İbrahim Kalın, Die Welt gazetesine yaptığı açıklamada, "Rusya'ya yönelik yaptırımlar işe yaramaz. Sadece sorunları ertelersiniz. Diğer tarafı dinlemek ve stratejik kaygılarını anlamak daha iyidir. Rusya, NATO tarafından tehdit edildiğini hissediyor. Sovyetler Birliği'nin çöküşünden 30 yıl sonra, Başkan Putin sınırları yeniden çizmek ve stratejik ittifakları yenilemek istiyor" dedi.
Kalın, Türkiye'nin Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimin neresinde olduğu yönündeki soruya, 21. yüzyılda yeni zorluklarla karşı karşıya olunduğuna işaret ederek, "Bu yüzden her iki tarafın da güvende hissedeceği yeni kurallar ve ilkeler oluşturmamız gerekiyor. Bu, Rusya'dan gelen her talebe cevap vermeniz gerektiği anlamına gelmiyor ancak Rusları dinlemeniz gerekiyor." ifadelerini kullandı.
NATO'nun, dünyanın gördüğü en başarılı ve önemli askeri ittifak olduğunu vurgulayan Kalın, "Biz kilit konumunda bir üyeyiz. Ancak bu, Orta Asya, Kafkaslar, Orta Doğu, Afrika gibi diğer ittifaklara dahil olmayacağımız veya Rusya veya Çin ile iyi ilişkilerimiz olmayacağı anlamına gelmez" diye konuştu.
Sözcü Kalın, dış politikaya 360 derecelik bir perspektiften baktıklarını dile getirerek, "Bize el uzatanı geri çevirmeyiz. Coğrafyamız bizi bunu yapmaya zorluyor ama aynı zamanda yardımcı oluyor. Tabii bu her konuda hemfikir olmamız gerektiği anlamına gelmiyor. Rusya ile bile değil. Kırım'ın ilhakını tanımıyoruz. Suriye'deki siyasetini ve Libya'daki Wagner birliklerini desteklemiyoruz ama bu yüzden hemen birbirimizle savaşmak zorunda değiliz." değerlendirmesinde bulundu.
'Almanya ile ilişkiler istenilen düzeyde değil'
Almanya'nın, Avrupa'nın en önemli ülkesi olduğunu kaydeden Kalın, ancak ilişkilerin şu anda istenilen düzeyde olmadığını belirtti.
Kalın, iki ülke arasında muazzam bir potansiyel olduğuna işaret ederek, "Birlikte çok şey başarabiliriz. Stratejik çıkarlarımızı ve tarihsel görüşlerimizi yeniden düzenlemeye daha fazla odaklanmalıyız." dedi.
İbrahim Kalın, ideolojik bir saldırı olmadığı sürece eleştiriye açık olduklarını vurgulayarak, "Federal hükümet öncelikle son yıllarda yaşadığımız travmayı anlamalı. FETÖ teröristlerinin 15 Temmuz darbe girişimi büyük bir travmadır. Dindar olduğunu iddia eden bir grup nasıl birdenbire bu kadar saldırgan hale gelebilir? Alman olsaydım, Türk tarihini Alman tarihiyle karşılaştırırdım ve darbe girişiminden sonra neden olağanüstü hal ilan ettiğimize bakardım." ifadelerini kullandı.