İstanbul 52. Asliye Ceza Mahkemesi'ndeki ilk duruşmaya, tutuksuz sanık Ayşegül Çınar avukatı ile birlikte gelirken, tutuklu sanık Furkan Çalıkoğlu ise Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Duruşmada, 9 polis memuru ile bekçi ve olayın çıktığı mekan çalışanı "şikayetçi" sıfatıyla hazır bulundu.
Mahkemede, aylık gelirinin 100 bin TL olduğunu söyleyen sanık Furkan Çalıkoğlu, "Bizden mekandan ayrılmamız istendi. Tepki gösterdim. Daha sonra yanımıza işletmeci olduğunu söyleyen şahıs geldi, özür dileyerek yerimizi değiştirmek istediğini söyledi. Yer değişikliğini kabul edip gösterdiği yere geçtik. Ardından işletme sahibiyle maskeli ve şapkalı şahıs geldi arkadan litrelik rakı şişesi kafamda kırdı" dedi.
'Onların kolluk görevlisi olduğunu bilmiyordum'
Çalıkoğlu, "Kafama şişe indikten sonra o şahıs gitti. Ayağa kalktım tepki gösterdim ama tehdit ve hakaret içerikli bir söz kullanmadım. Beni yaka paça aşağıya attılar. Sonrasını hatırlamıyorum. Daha sonra izlediğim görüntülerden hatırladığım kadarıyla elime bıçak almışım. Benim amacım oradan bir an önce kız arkadaşımla gitmekti. Alt kata indiğimde karşımda birkaç şahıs vardı. Ben onların kolluk görevlisi olduğunu bilmiyordum" diye konuştu.
"Kendileri de bana polis olduklarını söylemedi" diyen Çalıkoğlu, "Saldırıda bana bir şey yapacaklarını düşünerek silahını da gösterince kesin beni vuracaklar diye düşündüm. Silahı aldım ama kesinlikle bilerek ateş etmedim. Silah çöp kovasına doğru ateş almıştır. Kolluk görevlilerinin ne şekilde yaralandıklarını bilmiyorum" dedi.
Hakimin, "Polisler üniformalı mıydı?" sorusuna Çalıkoğlu, "Üniformalılarmış ama ciddi alkol almışım, şuurumu yitirmiştim. Hatırlamıyorum" diye cevap verdi. Çalıkoğlu, "Onlar bana bıçak ve şişelerle saldırdılar. Zararları karşılarım ama zarara uğrayan benim ve kız arkadaşım. İşletmeye zarar vermedim. Saldırılara karşı kendimi korumaya çalıştım" diye konuştu.
'Polise 'Bana kelepçe takmayın' diyerek ricada bulundum'
Sanık Ayşegül Çınar ise aylık gelirinin 20 bin lira civarında olduğunu belirterek "Yaklaşık 20 kişi Furkan'a saldırdı. Furkan'ı sürükleyerek çıkarmaya çalıştıklarını gördüm. Herhangi bir çalışanın boğazına bıçak dayamadı. Arbede esnasında hakaret ve tehditte bulunmadı. Polisleri fark edince zaten teslim oldu. Polisin kollarına vurmadım, kelepçe takmaması için kolumu çektim. Kimseyi Sedat Peker ile tehdit etmedim. Kimseye, 'Haritadan yer beğen' demedim. Tek söylediğim şey, polis bizi gözaltına alırken 'Dışarıda basın var. Ben sanatçıyım, lütfen kelepçe takmayın' diye ricada bulundum. Suçlamaları kabul etmiyorum" dedi.
'Belimden silahı aldı'
Furkan Çalıkoğlu'nun silahını belinden aldığı polis memuru Bünyamin B. de "Olay yerine gittiğimizde Furkan Çalıkoğlu'nun kafası kanıyordu. Elinde de bıçaklar vardı. Sakinleştirmeye çalışarak bıçakları aldık. Furkan Çalıkoğlu, daha sonra benim belimdeki silahı aldı. Havada silahı kurduğunu gördüm. Polis arkadaşla birlikte üstüne atladık. Kör noktaya ateş ettirmek için bileğini ittik" dedi.
Bünyamin B. , "Silahın şarjörünü ben aldım. Şarjörü aldıktan sonra da tetiğe bastı. Ateş etmeyi denedi. Diğer polis arkadaşıma şarjörü gösterdim, böylece silahı aldı. Ayşegül Çınar da orada, 'Hepinizi öldüreceğim. Basına haber vereceğim' şeklinde tehditlerde bulunuyordu. Şikayetçiyim" dedi.
Şikayetçi avukatı: Terminatör gibi daima birilerini dövme eğiliminde
Şikayetçilerin avukatı, suçun vasfının değişebileceğini belirterek görevsizlik kararıyla dosyanın ağır ceza mahkemesine gönderilmesini talep ederek "Terminatör gibi daima birilerini dövme eğiliminde tutukluluk halinin devamına talep ediyorum" dedi.
Çalıkoğlu'nun avukatı tahliyesini istedi
Sanık Çalıkoğlu'nun avukatı ise müvekkilinin, haksız tahrik altında suçu işlediğini, müvekkilinin mağdur taraf olduğunu ve tutuklulukta kaldığı sürenin yeterli olduğunu belirterek tahliyesini talep etti. Mahkeme, sanığın tutukluluk halinin devamına karar vererek duruşmayı erteledi.