TÜRKİYE

Metin Lokumcu davası 18 Şubat'a ertelendi

Metin Lokumcu’nun polisin biber gazlı müdahalesi sonucu yaşamını yitirmesine ilişkin davanın ikinci duruşması Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde yapıldı. Toplamda 9 sanığın ifadesi alınırken mahkeme diğer sanıkların bir sonraki duruşmaya getirilmesine karar verdi. Duruşma, 18 Şubat'a ertelendi.
Sitede oku
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Başbakan olduğu dönemde Artvin'in Hopa ilçesine 31 Mayıs 2011 tarihinde yaptığı ziyaret sırasında yaşanan olaylarda polis biber gazı kullanmış, öğretmen Metin Lokumcu da kalp krizi geçirerek yaşamını yitirmişti. Lokumcu’nun öldürülmesine ilişkin yargılamanın dün yapılan ikinci duruşması, bugün Trabzon 2. Ağır Ceza Mahkemesi’nde devam etti.

BirGün'de yer alan habere göre, 5 sanık polisin savunmasının ardından duruşmaya katılmayan sanıklar için, sonraki duruşmaya katılma daveti çıkarılmasına, bu celse ifadeleri alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına, gerektiğinde SEGBİS ile bağlanılmasına karar verilerek bir sonraki duruşma 18 Şubat 2022 tarihine ertelendi.
10 yıl sonra ilk kez hakim karşısına çıkan sanık polisler dün görülen duruşmada dönemin kaymakamını suçladı.
Duruşmayı takip etmek isteyen kişiler, salonda yer olmasına rağmen Adliye binasından içeri alınmadı.

Haklarında 'taksirle ölüme sebebiyet vermek' suçundan 6 yıla kadar hapis cezası istemiyle dava açılan tutuksuz sanıklardan Bayram Ali Kaş, Mehmet Seyfettin Uzun, İlhami Çalı, Haktan Yakıcı, Fatih Ünlü, Erol Darcan, Tayfun Vardarlı, Taner Ballı, Sinan Eyyupoğlu, Saim Baktimur ve Recep Aydın duruşmada hazır bulundu.
Diğer sanıklar Muhsin Armağan ve Muhammet Ulaşlı ise mazeret bildirerek duruşmaya katılmadı.
Duruşma saat 09.20'de Mahkeme Başkanının olay günü çekilen fotoğrafları sanık polis İlhami Çalı'ya göstermesiyle başladı. Çalı, fotoğraflarda bulunmadığını belirtti.
"Bizim tek görevimiz kamu düzenini ve devlet büyüğünü korumaktı. Yusufeli ilçesinden gelen ekiplerle geldim" diyen Sanık Çalı, savunmasını şöyle sürdürdü:
"Kars çevik kuvvette görev yapıyorduk. Başbakanın mitingi için Hopa’ya gittik. Olay yeri ile bizim bulunduğumuz yerler tamamen farklı yerleridir. Benim burada bulunmam daha önce ifadem de 'gaz attım' dediğim için"
Av. Meriç Eyüboğlu: Size eğitimde kimyasal gazların insanlarda yarattığı etkiyle alakalı ne öğretildi?
Sanık İlhami Çalı: Bizlere kapalı alanda kullanılmamasıyla alakalı bilgiler verildi.
Av. Meriç Eyüboğlu: Kars’tan kaç kişi görevlendirildi kaç gazcı vardı?
Sanık İlhami Çalı: 25 kişiye yakındık. Tek gazcı bendim
Av. Meriç Eyüboğlu: Gazın kullanma kararını, ne kadar atacağına kim karar verir? Amir mi, gazcı mı?
Sanık İlhami Çalı: Amir emri verir, grup dağılıncaya kadar atılabilir. Ona gazcı karar verir
Av. Meriç Eyüboğlu: Gaz biterse nasıl teslim alınır? Stok biterse nasıl takviye alınır?
Sanık İlhami Çalı: Tutanakla teslim edilebilir.
Av. Meriç Eyüboğlu:​ Madem öyle Kars polisinde neden zimmet tutanakları bulunamıyor?
Sanık İlhami Çalı: Onu ben bilemiyorum.
Av. Sercan Aran, sanık polis Çalı’ya olay gününe ait fotoğrafları gösterdi. Sanık gazcı polis Çalı, o alanda bulunmadığını, gaz kullanmadığını, kullananları da tanımadığını anlattı.


