Bu tür uluslararası hümanist görülen kuruluşların perde arkasında büyük devletlerin istihbarat örgütleri olduğunu biliyoruz. Dolayısıyla burada bir taktik uygulanmış. Suriye’ye dönmeyi düşünen Suriyelileri korkutmak için bir rapor. Beşar Esat ne dedi; ‘90 gün içerisinde dönerseniz barış içerisinde yaşayabileceksiniz’. Bunu garanti etmek, barışsal şartları konuşarak, başta Türkiye olmak üzere büyük devletlere düşer. Biz, bunu geçmişte Irak’la Saddam’la Kürt kardeşlerimiz için yapmış ve başarmıştık. Şimdi de yapılabilir. Fakat bu yapılmasın diye, bu tür kuruluşlar, oraya dönmeyi düşünen Suriyeliler'in de gözlerini korkutuyor. Ayrıca bu döndürme politikalarını insani olarak uygulayacak siyasi partilere bile gözdağı vermeye çalışıyorlar. Uluslararası Af Örgütü'nün yaptığı şey, aynı zamanda Türkiye’yi yönetenlere ve siyasilere gözdağı vermektir. 'Siz Suriyelileri geri göndermek isterseniz orada işkenceyle karşılaşacaklar, bunun sorumlusu da siz olursunuz' demeye çalışıyorlar. İkincisi de Adalet ve Kalkınma Partisi'nin onları geri göndermemek için eline bir mazeret veriyorlar. Bunlar çok taktik işler.