Yunanistan Sahil Güvenlik Komutanlığı ve ABD Sahil Güvenlik Komutanlığı arasında imzalanan işbirliği anlaşmasına göre Yunanistan ve ABD’nin sahil güvenlik birlikleri, Ege ve Akdeniz’de ortak devriye faaliyetlerinde bulunabilecek.
Rusya Askeri ve Siyasi Analiz Bürosu’ndan askeri uzman Nikolay Kostikin, Sputnik’e demecinde ortak Amerikan-Yunan devriyelerinin neleri öngördüğünü ve bu faaliyetlerin ne gibi sonuçları olabileceği konusunda değerlendirmelerde bulundu.
Amerikan-Yunan anlaşmasının esas olarak Türkiye'ye karşı olduğuna dikkat çeken Kostikin, “ABD'den gelen, Doğu Akdeniz'de Amerikan-Yunan işbirliğini güçlendirme şeklindeki sinyaller, en başta Türkiye’ye bağımsız bir bölgesel politika için hiçbir şansının olmadığı mesajını veriyor. Ortak Yunan-Amerikan kıyı devriyesi, ABD’nin Türkiye için küçük düşürücü olan, açıkça yapılan bir üstünlük gösterisi” diye konuştu.
Kostikin'e göre Washington, bölgedeki göç akışlarını Türk tarafının yardımı olmadan yönetebildiğini göstermeyi ve böylelikle Avrupa Birliği'nin (AB) karşı karşıya olduğu göç sorununun çözümünde Ankara'nın rolünü düşürmeyi hedefliyor.
Rus uzman, “Washington ve Atina, Ankara'yı, ABD’nin başlattığı çatışmalarının Avrupa'ya muazzam bir göç akışına yol açtığı savaş bölgelerinden göçmenlerin kaçakçılığını kolaylaştırmakla suçluyor. ‘İnsan akışlarının’ yollarının bir kısmı Türkiye'nin karasularından geçiyor. Kaçakçılık sürecinin taktik düzeyde yürütülmesinde Yunanistan'ın kaynakları kullanılıyor. Dolayısıyla Amerikan-Yunan ortak devriyesi, denizdeki göçmen akışlarının kontrolünün artık ABD'nin elinde olduğunun bir işareti olabilir. Böylelikle Washington, Ankara'nın AB'deki göç sorununun çözümündeki rolünü mümkün olan her şekilde küçümsemeye çalışıyor” ifadelerini kullandı.
Rusya Askeri ve Siyasi Analiz Bürosu’ndan diğer bir uzman, Askeri Bilimler Akademisi üyesi Prof. Vadim Maslikov, Türkiye’nin Doğu Akdeniz'deki eylemlerine yönelik yaklaşan tehdit ortamında bölgede Türk-Rus çok yönlü etkileşiminin büyümesinin kaçınılmaz olduğunu söyledi.
Rus uzman, “Türkiye'nin Doğu Akdeniz'deki sondaj faaliyetleri de risk altına olabilir. Yunanistan, Türkiye ile olan ihtilaflarında artık ABD'nin desteğini fiilen almış oldu. Bu koşullar altında çok yönlü Türk-Rus ilişkilerinin güçlenmesinin beklendiği açık. Üstelik, Türkiye topraklarında önemli sayıda Rusça konuşan nüfus yaşıyor, tatil beldelerinde çok sayıda Rus dinleniyor. Rusya, Almaz-Antey şirketinin işbirliği ile Türkiye'ye modern hava savunma sistemleri tedarik ediyor ve bu da ona (Türkiye'ye), ulusal egemenliği tehdit edildiğinde bölgesel meselelerdeki konumunu savunma fırsatı veriyor” vurgusunu yaptı.