Cumhuriyet’in 98’inci yılı için Şişli Belediyesi tarafından düzenlenen etkinlikte Maçka Parkı’nda konser veren Mazlum Çimen, sahneye çıkmadan dakikalar önce Radyo Sputnik’te Atilla Güner’le Akşam Postası’nın konuğu oldu.
Çimen, “Cumhuriyet olmasaydı ne olurdu? Sorusunu düşünmek gerekiyor. Bu sorunun cevabını da verdiğinizde Cumhuriyeti, bayram olarak değil yaşam biçimi olarak algılamak gerektiğini düşünüyorum” dedi.
Mazlum Çimen’in açıklamalarından satırbaşları şöyle:
“29 Ekim’i bayramdan öte ben yaşam biçimi olarak karşılıyorum. Diğer bayramlardan bence farkı var. 'Cumhuriyet olmasaydı ne olurdu?' Sorusunu düşünmek gerekiyor. Bu sorunun cevabını da verdiğinizde Cumhuriyeti, bayram olarak değil yaşam biçimi olarak algılamak gerektiğini düşünüyorum. Dün gittiğim ‘Lozan Sergisi’nde orada 1934’lerdeki duruma bakıp şimdikini karşılaştırdığımda bir ülkeden başka bir ülkeye geçmişiz herhalde diye düşünmeye başladım.. O anlamda Cumhuriyet çok daha anlam içiyor benim için. Bütün unsurlarıyla, bütün halkıyla, bütün yapısıyla, bütün kültürleriyle, bütün farkıyla baktığınız zaman Cumhuriyet bir anlam kazanıyor. Özgürce yaşayabildiğin bir sistem olarak baktığınızda Cumhuriyet müthiş bir değer.”
'Pandemide sanat'
“Pandemiyle yaşamanın yollarını keşfetmemiz gerekiyor. Kendi işyeriniz olsa sabah açarsınız ama bizim ki sadece sahne olduğu için sahne yasaklandığı zaman yapacak bir şeyimiz kalmıyor. Yaşamın iki senesini biz iptal etmiş durumdaydık. Birikimi olmuş sanatçı arkadaşlarımı tenzih ederek söyleyebilirim ki günlük kazanıp yaşayan müzisyen arkadaşlarımız çok vahim süreçler yaşadı. Bunalıma girenler hatta intihar edenler oldu ki hala da etkisi devam ediyor. Toplumsal olarak bunu nasıl aşacağımızın planlanması çok sağlıklı yapılamadığı düşünüyorum. Popüler sanatçıların özlenmelerinden dolayı oluşan kalabalık konser dışında çok da sağlıklı konserler yapılamıyor. Belirli yerlerde konser yasakları, belirli isimlerin konser yasakları hala sürüyor. Biz bunu göz ardı ediyor gibi gözüküyoruz ama hala öyle bir gerçek var.”