Lübnan'ın resmi haber ajansında yer alan habere göre, 10 Eylül'de hükümetini açıklayan Başbakan Mikati, CNN International televizyonuna konuştu.
Hükümetinin temel görevinin ülkedeki ekonomik çöküşü durdurmak olduğunu söyleyen Mikati, "Hükümetin kurulduğundan bugüne kadar kısmen rahatladım. Çünkü Uluslararası Para Fonu (IMF) ile temas kurduk ve Lübnan'a destek vermeye hazır olduklarını belirttiler" dedi.
Dün de Dünya Sağlık Örgütü Başkanı ile toplantı yaptıklarını ve aynı şekilde sağlık alanında ülkesine destek çıkmaya hazır olduklarını dillendirdiklerini aktaran Mikati, genel seçimlere 8 ay kaldığını ve bu süre zarfında ülkedeki ekonomik krizi bitirmenin mümkün olmadığını söyledi.
İran'dan Lübnan'a ithal edilen petrol konusuna değinen Mikati, "Lübnan egemenliğinin ihlal edilmesine üzüldüm. Ancak Lübnan'ın yaptırımlara maruz kalacağından endişe etmiyorum. Çünkü o süreç hükümetten bağımsız gerçekleşti" ifadelerini kullandı.
Hizbullah'ın Lübnan hükümetinde yer almasına da değinen Mikati, "Hükümet Lübnan'daki çoğu grupları barındırıyor. Herkesin onayını almadan da IMF ile müzakereler yapma veya reformları hayata geçirmemizin imkanı yok" diye konuştu.
Başbakan Mikati, ayrıca Hizbullah'ın Lübnan'da halkın bir kesimini temsil ettiğini söyledi.
ABD yönetiminin Lübnan'da kurulan yeni hükümete yönelik tutumuna ilişkin ise Mikati, Washington yönetiminden birkaç destek mesajı aldığını ifade etti.
Lübnan Hizbullahı'nın gemiyle Suriye'ye ulaştığını duyurduğu İran petrolü, onlarca tankerden oluşan konvoylar halinde dün sabah saatlerinden itibaren kara yolu ile Lübnan'ın doğusundaki Baalbek bölgesine ulaşmıştı.
İran yakıtını taşıyan tankerleri karşılayan Hizbullah destekçileri, sık sık "ABD ve Batı'nın Lübnan'a uyguladığı ambargonun delindiği" yönünde sloganlar atmıştı.
Lübnanlı bazı siyasi güçler ise İran'dan petrol ithal etmekle Lübnan'ın ABD yaptırımlarına maruz kalabileceği gerekçesiyle bu adıma tepki göstermişti.