Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şişecam Polatlı Fabrikası Yeni Üretim Hattı Açılış Töreni'nde açıklamalarda bulundu.
Özel sektörü kalkınmanın lokomotifi olarak gördüklerini, yatırımcıların yanında olmayı sürdüreceklerini kaydeden Erdoğan, "Birileri ısrarla Türkiye'de fabrika yok diyerek sanayicimize hakaret ediyor. Arka arkaya açılan fabrikaları görmeyenlere ne desek boş. Onlar görmese de anlamasa da bu yatırımlar meyvelerini vermeye başladı. 2020'de G20 ülkeleri havlu atarken biz yüzde 1.8'le en çok büyüyen ülke olduk. 2021'de yüzde 7.2 ve ikinci çeyrekteki yüzde 21.7 büyüme oranlarıyla geçen seneyi teyit ettik" dedi.
Erdoğan, "Bu ülkede taş üstüne taş koyan, üreten, ihracat yapan, insanımıza istihdam sağlayan her sanayicinin başımızın üstünde yeri vardır" ifadesini kullandı.
Erdoğan'ın açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:
- Göreve geldiğimizde Türkiye 2001 yılında baş gösteren ekonomik krizin etkilerini hala ağır bir şekilde yaşıyordu. Krizden nemalanan bir avuç seçkin azınlık dışında halkımızın çoğunluğu yoksullaşmıştı. İnsanımız geleceğinden ümidini kesmeye başlamıştı. 2002 Türkiye'si, krizin çaresizliğini umutsuzluğun tıpkı karabasan gibi milletimizin üzerine çöktüğü bir ülkeydi. 2002 Türkiyesi, ihracatın 36 milyar dolara zar zor ulaştığı, kişi başı milli gelirin 3600 doları ancak bulduğu fakir bir ülkeydi.
- 2002 Türkiye'si, savunma sanayi başta olmak üzere birçok stratejik sektörde neredeyse tamamen dışa bağımlı bir ülkeydi. 2002 Türkiyesi, sadece ekonomik belirsizliklerin değil, aynı zamanda terörün, vesayetin, baskıların kol gezdiği bir ülkeydi. 3 Kasım 2002'de göreve geldiğimizde karşımızda işte böyle bir türkiye manzarası vardı.
- İstikrarsızlıkla boğuşan ülkemizi hak ettiği yere taşımak, yatırımın, üretimin, inovasyonun merkezine dönüştürmek için hemen kolları sıvadık. Türk ekonomisini prangalarından, Türk demokrasisini vesayet zincirlerinden kurtarmak için tarihi birçok adım attık. Kamu kurumlarımızı motive ettik.
- Sektör temsilcilerimizle istişare toplantıları yaptık. Tıkanan yatırım ve üretim kanallarını açmak için çok büyük çaba harcadık. Sorunların üzerine kararlılıkla giderek, özgürlükleri genişleterek, hukuk devletini güçlendirerek, milli iradenin önündeki engelleri tek tek kaldırarak Türkiye'yi yatırımcılar için cazip bir ülke haline geldik. Piyasa ekonomisi anlayışıyla rekabeti esas alan, şeffaf ve öngörülebilir politikalarla ülkemizi kalkındırdık, güçlendirdik, maruz kaldığımız onca saldırıya rağmen daha güçlü, daha müreffeh, daha demokratik bir Türkiye idealinden vazgeçmedik. Sonuçta bir dönem krizlerle anılan ülkemizi, cumhuriyet tarihinin en büyük demokrasi ve kalkınma hamlesiyle tanıştırdık.
- 36 milyar dolardan devraldığımız yıllık ihracat rakamını geçen ay itibariyle 207 milyar doların üzerine çıkardık. Milli gelirin satın alma gücü paritesine ülkemizi 17. sıradan 11. sıraya yükselterek hedeflerimize uygun bir seviyeye yükselttik. Tabanca mermisi bile yapamayan bir ülkeyken bugün kendi füzesini, insansız hava aracını yapan bir ülke konumuna geldik.
- Birileri ısrarla Türkiye'de fabrika yok diyerek sanayicimize hakaret ediyor. Arka arkaya açılan fabrikaları görmeyenlere ne desek boş. Onlar görmese de anlamasa da bu yatırımlar meyvelerini vermeye başladı. 2020'de G20 ülkeleri havlu atarken biz yüzde 1.8'le en çok büyüyen ülke olduk. 2021'de yüzde 7.2 ve ikinci çeyrekteki yüzde 21.7 büyüme oranlarıyla geçen seneyi teyit ettik.
- Bu ülkede taş üstüne taş koyan, üreten, ihracat yapan, insanımıza istihdam sağlayan her sanayicinin başımızın üstünde yeri vardır.
- Yeşile ve çevreye saygılı ekonomik ihtiyaç artmaktadır. Yeşil ekonomi hedefinde göstereceğimiz çabaların bize katkıları olacağına inanıyorum. Gençlerimizin beklediği müjdeyi açıklamak istiyorum. TEKNOFEST 21-26 Eylül'de İstanbul Atatürk Havalimanı'nda başlıyor. 81 ilde 100 dene yap teknoloji atölyesi için eğitim seferberliği de sürüyor. Bunları yaygınlaştıracağız. Polatlı Tarım Üniversitesi için girişimi desteklediğimi de belirtmek istiyorum.
- İhracat rakamları da turizmdeki yükselişle önemli katkılar sağlıyor. Taklit eden yerine takip edilen bir ülke olmak için çalışıyoruz. Türkiye artık doğru zamanda doğru teknolojilere yatırım yapan ülkedir. İHA'lar arasında en başarılı 3 ülke arasındayız. elektrikli aracımızı da 2022 sonunda banttan indirmeyi hedefliyoruz. Dijital dönüşüm merkezleri açıyoruz. Teknoloji odaklı sanayi hamlesi ile fikir aşamasından pazara kadar destek sağlıyoruz.
- Akıncı ile bir üst lige çıkardığımız İHA filomuzu, muharip insansız uçak sistemimizin de devreye girmesiyle dünyanın 1 numarası haline getireceğiz.