Rusya Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Rus düşünce kuruluşu Dış Politika ve Savunma Politikası Konseyi’nin 29. toplantısında, ülkesinin dış politikasının üstüne kurulu olduğu fikirlere ilişkin bir konuşma yaptı.
“Yabancı ortaklarımız ile ilişkilerimizde -ABD’den farklı olarak- ideolojik önyargılarımız ya da tabularımız yok” diyen Rusya Dışişleri Bakanı şöyle devam etti:
“Fakat bu bizim için yöntemsel ve pratik açılardan bir avantaj, zira bu durum, mühim gördüğümüz çatışmaların sona erdirilmesinde aktif bir biçimde arabuluculuk rolü üstlenmemize ve istisnasız tüm aktörler ile temas kurmamıza olanak sağlıyor. bu, bir devletin birbirleri ile uzlaşamayan bölgeleri için de geçerli, çatışmaların ele geçirdiği bir ülke içindeki baş karakter ya da karşıt karakter için de geçerli.”
‘Eski düzenin üstünü çizmekten ziyade özümüze dönmeliyiz’
Rusya’nın dış politikasına 2004’ten beri yön veren Lavrov, ülkesinin daima uluslararası hukuku ve Birleşmiş Milletler’in dünya sahnesinde merkez role sahip olmasını savunacağını belirtti ve ekledi: “Kaynaklarımızdan gelen, siyasi ve stratejik potansiyelimize dayanarak söyleyebilirim ki, yeni bir dünya düzeni inşa etmek için gerekli olan koşulların oluşturulması amacıyla pozitif bir gündem oluşmasına destek vermeye devam edeceğiz. Söz konusu düzen, eskisinin üstünü çizmek yerine, Birleşmiş Milletler Anlaşması’nda belirlenmiş olan özlere geri dönüş şeklinde olmalı.”
‘Uluslararası kurallar ülkeden ülkeye değişmemeli, hakikat bizden yana’
“Uluslararası kurallar evrensel olmalı ve herkes için aynı olmalı” vurgusunu yapan Rusya Dışişleri Bakanı, “Hakikatın bizden yana olduğunu daima biliyoruz. Tüm bunları ideolojimiz, daha doğrusu dış politikamızın ideolojik içeriği olarak kabul edebilirsiniz” dedi.