Birleşik Krallık'ta alt mahkemenin WikiLeaks kurucusu Julian Assange'ın ABD'ye iadesini reddeden kararını Yüksek Mahkeme'ye taşıyan ABD hükümeti, temyiz davasını kazandı.
Kraliyet Adalet Mahkemeleri kapsamındaki Yüksek Mahkeme'nin Lord Yargıcı Timothy Holroyde "Mahkeme temyize izin verdi" diyerek iade yönünde karar açıkladı. Böylece ABD'nin savaş ve insanlık suçlarını gözler önüne seren gizli belgelerini yayımlamış Assange'ın Amerikan topraklarında casusluk suçlamasıyla yargılanmasına kapıyı açtı.
'ABD'nin sunduğu güvenceler tatmin edici'
Kararı alan üst düzey yargıçlardan Holroyde, Assange'ın Colorado'daki 'ADX' denilen maksimum güvenlikli hapishanede tutulmayacağı ve suçlu bulunursa cezasını çekmek için memleketi Avustralya'ya nakledileceğine dair ABD tarafından verilen güvence paketinden memnun kaldığını söyledi.
Son söz hükümette
Holroyde, davanın şimdi Westminster Sulh Mahkemesi'ne geri gönderilmesi, oradan da Assange'ın ABD'ye iade edilip edilmeyeceğine dair nihai kararı vermesi için Britanya hükümetine gönderilmesi gerektiğini duyurdu.
Assange'ın avukatları, Birleşik Krallık'ın en üst mahkemesinde itiraz edecek
Assange'ın nişanlısı Stella Moris ise karara 'tehlikeli ve vahim hata' tepkisini göstererek 'ABD'nin verdiği hiçbir güvenceye güvenilemeyeceğinin aşikar olduğunu' belirtti.
"Julian, 2.5 yıldır Belmarsh hapishanesinde ve aslında 7 Aralık 2010'dan beri, 11 yıldır şu ya da bu şekilde gözaltında. Bu daha ne kadar devam edebilir" diye soran Moris, karara Birleşik Krallık'ın en üst mahkemesinde itiraz edeceklerini duyurdu.
Sputnik'e konuşan İade Etmeyin Kampanyası Başkanı John Rees, Assange'ın 'Birleşik Krallık'ta herhangi bir suçtan mahkum edilmediği için temyiz davasını beklerken kefaletle serbest bırakılması gerektiğini' söyledi.
'Gazetecilik ağır tehdit altında'
WikiLeaks Genel Yayın Yönetmeni Kristinn Hrafnsson, "Julian'ın hayatı bir kez daha ağır tehdit altında ve gazetecilerin hükümetlerle şirketlerin uygunsuz bulduğu belgeleri yayımlama hakkı da öyle" açıklamasını yaptı. Hrafnsson, "Bu, özgür basının, zorbalık yapan bir süper güç tarafından tehdit edilmeden yayın yapma hakkı meselesidir" vurgusunu yaptı.
'BM İnsan Hakları Günü'nde utanç verici karar'
RT'ye de konuşan WikiLeaks Genel Yayın Yönetmeni Hrafnsson, Birleşik Krallık'ın Assange'ı en üst düzey yetkililerinin kaçırma ve öldürme planı yaptığı ABD'ye iade kararı almasının her bakımdan utanç verici olduğunu söyledi.
Eski Başkan Donald Trump'ın önce CIA Direktörü, sonra Dışişleri Bakanı olan Mike Pompeo'nun emriyle CIA'in Assange'ın peşine düşmesiyle ilgili haberlere atıf yapan Hrafnsson, "CIA ve Beyaz Saray'da en üst düzeydeki yetkililerin Assange'ı kaçırmayı veya öldürmeyi düşünüp taşındıkları bir ülkeyle uğraşıyoruz" dedi.
"Londra'daki Yüksek Mahkeme, tam da BM İnsan Hakları Günü'nde, bir bireyi onu öldürmeyi planlayan ülkeye iade etmenin uygun olduğuna karara verdi. Bu, her açıdan utanç verici" diye devam eden Hrafnsson, Washington'ın mahkemeye sunduğu güvenceler için "Yazıldıkları kağıt kadar değerleri yok" ifadesini kullandı.
Basın özgürlüğü ve insan hakları örgütlerinden de karara sert tepkiler geldi.
Assange'ın gazetecilik yaptığını kabul etmeyen Washington, WikiLeaks kurucusunu 1917 tarihli Casusluk Yasası'na dayanarak 175 yıl hapis talebiyle yargılayacağını açıklamıştı. 50 yaşındaki Avustralya vatandaşı, ABD'de hakkındaki casusluk, hükümet bilgisayarlarını hackleme komplosu, yayımladığı gizli belgelerde geçen kişilerin hayatlarını tehlikeye atma dahil 18 farklı suçlamadan mahkum edilirse, ömrünü demir parmaklıklar ardında ya da başka bir hapis halinde tamamlayabilir.
Ocak ayında Londra'daki alt mahkemenin yargıcı, Assange'ın hapishanede intihar etme riskinin yüksek olması nedeniyle ABD'ye iade edilmemesi gerektiğine karar vermişti.
Ekim sonunda Birleşik Krallık yargısının WikiLeaks kurucusunun iadesi yönünde çark etmesini sağlamaya yönelik hamle yapan ABD yönetimi, Assange'ın ABD'deki yargı süreci boyunca gözaltında tutulacağı hapishanede uzmanların önereceği her türlü klinik ve psikolojik tedaviye erişeceği, alacağı hapis cezasını ABD'de değil, kendi memleketi Avustralya'da çekebileceğini taahhüt eden belge sunmuştu.
WikiLeaks kurucusunun ABD'ye iadesinin önünün açılması, ABD Başkanı Joe Biden'ın 111 ülke lideriyle çevrimiçi Demokrasi Zirvesi düzenlediği zamana denk geldi.