela bizim kamyon tutacak paramız yok. O masrafları karşılayacak paramız yok. Avukatımız bize destek oldu ama o da mağdur şu anda. Dünyanın parasını harcadı, eline de hiçbir şey geçmedi. Toplam 13 kişiyiz ama arkadaşlarımızın bazıları eyleme katılmak istemedi. Pazar günü Kayram’ın önünde yedi kişi eylem yaptık. Tekstil-İş Sendikası ve Deriteks Sendikası ‘gönüllü olarak yardımcı olalım’ dedi. Patronların Ensesindeyiz avukatları yardım teklif etti. Allah razı olsun” diye anlattı.
‘Bu işçilerin tazminatı annesinden emdiği süt gibi helaldir’
Körsülükoğlu, yetkililerden çare istediklerini “Toplandık, eylem yaptık. Buna bir çare istiyoruz, devletimizden veya yetkililerden veya mesela Çorapçılar Birliği’nden. Bu işçilerin tazminatı annesinden emdiği süt gibi helaldir. Neden bunu vermek istemiyorlar? Son maaşımız kaldı. Mesailerimiz kaldı. 10 yıldır alamıyorum. Faaliyetini devam ettiriyor. Aynı makinalar, mal koyduğumuz arabalar aynı, ufak tefek eşyalar bile aynıdır. Mahkemede de bunu ispatladık. İstinaftan da onaylandı. Adam itirazın itirazını ediyor. Bazı hacizler yaptırdı ama sonuçta aynı makinaları kullandı. Maruf Zekai İzmit kendi akrabasının üstüne yapmış Kayram’ı ama aynı zamanda akrabası Dorian’ın da ortaklarındanmış” diye aktardı.