GÜNDEM DIŞI

1850-1912 arasındaki seyahatnameleri inceleyen Kaya: Seyyahlar Almanya'nın izniyle gelmiş kişilerdi

1850-1912 arasındaki seyahatnameleri inceleyen Kaya, “Çalışmanın temelini oluşturan seyahatnameler yazarlarının Osmanlı Devleti’ne dair farklı bakış açılarından süzülmüş izlenimlerini görmemi sağladı. Burada ele aldığım seyyahların gezgin olmalarının ötesinde Alman Devleti’nin izniyle gelmiş, hatta görevlendirilmiş kişiler olduklarını gördüm” dedi.
Sitede oku
Araştırmacı Dr. Aysel Kaya, Radyo Sputnik’te yayınlanan Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda 1850-1912 yılları arasını kapsayan ‘Almanca Seyahatnamelerde Osmanlı Şehirleri’ araştırmasına ilişkin stüdyo konuğu oldu.
Seyahatnameler tarih yazımında kaynak olarak pek sık kullanılmasa da gerçekte yazıldıkları döneme dair son derece zengin bir bilgi, gözlem ve izlenim dağarcığı sunabiliyorlar. Aysel Kaya, Almanca Seyahatnamelerde Osmanlı Şehirleri 1850-1912 ’de, 19. yüzyılın ikinci yarısı ile 20. yüzyılın başı arasında farklı amaçlarla Osmanlı İmparatorluğu’nu ziyaret etmiş Alman ve Avusturyalı seyyahların izini sürdü. Kimi haber edinme ve casusluk amacıyla, kimi de bilimsel araştırma ya da yeni yerler keşfetme merakıyla ülkeye gelen kişilerin gözünden ekonomiden coğrafyaya, sosyal yaşamdan mimariye ayrıntılı tasvirlerde bulundu. Ortaya, hayatın her alanında modernleşme sınavı verirken sıkı bir dönüşümden geçen Osmanlı toplumunun dinamik ve canlı bir portresi çıktı.
Kaya, “O dönemler Osmanlı’ya gelen seyyahların çoğu, seyahat notlarını raporlaştırmıştı... Antik dünyaya ait kitapların Latinceye çevrilmesiyle birlikte Osmanlı topraklarına merak artıyor ve antik devletlerin kalıntılarının Osmanlı topraklarında kaldığı anlaşılıyor. Bundan dolayı Doğu, ilgilerini çekiyor ve 17.yüzyıldan sonra seyyahların ziyaretleri artıyor ancak 19.yüzyılın ikinci yarısından itibaren daha farklı amaçlarla geliyorlar ve bu amaçlarını seyahatnamelerinde belirtiyorlar” şeklinde konuştu.

‘Çalışmamı İstanbul, Sakarya, Bilecik, Eskişehir, Bursa ve İznik ile sınırlandırdım’

Kaya, şöyle devam etti:
“Bu kitabın yazımında ele alınan seyahatnameler, birçok disiplini kapsayan oldukça geniş bir dönem panoraması sunuyorlar. Özellikle 1850-1912 yılları arasında Osmanlı toplumunun şehirdeki ve kırsaldaki gündelik hayatının, diğer devletlerle ilişkilerinin ve ülkenin ekonomik yapısının anlaşılması bakımından bu seyahatnameler önemli yer tutuyorlar. Kitapta ‘seyahatname’ olarak adlandırılsa da bunların aslında sıradan eserler olmadığını vurgulamak gerekir. Zira bu eserleri yazanlar, yani ‘seyyahlar’ sıradan insanlar değildi. Dönemin Osmanlı toplumunu ve Anadolu’yu derinlemesine bir bakışla anlatmışlardı.
Araştırma süreci, seyahatnamelerin seçimi ve bunlara ulaşmamla başladı. Almancaya hâkim olmamdan dolayı seyahatnameleri seçerken bu dilde yazılanları tercih ettim. Ayrıca seyyahların gezdiği güzergâhlar da seçimimde etkili oldu. Seyahatinin büyük bir kısmını atla veya yayan gerçekleştiren doğabilimci Von Bodemeyer, İstanbul’dan Bolkar Dağı’na kadar gezmişti. Diğer seyyahlar, seyahatlerinde çoğunlukla demiryolunu tercih ettikleri için güzergâhları, İstanbul-Ankara demiryolu hattı üzerinde bulunan yerlerdi. Buradan da ağırlıklı olarak Kütahya, Afyon, Konya, Bursa’ya devam etmişlerdi. Birbirine yakın tarihlerde aynı yerleri gezmiş olmaları, ele alınan şehirlere hem farklı disiplinlerin bakış açılarıyla bakmamı sağladı hem de seyyahların yazdıklarını karşılaştırma fırsatı sundu. Seyyahlar her ne kadar burada konu edilen şehirlerden başka yerlere de gitmiş olsalar da çalışmamı İstanbul, Sakarya, Bilecik, Eskişehir, Bursa ve İznik ile sınırlandırdım. Çünkü yedi seyyahın en yoğun olarak bulunduğu yerler bu şehirlerdi.”

‘Dönemin Anadolu algısını ortaya koymayı amaçladım’

Kaya, “Çalışmanın temelini oluşturan bu seyahatnameler, yazarlarının 19. yüzyıl ikinci yarısı ila 20. yüzyıl başlarındaki Osmanlı Devleti’ne dair farklı bakış açılarından süzülmüş izlenimlerini görmemi sağladı. Burada ele aldığım seyyahların, gezgin olmalarının ötesinde Alman Devleti’nin izniyle gelmiş, hatta görevlendirilmiş kişiler olduklarını gördüm. Buradan hareketle, çalışmada 1850-1912 yılları arasında Osmanlı Devleti’ne çeşitli amaçlarla seyahat eden Alman ve Avusturyalı seyyahların seyahat izlenimlerini inceleyerek dönemin Anadolu algısını ortaya koymayı amaçladım” ifadelerini kullandı.
DÜNYA
'Erdoğan'ın ailesinin kökeni Orta Asya'ya dayanıyor'
Yorum yaz