Kazakistan’da hükümet karşıtı protestolar

AK Partili Cevheri: Kazakistan’a her türlü maddi ve manevi desteğe hazırız

Kazakistan’daki duruma ilişkin Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan Türkiye - Kazakistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali Cevheri, “Eylemlerin sadece zamlardan kaynaklandığını düşünmüyorum. Emperyaller hiçbir zaman kendi dışında bir üçüncü gücün olmasını istemezler” dedi.
Sitede oku
Kazakistan'da başlayan protesto gösterileri, ülkenin en büyük kenti Almatı'da şiddet eylemleri ve silahlı çatışmalara sahne oldu. Kolektif Güvenlik Anlaşması Örgütü, Devlet Başkanı Kasım Cömert Tokayev'in isteği üzerine bugün protestoların şiddet olaylarına dönüştüğü Kazakistan’a barış güçlerini gönderdi. Türkiye de bu konuyu yakından takip ediyor. Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, bugün Rus mevkidaşı Sergey Lavrov ile bir telefon görüşmesi gerçekleştirdi.
Türkiye, Kazakistan, Azerbaycan, Kırgızistan ve Özbekistan’ın üyesi olduğu Türk Devletleri Teşkilatı da bir açıklama yayınladı. Açıklamada, Kazakistan hükümetine ve halkına ihtiyaç duyabilecekleri desteği vermeye hazır olduğumuzu beyan ediyoruz” ifadelerine yer verildi.
DÜNYA
KGAÖ nedir ve KGAÖ barış gücü neden Kazakistan'a gönderildi?

‘Sadece zamlardan kaynaklanan bir eylem olduğunu düşünmüyorum’

Türkiye’den bir açıklama da Türkiye - Kazakistan Parlamentolar Arası Dostluk Grubu Başkanı ve AK Parti Şanlıurfa Milletvekili Mehmet Ali Cevheri’den geldi. Sputnik’e konuşan Cevheri, “Kazakistan’daki bu eylemler bir dost ve kardeş Kazakistan halkı adına Türkiye’ye ve bizleri de derinden üzmüştür. Biz de Türkiye olarak her zaman dost ve kardeş Kazakistan’ın yanındayız. Bir an önce temennimiz orada sağduyunun, aklıselimin egemen olması, insanların yuvalarının çekilmiş olması ve kendi elleriyle yakıp yakmaktan vazgeçmeleridir. Bundan hiç kimse karlı çıkmayacaktır, kaybeden Kazakistan halkı olacaktır ve buna da en çok üzülen başta Türkiye olmak üzere onların kardeş ülkeleri üzülecektir” dedi. Cevheri, şunları ekledi:

Tabii bunun sadece ben bir zamlardan kaynaklanan bir eylem olduğunu düşünmüyorum. Muhakkak ki özellikle son dönemlerde Kazakistan’ın gerek ülke içerisinde de gerek ülke dışında Kazak halkının menfaatini gözeten bağımsız kararlar almak noktasında güçlenmek istemesi bu eylemlerin tetikleyicisi olmuştur. Emperyaller hiçbir zaman kendi dışında bir üçüncü bir gücün olmasını istemezler. Afganistan, Irak, Suriye, Libya, Yemen Afrika ülkelerindeki bugün iç kargaşaya baktığımızda ciddi manada nerede bir İslam coğrafyası varsa bir Müslüman kitle varsa kardeşi kardeşe kırdırarak ve onların zayıflatıp gelip o ülkeler adına güya onlara yardım adına gelip o insanları sömürge etme politikası görülüyor.

‘Türkiye olarak her zaman hazırız’

“Biz Türkiye olarak nasıl ki Azerbaycan halkını yalnız bırakmamışsak, onları işgal altından kurtarmışsak Kazakistan halkının da yanındayız. Her türlü maddi ve manevi destek noktasında Türkiye olarak biz buna her zaman hazırız” diye devam eden Cevheri, Kazakistan’da olası bir Türk-Rus işbirliğine dair ise “Olursa çok iyi olur. Ancak ben şahsen Kazakistan’ın yerel güçleri ile bu eylemin bitirilmesi taraftarıyım” açıklamasında bulundu.

