Dışişleri Bakan Yardımcısı Yavuz Selim Kıran, çevrim içi olarak katıldığı Birleşmiş Milletler Mülteciler Yüksek Komiserliği (BMMYK) 72. İcra Komitesi Toplantısı'nda dünyada her 30 kişiden birinin göçmen durumunda olduğunu aktararak, mülteci akını ile göç konusunun Türkiye için her zaman en büyük sınamaları oluşturduğunu dile getirdi.
On yılı aşkın bir süre Suriyeli mülteci akınlarına tanık olduklarını kaydeden Kıran, şunları kaydetti:
"Yeni tip koronavirüsün (Kovid-19) yayılmasını önlemek ve mülteciler ve sığınmacılar dahil olmak üzere, en savunmasız grupları korumak için hiçbir çabadan kaçınmadık. Uluslararası toplumu, BM Güvenlik Konseyi'nin 2585 sayılı Kararı uyarınca adil ve hakkaniyetli bir aşı dağıtımını sağlamaya çağırıyoruz."
Kıran, Afganistan'da nüfusun yarısından fazlasının yardıma ihtiyacı olduğunu ve insani durumun daha da kötüleştiğini kaydederek, "BM'nin Afganistan'da ve komşu ülkelerde insani yardım sağlamaya yönelik çabalarını destekliyoruz" dedi.
Kıran sözlerine şöyle devam etti:
"4 milyondan fazla mülteciye ev sahipliği yapan Türkiye, kapasitesinin sınırlarına ulaştı. Ülkemiz, ek bir yükü üstlenemez. Öte yandan, sığınmacıların dışlanması, geri itilmeler veya uluslararası sorumlulukların üçüncü ülkelere kaydırılması yeni kabul edilemez eğilimler olarak beliriyor. Bu uygulamalar, 1951 Cenevre Sözleşmesi'nin 70. yıl dönümünde uluslararası koruma mekanizmasını baltalıyor. Birkaç yıldır, Yunanistan'ın karada ve denizde önemli sayıda geri itme vakası gerçekleştirdiğini gördük. Yaptırımla karşılaşmayan vaka sayıları artmaya devam etti ve son dört yılda doksan bine ulaştı. BMMYK’nın bu uygulamalara son verme çağrılarını takdirle karşılıyoruz."
Dışişleri Bakan Yardımcısı Kıran bu nedenle uluslararası toplumun adil yük paylaşımı, etkin uluslararası iş birliği ve küresel bir yanıt geliştirmek amacıyla gerçek zamanlı çözümler bulmak için bir araya gelmesi gerektiğini söyledi.
"Acil bir küresel sınamayla karşı karşıyayız. Bu yük, tek bir ülke tarafından üstlenilemez. Tüm uluslararası toplumun benimseyeceği yeni bir bakış ve vizyona ihtiyaç var. Bu sorunu etkili bir şekilde çözmek için birlik olmalıyız" diyen Kıran aralık ayında yapılacak Üst Düzey Yetkililer Toplantısının bağışçılar tarafından verilen taahhütlerin uygulanmasını izlemek için iyi bir fırsat olacağını vurguladı.
Kıran, söz konusu toplantıda mültecilere ev sahipliği yapan ülkeleri desteklemek yönünde nakit yardım programlarının ele alınmasının önemli olmakla birlikte göç sorununa kalıcı veya sürdürülebilir çözüm sağlamayacağını ifade etti.
Kıran şunları şu ifadeleri kullandı:
"Mültecilere ev sahipliği yapan en büyük ülkenin temsilcisi olarak, geri dönüş prosedürlerinin geliştirilmesi üzerinde çalışmayı öneriyorum. BMMYK’nın geri dönüş kuralları ve prosedürleri karşılandıktan sonra, mültecilerin gönüllü, güvenli ve onurlu bir şekilde geri dönüşü için uğraşmalıyız. Güvenlik koşulları garanti edildiği takdirde, bu insanların birçoğunun evlerine dönmeye hazır olduğuna inanıyoruz."