Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı'nca Konya'da düzenlenen, Türkiye'deki iklim değişikliği ve alınacak önlemlerin konuşulduğu 'İklim Şurası'na katılan TBMM Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu Başkanı ve AK Parti Konya Milletvekili Ziya Altunyaldız, Rusya'nın Ukrayna'ya yönelik başlattığı askeri operasyonun ardından Türkiye'nin doğal gaz sıkıntısı yaşayıp yaşamayacağı ile ilgili değerlendirmede bulundu.
Doğal gaz tedariki konusunda sorun yaşanmayacağını belirten Ziya Altunyaldız, şöyle konuştu:
"Özellikle enerjideki tedarik güvenliğimizi temin etmek için pek çok unsuru bir araya getirdik. Bir anlamda önemli bir kombinasyonla parametreleri entegre etme çalışması yaptık. Bir taraftan boru hatlarıyla, bir taraftan LNC (sıvılaştırılmış doğal gaz), yani gemilerle enerji taşımalarıyla, diğer yandan doğal gaz depolama çalışmalarımızla ayrıca hem karada hem de deniz üzerinde kurduğumuz dönüşüm santrallerimizle, tedarik güvenliğimizi temin etmek adına önemli çalışmalar yaptık. Tedarik güvenliğimizi sadece araçlarla çeşitliliği sağlamak değil; ülke çeşitliliğini de sağlamış olduk. Ülkemizin bu anlamda enerji tedarik güvenliğinde bir risk oluşacağını beklemiyoruz. Tabii ki bütün bunlar, küresel anlamdaki her şeyi doğrudan etkileyecek şeyler. Asla tasvip etmiyoruz. Küresel dünyanın bu sorunu; Birleşmiş Miletler kuralları çerçevesinde ve tüm ülkelerin kendi alanlarını koruyacak şekilde çözüm bulmalarını bekliyoruz."
'Gücümüzü yüzde 50'leri̇n üzeri̇ne taşıdık'
Yenilenebilir enerji kaynakların önemine de vurgu yapan Altunyaldız şöyle devam etti:
"Enerji, pandemiyle birlikte küresel tedarik zincirindeki kırılmayla son dönemde tüm dünyada önemli miktarlarda artışlar kaydetti. Enerji, küresel konjonktürden en çok etkilenen konulardan ve tedarik güvenliğinde en çok etkilenen unsurlardan birisidir. Bu bakımdan enerji, üretimi doğrudan etkiliyor. İstihdamı ve ihracatı etkiliyor. Bir anlamda enerjisiz hayatı idame ettirmek mümkün değil. O yüzden enerjinin çeşitlenmesi, özellikle ülkeler arasından, yerel kaynaklardan mümkün olduğunca arttırılması son derece kıymetli. Ülkemiz bu anlamda fosil yakıtlardan, yenilenebilir kaynaklara dönüşme noktasında çok önemli bir stratejik yaklaşımla önemli hamleler yaptı. Küresel gelişmelerden en az etkilenme adına, yenilenebilir kurulu gücümüzü yüzde 50'lerin üzerine taşıdık. Ancak bütün bunlarla birlikte fosil yakıtların varlığı hala devam ediyor mu? Evet, ediyor. Fosil yakıtları hala bir süre kullanmaya devam edecek miyiz? Evet, edeceğiz. Bunlardan küresel dünyayla birlikte etkilenmek mümkün mü? Evet, mümkün. Türkiye bu anlamda, en az etkilenmek için elinden geleni ülke olarak yapıyoruz, yapmaya devam edeceğiz. Tabii ki hiç etkilenmemek gibi bir seçenek yok."