Sinema yazarı, yönetmen Fatih Yürür, Serhat Sarısözen’le Gündem Dışı’nda stüdyo konuğuydu.
2014 yılında kamera arkasına geçtiği ilk kısa filmi 'Zemin Kat' ile kısa film arenasına adım atan Yürür, ikinci filmi olan 'Geleceği Olmayan Adam’a ilişkin, “Film başta gerektiği kadar kişiye ulaşamasa da aradan geçen 5 yıl sonra film şu an yabancı festivallerde seçkilere alınmaya başladı. Geleceği Olmayan Adam, benim için ‘film çekmeyi öğreniyorum’ dediğim bir atölye oldu” şeklinde konuştu.
‘Bu mitoloji ateş elementi üstüne kurulu’
“’Kafkas Mitolojisi’ kitabının yazımına ilham olan en önemli çalışmalardan biri ‘Repatriant’ adındaki belgesel çalışmam” diyen Yürür, şunları söyledi:
“Abhazya’nın coğrafyası beni kendine çekti. Oraya gittiğimde dağlara baktığımda Kaf Dağı efsanesindeki gibi dağların etrafında bulutların oluştuğunu gördüm. Sonrasında Abhazya’nın dağlarına dair de araştırmalar yaptım. Nart, büyük savaşçılara verilen bir isim ve Kafkas mitolojisi, ateş elementi üstüne kurulu. Bu mitolojinin her şeyi Sosruka karakteri… Tanrılara isyan, büyüklere isyan olarak nitelendiriliyor. Sosruka, sürekli isyan ediyor; eşitlik istiyor sürekli.”
Yürür, şöyle devam etti:
“Kuzey Kafkasya halklarının doğaya duydukları aşktan ilham alan kahramanlıkları, sanattan sosyal hayata, politikadan spora kadar pek çok alana damga vurmayı başarmıştır. Bugün bakıldığında Kafkas mitolojisine dair yapılan araştırmaların ve incelemelerin, diğer mitolojilere, destanlara ve öykülere oranla biraz daha ihmal edildiğini ve nispeten atıl bırakıldığını söyleyebiliriz.”