Ali Çağatay, Radyo Sputnik’teki Seyir Hali programında rahim ağızı kanserine karşı aşıları ve aşıların kamu sağlığı açısından nasıl kullanılması gerektiğini yorumladı.
Çağatay, kanserin ne ölçüde göründüğünü “Şu anda her üç kişiden birinde yaşamının bir döneminde kanser gelişiyor. Bu dünyada her yıl 11 milyon kanser vakası ve 6 milyondan fazla insanın ölümü demektir. Çoğu kanser türünün nedeni belirsiz olmak ile beraber çevresel faktörlerden olduğu kanıtlanmış bazı türler de var: Örneğin sigaranın akciğer kanserine yatkınlık oluşturması, fazla güneş ışığına maruz kalmanın cilt kanserine neden olması gibi kanserler” diye açıkladı.
Rahim ağzı kanserinin aşısı olduğunu söyleyen Çağatay, aşıların kamusal kullanımını “Kadınlardaki rahim ağzı kanseri ise bir tümörün eseri, özellikle ergin yaşının öncesindeki kadınlarda görülmeye başladı. Rahim ağzı kanserinin bir aşısı var. Kadınlara iki doz halinde yapıldığı takdirde kadınların rahim ağzı kanserine yakalanma riski sıfıra yaklaşıyor. Sağlık Bakanlığı’na bunu bir HDP milletvekili soru önergesiyle sundu. Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’nın bir kulağından girdi öbüründen çıktı. Hiç üzerine bile alınmadı. Biz bunları yayında da konuştuk. Oysa son derece önemli, bütün kadınları tehdit eden bir durumdan bahsediyoruz” diye değerlendirdi.
Çağatay “Rahim ağzı kanseri ve erkeklerde daha sık rastlanan karaciğer kanseri gibi bazı yaygın tümörlerde dahil olmak üzere dünya genelinde kanserlerin yüzde 10-20’si virüslerle ilişkilendiriliyor. Dehşet verici bir bilgidir. Bugüne kadar keşfedilen insan tümör virüslerinin hepsi konakçılarının bağışıklık yanıtından başarıyla kaçarak uzun yıllar kalan ‘persistant’ virüslerdir. Ne demek bu? Kalıyor, zarar vermiyor. Bir süre sonra aktif hale geçiyor. Uygun ortamı bulunca aktif hale geçerek dokuları tahrip etmeye başlıyor. Deformasyon geliştiriyor” dedi.