İsrail'de hükümetin öncülüğünde Ulusal Drone Girişimi ile gerçekleştirilen sekiz aşamalı insansız hava aracı programının üçüncü aşamasına başlandı.
Bu kapsamda başlatılan sürüşlerinde, Tel Aviv, Yafa, Ramat Sharon, Herzliya ve Hadera kentlerinde drone'lar kutularca dondurma, suşi ve bira taşıdı.
Söz konusu şehirlerde 10 gün boyunca, 16 Drone şirketiyle, günde 300 deneme uçuşu gerçekleştirilecek.
Ulusal Drone Girişimi'nin ortaklarından İsrail İnovasyon Kurumu'ndan Daniella Partem, "Bu yılın başında 700 test uçuşumuz vardı ve şimdi 9 bin uçuşa yaklaştık" dedi.
Partem, fikrin Kovid-19'un 2020'nin başlarında tıbbi malzemelerin taşınması sorununa çözüm getirmek için ortaya çıktığını söyledi.
Girişim, telefonlara yüklenecek uygulama aracılığıyla müşterilere drone'lar ile teslimat büyük ve küçük ölçekli ticari teslimat yapmayı hedefliyor.
İsrail'in birçok büyük kenti yoğun trafikten mustarip. Bu nedenle drone ile teslimatın ülke için önemli olduğu belirtiliyor.
Mahremiyet, kötü hava koşulu ve uçuş izni sorunu
Ancak Girişim birçok engelle de karşı karşıya. Drone'ların kötü hava koşullarında da uçabilmesi, savaş veya acil durumlarda gökyüzünde tehlike oluşturmaması ve üzerindeki kameralarla mahremiyeti tehlikeye atmaması gerekiyor.
Dijital teknoloji uzmanı ve Kudüs'teki bir düşünce kuruluşu olan İsrail Demokrasi Enstitüsü üyesi Tehilla Shwartz Altshuler, "Fotoğraf veya video çeken bir drone'unuz olduğunda, tamamen yeni bir gizlilik istilası boyutu yaratırsınız" diyor.
Drone girişimi bu nedenle araçların inişine yardımcı olabilecek, ancak ayrıntılı fotoğraflar çekme çözünürlüğüne sahip olmayan kameralar kullanarak bu tür endişeleri gidermeye çalışıyor.
Ayrıca, İsrail'in hava sahasına erişim güvenlik görevlileri tarafından sıkı bir şekilde denetleniyor ve drone uçurmak için İsrail Sivil Havacılık Otoritesinin onayı gerekiyor. Drone girişimi, Ocak ayındaki ilk uçuş testlerinden bu yana Havacılık Otoritesi ile işbirliği içinde çalışıyor.