Fırat, kaynaklarının, kur korumalı vadeli TL mevduatı ürününü hakkında, "Bu ürün ile kurdaki ekonomik temellerden kopuk, spekülatif artış ortadan kalktığı için Hazine’ye fazla bir yük beklemiyoruz. Üstelik kurda geçtiğimiz günlerde yaşadığımız gerçekçi olmayan artışın, ekonominin her alanında vatandaşa getireceği maliyetle kıyaslandığında Hazine’nin yükleneceği maliyet çok daha önemsiz düzeyde. Dünya merkez bankaları pandemi döneminde para basıp dağıttı. Türkiye’nin para basma niyeti yok. Getirilen ürün, Kredi Garanti Fonu’nda uygulananın bir benzeri. Amaç döviz mevduatlarını mümkün olduğunca Türk Lirası’na çevirmek. Bunu yaparken de vatandaşın zarar etmesini önlemek" dediğini belirtti.
Fırat, ayrıca şunları aktardı:
"Beklenti ilk aylarda yaklaşık 50 milyar dolarlık mevduatın Türk Lirası’na dönmesi. İktidar ve ekonomi yönetimi başka bazı önlemler üzerinde de çalışıyor. Birden fazla swap anlaşması yolda. Bununla birlikte ihracatçılarla ilgili de yeni bir düzenleme yapılacak. Kamuda tasarruf paketi, bütüncül bir tarım politikası gibi başlıklar üzerinde de çalışılıyor. Kaynaklarım spekülatörlerin bir süre daha dövizde kalacağını tahmin ediyor. Ancak bir süre sonra yatırımlarını değiştirmek durumunda kalacaklarının da altını çiziyorlar."