Batman'ın Beşiri ilçesinde 18 yaşındaki İpek Er'in, cinsel saldırıya uğradıktan sonra hayatına son vermesiyle ilgili eski Uzman Çavuş Musa Orhan'ın yargılandığı davanın karar duruşması görüldü. Siirt 1. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada tutuksuz yargılanan Musa Orhan, “nitelikli cinsel saldırı" suçundan 12 yıldan az olmamak üzere hapis cezası istemiyle yargılanıyordu. Duruşmaya Er’in ailesi, avukatları ve kadın örgütü temsilcileri katıldı. Sanık Musa Orhan, Ankara 35’inci Ağır Ceza Mahkemesi’nden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi’yle (SEGBİS) ile duruşmaya katıldı.
Duruşmada telefon yasağı
Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada mahkeme başkanı, duruşma salonunda telefonların kullanılmasının güvenlik gerekçesiyle yasak olduğunu belirterek, kapatılmasını istedi. Yasağa tepki gösteren avukatlar, telefon yasağının kaldırılmasını istedi, mahkeme heyeti ise avukatların bu talebini reddetti.
İpek’in annesi: Üç yıldır nasıl tutuksuz geziyor
Duruşmada konuşan İpek Er’in annesi Hikmet Kılıç, “Kızım mezarda, Musa dışarıda geziyor. Siz benim yerimde olsanız kabul eder miydiniz? Herkes elini vicdanına koysun, onlar rahatsa ben de rahat olurum. Ben ölürsem beni ayrı yere değil kızımın mezarına koysunlar. Umarım cezasını Allah katında görür. Ondan da avukatından da şikayetçiyim. Üç yıldır nasıl tutuksuz geziyor” dedi ve kızının fotoğrafını göstererek şöyle devam etti: “Bu benim kızım iyi bakın. Kızımı büyüttüm Musa tecavüz etti ona. Yeter artık, cezayı verin. Şerefi ve imanı yok.”
Savcı, Orhan’ın tutuklanmasını talep etti
Duruşmada söz alan savcı, mütalaasını tekrar ettiğini belirterek, sanığın tutuklanmasını talep etti. Ardından söz alan avukatlar da sanık Orhan’ın cezalandırılmasını ve tutuklanmasını talep etti.
‘Kadınlar masumiyetlerini hala ispatlamak zorunda kalıyor’
Avukat Hatice Demir, akademisyenler Prof. Dr. Türkan Yalçın ve Doç. Dr. Eylem Ümit Atılgan’ın hazırladığı bilimsel mütalaayı okudu. “Rıza” kavramı üzerine anlatımların yer aldığı bilimsel mütalaada, “Kadınlar masumiyetlerini hala ispatlamak zorunda kalıyor” ifadeleri yer aldı. Tecavüze uğrayan kadına yüklenen ispat sorumluluğuna dair vurguların olduğu mütalaada, “Kadının beyanı esas alınmalıdır” denildi. Bilimsel mütalaada ayrıca Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi (AİHM) sözleşmelerinde ve CMK’da yer alan kanun maddelerine dikkat çekildi.
İpek’in mektubu okununca anne Er baygınlık geçirdi
Duruşmada İpek Er’in intihar etmeden önce yazdığı mektup avukatlar tarafından okundu. Avukatların mektubu okuduğu sırada anne Hakime Kılıç fenalık geçirdi. Ambulansla hastaneye kaldırılan Kılıç’ın durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Orhan’a ‘İyi hal’ uygulanarak 10 yıl ceza verildi
Savunmaların ardından ara veren mahkeme heyeti, Musa Orhan’a Türk Ceza Kanunun 102/2 maddesi kapsamında “Nitelikli cinsel saldırı” suçundan 12 yıl hapis cezası verdi. “Geleceği üzerinde olumsuz etki yaratabileceği” ve tüm duruşmalara düzenli katıldığı gerekçesiyle kararda “ iyi hal” indirimi uygulayan heyet, cezayı 10 yıla düşürdü. Mahkeme, Orhan’ın kaçma şüphesi bulunmadığı gerekçesiyle adli tedbir hükümleri uygulanarak, tutuksuz yargılanmasına karar verdi.
Oy çokluğu ile alınan karara, bir mahkeme üyesi beraat kararı verilmesi yönünde şerh koydu.
Ne olmuştu?
Batman’ın Beşiri ilçesinde 16 Temmuz günü intihar girişiminde bulunan ve 18 Ağustos'ta yaşamını yitiren 18 yaşındaki İpek Er’e tecavüz ettiği gerekçesiyle yoğun tepkiler sonrası tutuklanan Uzman Çavuş Musa Orhan 25 Ağustos'ta tahliye edilmişti. İpek Er, geride bıraktığı mektubunda Orhan’ın kendisine tecavüz ettiğini yazmıştı. Er ailesinin avukatları, "nitelikli cinsel saldırı" suçundan tutuklanan Orhan hakkında “intihara sürükleme" gerekçesiyle de suç duyurusunda bulunmuştu. Orhan'ın avukatı itiraz dilekçesinde kaçma şüphesi bulunmadığını öne sürmüş ve itirazı değerlendiren Siirt 2. Ağır Ceza Mahkemesi de Orhan’ın tahliyesine karar vermişti.