Okyanusya'da Yeni Gine adasının doğu yarısı ile Melanezya'daki civar adaları kapsayan Papua Yeni Gine'de hükümet, Kasım 2018'de evsahipliği yaptığı Asya Pasifik Ekonomik İşbirliği (APEC) zirvesi sırasında liderlere tahsis için 300 civarında lüks araç satın alınarak yanlış bir iş yapıldığını kabul etti. Çok eleştirilen ve elde kalan Maserati filosu, son çare olarak 'kelepir' fiyattan satışa çıkarıldı.
Papua Yeni Gine'nin en yoksul ülkelerden biri olmasına rağmen, o dönemde Peter O’Neill'in başbakanlığındaki hükümetin APEC zirvesinde itibar adına gösteriş yapmak için satın aldığı 284 araç Toyota, Ford, Mazda ve daha lüks markalardan oluşuyordu. İçlerinde en pahalıları 40 Maserati ve 3 Bentley'di. Zirvenin başlaması öncesi lüks araç alımını protesto için düzenlenen genel greve uçak ve otobüs seferlerinin çalışanları dahil binlerce kişi katılmıştı.
250 bin TL ucuza
Hükümetin her bir araç için ortalama 1 milyon 266 bin TL, toplamda 50 milyon 712 bin TL harcadığı alımla ilgili 'feci hata' itirafında bulunan Maliye Bakanı John Pundari, Maserati filosundaki araçları 1 milyon 15 bin TL'lik etiketle satışa çıkardıklarını duyurdu.
Pundari "Öngörülü olsaydık, Maserati satın almazdık. Korkunç bir hata yaptık. Papua Yeni Gine'de Maserati bayiniz yoksa Maserati satın almak için de nedeniniz yok demektir" dedi.
3 yılda sadece 2'si satıabildi
Sri Lanka üzerinden satın alınıp jumbo jetle taşınan lüks araçlar, APEC zirvesinde bile tartışma yaratıp Yeni Zelanda Başbakanı Jacinda Ardern gibi bazı liderler tarafından kullanılmazken, zirve sonrası ülkede eleştiri oklarının hedefi olmuştu. Bunun üzerine APEC'ten sorumlu bakan Justin Tkatchenko, lüks araçların 'peynir ekmek gibi satacağı' iddiasında bulunurken, zirvenin üzerinden 3 yıl geçmesine rağmen sadece 2'si satılabildi.
'Kamu fonlarının har vurulup harman savrulması'
Alımı en çok eleştiren isimlerden biri olan Papua Yeni Gine Ulusal Meseleler Enstitüsü Başkanı Paul Barker, hükümetin lüks araçlara kolayca alıcı bulacağı iddiasını inandırıcı bulmazken bunların yerel yollara uygun olmadığını, bayi ve yedek parçalarının bulunmadığını belirtmişti.
Barker, maliye bakanının açıklamasına da "Yollardan sağlık hizmetlerine erişime kadar temel kamu malları ve hizmetlerinin yaygın bulunmadığı veya ciddi şekilde standartların altında olduğu gelişmekte olan bir ülkede, kamu fonlarının har vurulup harman savrulması" tepkisini gösterdi.