Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü öğretim üyesi Prof. Dr. Cem Say, RS FM’de Ali Çağatay’la Seyir Hali programına konuk olarak akademisyenlerin 255 gündür sürdürdüğü eylemin son gelişmelerini ve rektörlük seçimlerinin ayrıntılarını aktardı.
‘Henüz ders programı açıklanmadı, eğitim yüz yüze mi yoksa çevrimiçi mi olacak, bilmiyoruz’
Prof. Dr. Say, Boğaziçi Üniversitesi’ndeki son durumu şekilde anlattı:
“Naci İnci tarafından okulla ilişiği kesilen hocalarımızın dersleri açılamıyor ki bu dersler gayet öğrencilerin sevdiği popüler dersler. Naci İnci vekaleten atanmasının ilk günü Can Candan hocamızı ‘paylaşımlar yaparak amirlerine hakaret etti’ diye hakkında soruşturma var gerekçesiyle işine son vermişti. Paylaşımlar dediği de anlaşılan her gün rektörlüğün önünde durma durumu. Bu mesele hala çözülmedi. Akademik yıl başlamak üzere ancak ders programı henüz üniversitenin sitesinde yayınlanmış değil. Yüz yüze mi çevrimiçi mi olacak onu henüz bilemiyoruz. Ne gibi pandemi önlemleri alındı bilemiyoruz.”
Say, “Naci İnci’nin iyi bir iletişim kuramadığını şuradan anlıyorum” diyerek “Melih Bulu gittikten sonra, en azından bu sefer anayasadaki özerklik ilkesine uygun bir iş yapılsın diye hocalarımız adaylıklarını duyuranlar arasında bir oylama yapmıştı. Naci Bey’e de, hocaların yüzde 84’ünün katıldığı oylamada yüzde 94 ret oyu çıkmıştı” ifadelerini kullandı.
‘YÖK’ün adaylığı olan herkesi mülakata çağırması gerekiyordu, yapmadı’
Yükseköğretim Kurulu (YÖK) başkanlığına Marmara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Erol Özvar’ın atanmasının bir paradigma değiştirip değiştirmeyeceğinin sorulması üzerine Say şu cevabı verdi:
“Benim YÖK’le şöyle bir deneyimim oldu. Ben de güvenoyu olan pek çok adaydan biriydim. Biz de YÖK’e başvurduk. Normalde hepimizi mülakata çağırması gerekiyordu. Çünkü şimdiye kadar hep bu şekilde yapılıyormuş. Adaylık formunu yayınladığımız gün YÖK’ten bize telefon ettiler. ‘Siz soyadınız bütün harflerini büyük harflerle yazmamışsınız’ dediler bana. Tüm harflerini büyük yazıp tekrar yolladık. Ondan sonra da ne arayan oldu ne soran ne de mülakat. Sonra yine bir gece yarısı Naci Bey’in atandığını duyduk. YÖK’ün rolü bu işlerde bu kadar. Bu sebeple YÖK başkanının bir fark yaratabileceğini düşünmüyorum”