Yeni sağlık yasa tasarısına bekaret testi ile kızlık zarı onarma ameliyatını yasadışı hale getiren ekleme yaptıklarını duyuran Bakım ve Zihinsel Sağlık Bakanı Gillian Keegan, hükümetin 'ülkedeki savunmasız kızları ve kadınları korumaya kararlı olduğunu' dile getirdi. Keegan "İstismarcı, tacizci uygulamaların toplumda yeri olamaz. Bekaret ve kadının değeriyle ilgili tabuları ve zarar verici önyargıları ortadan kaldırmak için hükümetler, yerel topluluklar ve kuruluşlarla birlikte çalışmaya devam edeceğiz" dedi. Boris Johnson'ın başbakanlığındaki Muhafazakar Parti hükümeti, bağımsız bir uzmanlar paneliyle görüştükten sonra yasak için harekete geçti.
Onlarca klinik ve hastanede 3000 sterline yapılıyor
Kadının bekaretine önem veren ve düğün gecesinde bakire olmasını bekleyen muhafazakar kültürlerle bağlantılı kızlık zarı estetiği uygulaması, halihazırda Britanya'daki onlarca özel klinik ve hastanede 3000 sterline varan ücret karşılığı yapılıyor.
'Kadınlara yönelik şiddet biçimlerinden biri'
Yasaklanacağının açıklanmasına koşut, Britanya'daki profesyonel sağlık çalışanları, her iki uygulamanın kızlarla kadınlara yönelik şiddet biçimleri olduğu ve tıp dünyasında yerlerinin olmadığına dair uyarıldı. İngiliz basınında bu uygulamalara zorlanan kızlarla kadınların sayısının giderek arttığına dikkat çekildi.
Kraliyet Kadın Doğum ve Jinekologlar Koleji Başkanı Dr. Edward Morris, kızlık zarı estetiğinin sağlıkla ilgili gerekçelerle asla haklı çıkarılamayacağını söyledi.
'Tıp dünyasında yerleri yok'
Morris, "Kadınlara ve kız çocuklarına yönelik şiddetin ayrılmaz şekilde bağlantılı biçimleri olduklarından, hem bekaret testinin hem de kızlık zarı estetiğinin yasaklanması için kadın sağlığı hakları örgütleri ve hayır kurumlarıyla birlikte uzun zamandır kampanya yürütüyoruz" diyerek şöyle devam etti:
"Sağlık çalışanlarına bu uygulamaların hiçbirinin tıp dünyasında yeri olmadığı ve hiçbir koşulda tatbik edilmemesi gerektiği konusunda net mesaj vermek istiyoruz. Bu prosedürleri uygulayan herhangi birinin varlığından haberdar olursak Genel Tıp Konseyi'ni bilgilendireceğiz, onlar da gereğini yapacak."
“Kadınlar kendi cinsel ve üreme sağlıkları üzerinde tek söz sahibi olmayı hak ediyor.”
'Doğrudan ya da dolaylı baskı altında bu ameliyatı oluyorlar'
İranlı ve Kürt Kadın Hakları Örgütü Direktörü Diana Nammi şunları söyledi:
“Bu saldırgan ameliyata maruz kalan her kadın ve kız aileleri tarafından bakire olarak sunulmalarına ve pek çok vakada zorla evlendirilmelerine yönelik doğrudan ya da dolaylı baskı altında bunu oluyor."
"Hymenoplasti travmaya neden olur ve vakaların yaklaşık yarısında, ardından gerçekleşen ilk cinsel ilişkide kanamayı sağlayamaz. Bu da kadını namus gerekçesiyle istismara ve hatta cinayete kurban gitmede son derece savunmasız bırakır."
'Bir yıldan uzun süre ikna etmek için duygusal şantaj yaptılar'
The Guardian'ın adını değiştirerek Hafşah olarak verdiği, 30'lu yaşlarındaki bir kadın, çocukken tecavüze uğraması sonrası Kürt anne babasının onu düğün gecesi 'el değmemiş' olarak sunma fikrine takıntılı hale geldiğini anlattı.
"Babam bana utancımı gidermek için ameliyat olmam gerektiğini söyledi... Ameliyatı olmak istemediğim için ait olduğum topluluk tarafından aforoz edilme riski beni büyük bir gam ve kasvete soktu. Ait olmadığımı ve anormal olduğumu hissettim. Ailem ameliyatı istemediğimi söylememe rağmen bir yıldan uzun süre beni ikna etmek için duygusal şantaj yaptılar" diyen Hafşah, şu vurguyu yaptı:
'Keşke benim gençliğimde de yasadışı olsaydı'
"Gençliğimde himenoplasti yasadışı olsaydı, bu, beni birçok duygusal istismardan kurtarırdı. Benzer durumdaki savunmasız kızlar için yasanın onlardan yana olduğunu bilmek eminim büyük bir teselli olacaktır. Onlara kendi ayakları üzerinde durabilmeleri için güç verebilir. Yasak, aile baskısı altındaki kızlara hayati koruma sağlayacaktır."