Kovid-19 pandemisi, sadece kalp ve kanser hastaları gibi kronik hastalığı olan risk grubunda değil, göz hastalıklarında da çok önemli artış ve aksamalara neden oldu. Türk Oftalmoloji Derneği Genel Sekreteri ve Göz Hastalıkları Uzmanı Prof. Dr. Ziya Kapran, göz kazalarının oftalmoljinin en önemli bölümünü oluşturduğuna işaret ederek “DSÖ istatistiklerine göre dünyada yaklaşık 55 milyon kişi, hafif veya ağır göz travması geçiriyor. Türkiye'de ise bu sayı yaklaşık 500 bin civarında. Bunun yüzde 10’unu ise orta veya ağır kazalar sonucu görme yetisini kısmen veya tamamen kaybedenler oluşturuyor. 18 yaş altı çocuklarda göz kazası daha çok oluyor maalesef. İlk 4 yaşına kadar göz kazaları en çok evde yaşanıyor. Pandemide de evde göz kazalarında ciddi bir artış gözledik. Çünkü çocuklar uzun süre evde kaldılar ve pandemi nedeniyle gözünde travma olmuş çocukların hastaneye başvurusu da gecikti. Hastalık kapma korkusuyla insanlar hastaneye gitmekten çekindi. Bizim erkenden yapmamız gereken tedaviler ertelendi. Bu yüzden göz kazaları nedeniyle çocukların görme yetileri bazen geriye dönüşsüz bir şekilde kayboldu” dedi.
'Yaralanmalar en sık korneada'
Göz kazaları en çok ön (kornea), orta (kasların olduğu alan) ve arka bölge olarak üç bölgeyi etkiliyor. Prof. Dr. Kapran, en çok ön bölge yani kornea yaralanmalarının görüldüğünü belirtirken, en tehlikelisinin ise gözün arka tarafını etkileyen darbeler olduğunu söyledi. Özellikle 4 yaş altı çocuklarda daha çok gözün arka tarafının yaralandığını ve görünürde bir şey olmadığı ve çocuğun da kendini doğru ifade edemediği için çoğu zaman bunun gözden kaçtığını anlatan Prof. Dr. Kapran, bu nedenle de kornea bölgesindeki yaralanmaların daha erken teşhis edilebildiğini, ama asıl tehlikeli olan gözün arka bölgesindeki travmaların teşhisinde, çoğu zaman geç kalındığını belirtti.
'Kapı kolları ve lazer ışıklı oyuncaklara dikkat'
Çocukların en çok oyuncak kaynaklı yaralanmalara maruz kaldığını anlatan Prof. Dr. Kapran, “Örneğin kapı kolları da bu yaş çocuklar için tehlikeli. Çünkü kapı kolları çoğu zaman çocuğun göz hizasında ve biri aniden kapıyı açtığında, gözde ciddi yaralanmalara neden olabiliyor. Bir diğer tehlike, havalı tabancalar. Ayrıca lazer işaretleyiciler var, renkli, daha çok yeşil oluyor bunlar, çocuklar bazen oyun amacıyla bu lazer işaretleyicilerini birbirinin gözüne tutabiliyor. Bu da gözde yanık yapıyor, makula bölgesinde, sarı nokta dediğimiz bölgede yanık, kanama, bazen delinmelere neden olabiliyor. İlk 4 yaş içinde olan yaralanmalarda, retina hasarı daha fazla oluyor. Daha büyük çocuklardaki göz yaralanmalarında ise erkek çocukları daha sık görüyoruz. Büyük çocuklar genellikle göze darbe aldıklarında genellikle ifade edebiliyorlar ama daha küçük yaş gruplarında bazen 1 sene sonra çocuk ‘Anne benim sağ gözüm görmüyor’ diyebiliyor. O nedenle büyük çocuklarda göz hasarı daha az oluyor” şeklinde konuştu.
'Basit bir gözlükle korunmak mümkün'
Pandemi kısıtlamaları nedeniyle evde aylarca kapalı kalmaya bağlı olarak tüm dünyada “Do It Yourself (DIY), Kendin Yap” akımının tırmanışa geçtiğini ve erişkinlerdeki göz yaralanmalarının çoğunun bu uğraşılara bağlı olarak geliştiğini anlatan Prof. Dr. Ziya Kapran, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Artık insanlar birçok şeyi evinde kendi yapmaya başladı. Amatörce tamirat, imalat vb yaptığı için, göz kazaları da arttı. Bu dönemde ev kazaları da ikinci sıraya çıktı. Elinize çekici, tornavidayı aldınız mı, mutlaka polikarbonat bir gözlük takmanız gerekiyor. Bu kazaların yüzde 90’ı kolaylıkla önlenebilir bu şekilde.”