'Belediye başkanlığı siyasi bir makam değil'
“Dört kez milletvekili seçildim, en son milletvekilliyken belediye başkanlığına seçildim. Belediye başkanlığı makamı siyasi bir makam değil. O yüzden herkesi kucaklayacak şekilde bu görevimizi icra etmeye çalışıyoruz. Yaptığımız en önemli üç şey ne derseniz; biri israfı engellemek. İkincisi, belediyeyi bütçesiyle yönetmek ki şu anda bütçesinin yarısını belediyelere ayıran çok ender belediyelerden biriyiz, gelirimiz geçen yıla göre yüzde 60 üzerinde büyüdü. Üçüncüsü de kurduğumuz kooperatif aracılığıyla sadece sekiz ayda 160 doğrudan çalışana, 225 de sözleşmeli üreticiye ulaşan bir kooperatif oldu.
'Atatürk'ün tanımladığı anlamda Türk milliyetçisiyim'
"Biraz dilim sivri herhalde, ‘milletvekilliğinden gelme bir alışkanlık’ diyor bazıları. ‘Kardeşim sen çöpünü topla, parkını yap, işine bak’ diyorlar. Bunları yapıyoruz zaten ama parlamentoda uzun süre görev yapmış bir insan olarak bazen duramıyorum, Türk milletinin genel sorunları ile ilgili de çıkışlar yapıyorum. Ben Atatürkçüyüm. Sosyal demokrasiyi sol yazarların eserlerinden okuyarak benimsemiş biri değilim. Tam tersi, Kur'an-ı Kerim’i ve Hz. Peygamber'in hadis-i şeriflerini okuyarak sosyal demokrasiyi benimsemiş biriyim. Her zaman söylüyorum, etnik anlamda değil, Atatürk’ün tanımladığı anlamda Türk milliyetçisiyim. Bu ülkede yaşayan Türklerin, Kürtlerin, Çerkezlerin, Abazaların tüm etnik unsurlarımızın üst kimliği olan Türk milletinin geleceğini korumak adına bazı şeyler söylüyoruz. Zaman zaman sürçü lisan ettiysek af ola. Niyetimiz kötü değil, kendimizle ilgili özel bir beklentimiz de yok. Türk ulusu hep var olsun, hep güçlü olsun, bundan başka bir gayemiz yok.”