'Lokumcu hastanede anonsundan sonra gaz kullandım'

Sanık Polis Bayram Ali Kaş’ın savunmasına geçildi:
"Ben olay tarihinde Bayburt Çevik Kuvvette çalışıyordum. Miting alanında görevli olarak Hopa’ya geldik. İnşaat alanında olaylar oluyordu, biz bunu uzaktan görüyorduk. Grup saldırısı üzerine gaz ve TOMA ile müdahale etti. Biz karşı taraftan görüyorduk. “Metin Lokumcu hastanede, haber bekliyoruz” anonsu yaptılar, ortalık iyice karıştı. Ben de bu zamanda gaz kullandım. O sırada da yaralandım.Talimatı yanlış hatırlamıyorsam Erzurum Çevik Kuvvet Amiri vermişti"

'Başımızda Erol Darcan vardı'

Sanık polis Mehmet Seyfettin Uzun’un savunmasına geçildi:
"Olay zamanı Erzurum Çevik Kuvvet’te görevliydim. Dönemin Başbakanı mitingi için görevlendirildim. Daha sonra inşaat alanında pankartların kaldırılmasıyla ilgili alana sevk edildim. İnşaat alanında yaralandığım için gazı başka bir arkadaşıma devrettim. Gaz kullanmadım, sadece görev belgesinde gazcı olarak gözüküyordum. O dönem başımızda gelen çevik kuvvet müdür yardımcısı Erol Darcan’dı. Bizim bağlı bulunduğumuz tim içerisinde sevk ve idare talimatlarını amirimiz Erol Darcan veriyordu."
Sanık avukatı: Doğaya, yeşile sahip çıkmak güzel ama Başbakanın geldiği gün bunun için eylem yapmak provoke değil mi? Sosyal medya şu an çok aktif orada her şey yapılabiliyor.
Mahkemede ilk aradan sonra sanık polis Sinan Eyüpoğlu’nun savunmasıyla duruşma başladı:
Olay tarihinde Bayburt Çevik Kuvvet’te görevliydim. Başbakanın mitingi için görevlendirildik. Bayburt grubu olarak miting alanında platformda görevliydik. Cumhuriyet alanında anonslar yapıldığını duydum. Grubun dağılmayınca müdahale edildiğimi gördüm. Bu olaylar olurken biz hala miting alanındaydık. Sonra ambulansların geçtiğini gördüm. Sonrasında Başbakan geldi. Arkasından Cumhuriyet meydanında Metin Lokumcu’nun ölümüyle alakalı anonsların yapıldığını duydum. Sonrasında olaylar daha da büyüdü. Bizi de oraya gönderdiler. 4-5 tane gaz kullanmışımdır o esnada. Ben Metin Lokumcu’yu hiç görmedim. O oradayken ben gaz kullanmadım.
Sanık polis Recep Aydın savunmasına başladı:
"Erzurum Çevik Kuvvette çalışıyordum. 80-100 kişilik bir grupla Hopa ilçesine geldik. İş Bankasının olduğu yerde görevliydim. Yapılan basın açıklaması ardından grubun dağılmaması üzerine sorumlu amirimiz Erol Darcan gaz kullanma talimatını verdi. Kaç tane gaz kullandığımı hatırlamıyorum. 10-15 sefer kullanmışımdır heralde. İlk müdahaleyi yapan Erzurum ekibiydi. Ben de iş bankası bölümünde gaz kullandım. Tüple sıkılan gazı Taner arkadaşımız kullanıyordu. Ben gaz tüfeği kullanıyordum."

'Suçsuz kimse yargılanmasın'

Metin Lokumcu'nun oğlu Ulaş Lokumcu, "Ben bu duruşmada beyanda bulunmak istemiyorum. Sanıklardan şikayetçiyim. Sanıkların hangisi suçluysa yargılansın isterim. Beni öyle bir baba yetiştirdi, suçsuz kimse yargılansın istemem. Bir sonraki duruşmada beyanda bulunmak istiyorum." dedi. Lokumcu ailesinin tamamı daha sonra ayrıntılı beyanda bulunacaklarını bildirdi.
Av.Meriç Eyüboğlu, Sanık ifadeleri tamamlanmadığı için duruşmaya katılmayan sanıkların getirilmes talep etti. Eyüboğlu, "Ağır Ceza'daki yargılamaya gelmeyen ve mazeret bildirmeden gelmeyen 2 sanık Erol Darcan ve Taner Ballı’nın tutuklanmasını, diğer 2 sanık Muhsin Armağan ve Muhammet Ulaşlı’nın davaya katılımı için gereğinin yapılmasını talep ediyoruz" dedi.
Polis avukatları, sanıkların bir sonraki duruşmalarda vareste tutulması üzerine talepte bulundu.

Duruşma ertelendi

Duruşmaya katılmayan sanıklar için, sonraki duruşmaya katılma daveti çıkarılmasına, bu celse ifadeleri alınan sanıkların duruşmalardan vareste tutulmasına, gerektiğinde SEGBİS ile bağlanılmasına karar verilerek bir sonraki duruşma 18 Şubat 2022 tarihine ertelendi.
Yorum yaz