GÖRÜŞ

TGS’den AB kararına tepki: Kriz anlarında gazetecilik tüm toplumlara ekmek su kadar gerekli

Rusya’nın Ukrayna’ya operasyonu sonrası her gün yeni yaptırımlar açıklayan Avrupa Birliği (AB), Russia Today (RT) ve Sputnık'in de Avrupa'da yayın yapmasını yasakladı. Türkiye Gazeteciler Sendikası Genel Sekteri İlkay Akkaya, AB’nin bu kararına tepki göstererek, “Böylesine kriz anlarında gazetecilik tüm toplumlara ekmek su kadar gerekli” dedi.
Sitede oku
ABD ve Avrupa, Rusya’nın Ukrayna’ya yönelik operasyonuna tepki olarak özellikle ekonomik yaptırımları üst üste açıklarken, ‘basın özgürlüğüne darbe’ niteliği taşıyan bir karara da imza attı.
Avrupa Birliği Komisyonu Başkanı Von der Leyen, Rus devletine ait Russia Today (RT) televizyonu ve Sputnik haber ajansının AB’de yasaklanacağını belirtti. AB Dış Politika Yüksek Temsilcisi Josep Borrell de AB'nin RT ve Sputnik'in Avrupa'da yayın yapmasını yasakladığını duyurdu. Kararın ardından Romanya da gün sonuna kadar Sputnik ajansının internet sitelerini ve RT yayınlarını engelleyeceğini açıkladı.
AB’nin kararına Sputnik haber ajansından tepki geldi. Sputnik'in yanıtında “Avrupa Birliği’ne bu yarı tedbirlerle yetinmemeyi, tüm interneti yasaklamalarını öneriyoruz” ifadelerine yer verildi. Sputnik’in de içinde bulunduğu Rossiya Segodnya medya grubu ve RT Genel Yayın Yönetmeni Margarita Simonyan ise konuya ilişkin yaptığı paylaşımda “RT ve Sputnik’in AB’de yasaklanması bağlamında, tüm ülkelerde bizim için özveriyle çalışan ve çalışmaya devam eden hiç bir kişi işten çıkarılmayacak. Yasaklar koşullarında işimizi nasıl yapacağımızı biliyoruz. Bizi sekiz yıldır buna hazırlayan bu 'özgürlük savunucularıydı'” ifadelerini kullandı.
Ukrayna krizi
AB'nin Rus medyasına yasak adımına Sputnik'ten yanıt: Tüm interneti yasaklamalarını öneriyoruz

‘Dezenformasyon, yalan ve yanlış bilgi rüzgarına maruz kalıyoruz’

Türkiye Gazeteciler Sendikası (TGS) Genel Sekreteri İlkay Akkaya, Sputnik Türkiye’ye yaptığı değerlendirmede AB'nin bu adımını eleştirerek şunları kaydetti:

Buna benzer bir yaklaşımı geçen yıl görmüştük. Sosyal paylaşım siteleri 'devlet destekli hesapları' etiketleme sistemi getirmiş ve burada bir çifte standartta imza atarak sadece belirli yayın organlarını etiketlemişti. Bunun siyasi bir tavır olduğu o zamanda belirtilmişti. Bugüne geldiğimizde özellikle sosyal medya odaklı büyük bir dezenformasyon, yalan ve yanlış bilgi rüzgarına maruz kaldığımızı görüyoruz. Bu yalan ve yanlış bilgiler o kadar hızlı yayılıyor ki gerçek ortaya çıksa da aynı hızla bizlere ulaşamıyor. Özellikle sosyal medya mecralarının algoritmalarının bu durumu besleyen yapılarını zaten malumumuz. Son bir kaç gündür eski tarihli video ve fotoğrafların dolaşıma girdiğini, teyit edilmemiş bilgilerin yaygınlaştığına hepimiz şahit oluyoruz.

‘Etik değerleri dünyanın her yerinde savunmalıyız’

“Çatışma dönemlerinde de bu yalan haberler, yanlış bilgiler her zamankinden daha hızlı biçimde yayılıyor” diye devam eden Akkaya, şöyle devam etti:

Böylesine kriz anlarında da gazetecilik tüm toplumlara ekmek kadar su kadar gerekli. Halkın haber alma hakkının savaş dönemleri de dahil güvence altında olması demokrasilerin gereğidir. Halkın olayları tüm boyutlarıyla görebilmesi, gerçeğe ulaşabilmesi gerekir. Savunduğumuzu iddia ettiğimiz etik değerleri dünyanın her yerinde savunmalıyız. Moskova'da tüm uluslararası ajanslar yayınlarını sürdürürken özellikle de eleştirel yayınlar yapabilirken bunun Paris'te, Berlin'de, Atina'da, Roma'da da sağlanıyor olması gerekiyor.

Yorum yaz