Rus-Türk Toplum Forumu’nun Rus Genel Sekreteri, Siyasi Araştırmalar Enstitüsü Başkanı Sergey Markov, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Rusya ile Ukrayna arasında arabuluculuk yapma teklifini yorumladı
Sputnik'e konuşan Markov, "Erdoğan’ın bu girişimleri iki düzlemde ilerliyor. Biri onun için oldukça olumlu, diğerinde olumsuz. Olumlu, çünkü bu sıcak bir konu ve bu konu sayesinde kendi reklamını yapıyor. Bu çok avantajlı ve doğru bir konum. Siyasetçiler anı yakalamayı bilmeli, tıpkı gemilerin ve yelkenlerin rüzgarı yakalayabildiği gibi. Tam da böyle konular sıkça büyük siyasi ün getiriyor ve bir etkinlik duygusu yaratmanıza izin veriyor. Bu açıdan, böyle bir girişimi anlayışla karşılayabiliyor. Ama bunun farklı bir yönü de var. Rusya’da, Erdoğan’ın bu açıklamalarına en çok alkış tutan Türkiye’nin düşmanları. Çünkü Rus toplumu bu açıklamaları Rusya’ya hasımca buluyor. Çünkü Erdoğan, bu açıklamalarıyla Rusya ve Ukrayna arasında çatışma olduğunu saptıyor. Oysa Rusya yönetimi ve Rus toplumunun büyük kısmı, Rusya ve Ukrayna arasında çatışmanın olmadığı görüşünde. Sadece Ukrayna’yı işgal eden ve orada anti-Rusya projesini oluşturan ABD ile Rusya arasında çatışma var" dedi.
Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in, Ukraynalı mevkidaşı Vladimir Zelenskiy'le görüşmek istemediğini ve bunun bir dizi sebebinin olduğunu kaydeden Markov, bu konuyla ilgili şu değerlendirmede bulundu:
"Vladimir Putin, Zelenskiy’le neden görüşmek istemediğini birkaç kez anlattı. Öncelikle Zelenskiy bağımsız bir devlet başkanı değil. Amerikalılar ona ne derse onu yapıyor. Böyle bir durumda Zelenskiy ile anlaşmanın ne anlamı var? İkincisi, Putin ve Zelenskiy, 2019 Aralık ayında Paris’te, Normandiya Dörtlüsü formatında bir araya gelmişlerdi. Görüşmede bazı kararlar alınmıştı. Ancak Zelenskiy, bu kararlar doğrultusunda hiçbir adım atmadı. Hiçbir taahhüdü yerine getirmediyse bir daha görüşmenin ne anlamı var, ne konuda anlaşacaklar? Üçüncüsü, Zelenskiy, Donbass’taki savaş sorununu görüşmek istiyor. Ama Putin, Rusya’nın Donbass’ta Ukrayna’yla savaşmadığını net ve açık şekilde söyledi. Ukrayna, Donbass’ta Donbass halkıyla, Donetsk Halk Cumhuriyeti ve Lugansk Halk Cumhuriyeti ile savaşıyor. Böyleyse lütfen oraya gidin ve onlarla görüşün. Dördüncüsü, Zelenskiy Kırım konusunu masaya yatırmak istiyor. Putin, Kırım sorununun artık kapalı olduğunu ve bu konuyu tartışmaya lüzum olmadığını defalarca dile getirdi."
Erdoğan’ın Rusya-Ukrayna ilişkileri bağlamında değil, Kiev’i nihayet Donetsk ve Lugansk’la müzakere masasına oturtma bağlamında çabalarını harcaması gerektiğini vurgulayan Markov, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Erdoğan, Zelenskiy ve Donetsk ve Lugansk halk cumhuriyetleri arasında arabuluculuk yapsa bu, Rusya’da olumlu karşılanır. Ayrıca Rusya ve ABD arasında arabulucu olsa bu da teoride Moskova tarafından olumlu karşılanır. Ama bilindiği gibi, Rusya ve ABD zaten halihazırda arabulucular olmadan görüşüyor. Bu yüzden Erdoğan, Putin-Zelenskiy görüşmeleri yerine Zelenskiy’in (Donetsk lideri) Puşilin ve (Lugansk lideri) Paseçnik ile görüşmeleri organize etmesi gerekiyor."
Görüşmelerin ancak Ukrayna yönetiminin duruşunu köklü biçimde değiştirmesi durumunda sonuç verebileceğini kaydeden Markov, bu konuda şu yorumda bulundu:
"Moskova-Kiev görüşmeleri ancak durumun tamamen değişmesi koşuluyla mümkün olur. Putin, Zelenskiy’e kendi gündemini teklif etmişti. Bu gündem, Rusya ve Ukrayna arasındaki ekonomik ilişkilerin iyileştirilmesini, iki ülke vatandaşlarının hareketine getirilen kısıtlamaların kaldırılmasını, Ukrayna’da Rusya’ya uygulanan kısıtlamanın kaldırılmasını, Ukrayna’ya şu anda bulunduğu krizden çıkabilmesi için yardımın sağlanmasını içeriyordu. Fakat Zelenskiy bu konuları görüşmek istemiyor. Çünkü Washington buna izin vermiyor. Erdoğan, Washington’un emirlerini alt edip Zelenskiy’i gerçek gündemi görüşmek için masaya oturtabilse bu olumlu karşılanır ve sonuç verir. Bununla birlikte Rusya yönetimi Türkiye’yi, diğer konuların yanı sıra, Kiev rejimine saldırı silahlarını tedarik etme konusunda kendini tutması gereken dost bir ülke olarak görüyor."