Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi önünde yapılan açıklamada konuşan SES Diyarbakır Şubesi Yönetim Kurulu üyesi Gülhan Tekin, yoğun bakım biriminde çalışan bir sağlık çalışanının, riskli gebeliği ve nöbet tutamaz raporu olmasına rağmen nöbet tutturulması sonucu bebeğini kaybettiğini söyledi.
‘Sağlık emekçileri gün aşırı nöbet tutmakta ve mobbinge maruz kalmaktadır’
Pandemi nedeniyle sağlık çalışanlarının yükünün ağırlaştığını ifade eden Tekin “Daha iki hafta önce, insani olmayan 36 saatlik nöbet sonrası evine gitmeye çalışan bir asistan arkadaşımız, trafik kazası geçirerek vefat etmiştir. Buna rağmen Sağlık Bakanlığı kendi çalışma arkadaşını koruma adına her hangi bir adım atmamıştır. Halen sağlık emekçileri gün aşırı nöbet tutmakta ve hastane yöneticileri tarafından mobbinge maruz kalmaktadır. Yaşamak için yaşatmak istiyoruz şiarı ile yola çıkan bizler, pandemi sürecinde tükendiğimizi ifade etmekten yorulduk. Kadın Doğum ve diğer hastanelerdeki emekçilere gün aşırı nöbet tutturulmakta, mobbing uygulanmakta ve İl Sağlık Müdürü ile yaptığımız görüşmelerde kendisinin yıllık izinlerle ilgili kolaylık sağlanacaktır talimatına rağmen zorluk çıkarılmaktadır. Defalarca hastane yöneticileri ile görüşülmüş ancak herhangi bir olumlu sonuç alınamamıştır” dedi.
‘Nöbet tutamaz raporu olmasına rağmen kendisine nöbet tutturulmuş’
Tekin, sağlık çalışanının bebeğini kaybetmesi ile ilgili şunları söyledi:
“Kadın Doğum ve Çocuk Hastalıkları Hastanesi yoğun bakım biriminde çalışan bir arkadaşımızın riskli gebeliği ve nöbet tutamaz raporu olmasına rağmen kendisine nöbet tutturulmuş, Arkadaşımız yer değişikliği talebinde bulunmuş ancak yer değişikliği gerçekleşmemiştir. Maalesef bu süreçte bir sağlık emekçisi üzülerek söylüyoruz ki çocuğunu kaybetmiştir. Hastane yöneticilerinin görevi kötüye kullanması, arkadaşımızın çocuğunu kaybetmesine sebep olmuştur. Buna rağmen il sağlık müdürlüğü, arkadaşımız ile acısını paylaşmaktan ziyade, görüyoruz ki bu durumun üzerini kapatmaya çalışmaktadır. Muhakkik olarak atanan başka bir hastanenin başhekimi ise arkadaşımızı suçlayacak kadar vicdan ve meslek etiğinden uzaklaşmıştır.”
‘Ortada bir cinayet vardır!’
Tekin, “Şu kesindir ki ortada bir cinayet vardır! Buna neden olan ve bu suça ortak olan tüm hastane yönetimi hakkında etkin bir soruşturma yapılmasını ve ihmali olanların görevden alınmasını talep ediyor, bu sürecin takipçisi olacağımızı ve sorumlularla ilgili suç duyurusunda bulunacağımızı tüm basın ve kamuoyuna buradan ifade ediyoruz” şeklinde konuştu.