‘Siyasi idareyi hedef alan organize olaylar’

Sputnik’e değerlendirmelerde bulunan ATA (Asya-Türkiye-Avrupa) Platform Koordinatörü Dr. Barış Hasan da olayların çıkış noktası ve gelişmesine dair şunları söyledi:

Olaylar ülkenin batısında bulunan petrol ve doğalgazın yoğun olduğu bölgede başladı. Bu bölge ülkenin merkezinden kopuk ve refah seviyesi merkezlere göre daha düşük. Olayların sıçradığı Almatı şehri refah seviyesi daha yüksek ve o bölgede isyana sebep olacak fakirlik bulunmuyor. Zaten refah seviyesi düşük yerlerde olaylar yatıştı. Ancak Almatı’da yağma ve saldırı olaylarına evrildi. Bu açıdan bakınca olayların siyasi idareyi hedef alan organize olaylar olduğu izlenimi veriyor. Yani durum artık zamdan çıkmış durumda.

Kazakistan’da hükümet karşıtı protestolar
Kazakistan'da kriz: Almatı'da silahlı çatışmalar başladı, KGAÖ barış gücü gönderme kararı aldı

Kazakistan’ın jeopolitik önemi

Dr. Hasan, Kazakistan'ın jeopolitik durumuna dair ise şu değerlendirmelerde bulundu:

Jeopolitik bir değerlendirme yapacak olursak eğer Kazakistan’a Batı merkezli bakarsanız otoriter olur. Ancak Kazak halkına göre birçok kişinin anladığı anlamda bir otoriterlik yok. Kazak halkı Batı merkezli bakmıyorlar. Kazakistan dünyada açık, dünyayla bütünleşik bir ülke. Halkın geniş kesimleri şikayet etmiyor. Görüntülere baktığımızda silahların dağıtıldığını görüyoruz. Buradan anlaşılacağı üzere bir takım örgütlerin parmağı var diyebiliriz. Burada da Kazakistan dışındaki dinamiklere odaklanmamız gerekiyor. Kazakistan bölgesinde önemli bir ülke ve iki komşusu Rusya ve Çin ile özel ilişkileri var. Rusya ile entegrasyonunu çeşitli işbirlikleri ile sağladı. Çin ile ise ekonomik işbirliği var. Ülkede ciddi Çin yatırımları bulunuyor. En önemlisi de Kazakistan, Çin’in karayolundan batıya açılan kapısı durumunda. Çin’den Kazakistan’a girdiğinizde Avrupa’ya kadar ulaşan bir yoldan bahsediyoruz. Kazakistan bu anlamda Rusya ve Çin ile ilişkilerini dengeli bir şekilde sürdürüyor. Bu durum ABD’yi ve Atlantik diye adlandırdığımız kesimi rahatsız ediyor. Çünkü Kazakistan yolu sayesinde Çin’in Avrupa’daki ekonomik etkisini artırıyor. Bu sebeple Kazakistan’da iç istikrarsızlık gerekiyordu. Ve ortaya çıkarılan kışkırtmalar ile eylemler şimdi siyasi iradeyi hedef alıyor.

‘Türkiye’nin askeri destek vereceğini düşünmüyorum’

Peki, Türkiye, Kazakistan için hangi adımları atabilir? Dr. Hasan’ın değerlendirmeleri şu şekilde oldu:

Türkiye geçmişte Orta Asya’daki etki alanı için bir devlet politikası oluşturamadı. Şimdi Türk Devletleri Teşkilatı ile ciddi bir fırsat var. Ancak Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki işbirliği askeri değil o yüzden askeri destek vereceğini düşünmüyorum. Türkiye, Rusya ve Çin’le denge gözeterek Kazakistan’a destek olabilir. Kazakistan’la sosyo-kültürel ve ekonomik işbirliği kurulmasında Türk Devletleri Teşkilatı’ndaki birliğin faydası olacaktır. Kazakistan’la Türkiye arasındaki ekonomik ilişkiler daha üst seviyeye çekilmelidir. Türk firmalarının Kazakistan’a ihracatı ve oradan ithalatı teşvik edilmelidir. Ekonomik bir mekanizma geliştirilmeli askeri bir mekanizma mümkün değil, rasyonel de değil.

‘ABD’nin Orta Asya’da etkinliği çok azaldı’

ABD ve Batı’nın Orta Asya’da başka provokasyonları olabileceğini ancak bunların sürdürülebilir olmadığını ifade eden ATA Platformu’ndan Dr. Barış Hasan, “ABD’nin Orta Asya’da etkinliği 20 yıl öncesine göre çok azaldı. Rusya’nın artan gücü bunu kırdı. Yani ABD kışkırtmasıyla başka ülkelerde olaylar çıkabilir ama Rusya veya Çin’in devreye girmesiyle bastırılır, rejim değişikliği olmaz. Buradaki asıl amacın Ukrayna’ya yoğunlaşmış Rusya’yı Orta Asya’ya döndürerek meşgul etmek olduğunu düşünüyorum” diye de ekledi.
Yorum yaz