19FortyFive yazarlarından ABD’li emekli subay Brent Eastwood, kaleme aldığı yazıda Rusya’nın elinde bulundurduğu en tehlikeli silahları sıraladı.
Moskova’nın nükleer silahlar alanındaki becerilerini benzersiz mühimmat yaratarak geliştirdiğine dikkat çeken Eastwood, ilk sıraya şu anda geliştirilen ve muazzam bir menzile sahip olacak Poseidon torpidosunu aldı, söz konusu torpidonun ABD’nin herhangi bir kıyısını hedef alabileceğini ve yavaşça yaklaşma kabiliyeti sayesinde tespit edilmesinin çok zorlaşacağını yazdı.
Rus S-400 Triumf uçaksavar füze sistemini ‘oldukça güçlü’ olan bir diğer silah olduğunu dile getiren uzman, söz konusu sistemin sadece düşmanın insanlı uçaklarını ve bazı insansız hava araçlarını (İHA) imha etmekle kalmayıp, aynı zamanda 400 kilometreye kadar seyir füzelerine ve balistik füzelere karşı da kullanılabildiğini vurguladı. Eastwood, bu silahın Rusya’nın dışındaki ülkelerde de büyük ilgi gördüğünü ve Türkiye, Suriye, Çin ve Hindistan tarafından satın alındığını ifade etti.
Bu silahların yanı sıra hem iki adet 30 mm’lik top, hem de 12 adet ‘karadan havaya’ güdümlü füzeyle donatılan Pantsir S-1 kısa ve orta menzilli füze ve uçaksavar topçu sistemine de dikkat çeken yazar, sistemin balistik füzeler ve seyir füzelerine, ayrıca ‘hassas’ mühimmatlara kusursuz bir şekilde karşı koyduğunun altını çizdi. Eastwood, Pantsir S-1’in modernize edilmiş versiyonlarının ise daha güçlü bir radara, artırılmış algılama menziline ve daha verimli dönen toplara sahip olduğunu belirtti.
ABD’li uzman ayrıca Mi-28N ‘Gece Avcısı’ modernizasyonu sonucunda elde edilen Mi-28NM saldırı helikopterini de öne çıkararak, bu hava aracının saatte 290 kilometreye kadar hızlanabildiğini, uçuş menzilinin ise 450 kilometre olduğunu, aynı zamanda azami olarak silahlarla donatılan helikopterin cephaneliğinde 30 mm’lik top, güdümlü tanksavar, güdümlü ve konvansiyonel füzeler taşıdığını ve modernizasyonundan sonra her hava koşulunda kullanılabilir hale geldiğini ifade etti.
Son olarak kıtalararası balistik füzelerinin fırlatılması için geliştirilen Yars füze sistemlerine de değinen Eastwood, bu sistemlerden her birinin bağımsız hedeflenen 150-250 kiloton gücünde ve 10 bin kilometrenin üzerinde etkili olan 3 ila 6 savaş başlığını taşıyabildiğini, ayrıca yer değiştirdikçe tespit edilmesinin çok zorlaştığını, füzeleri fırlatmak üzere yapılan hazırlık işleminin ise topu topuna 7 dakika sürdüğünü vurguladı.