İşte arkadaşları Berna ve Michael ile Büyükada’da sorgulanan Gülnihal’in açıklamalarından satırbaşları:
“Üç arkadaş Büyükada’ya kamp kurmaya gelmiştik. Kuşburnu Koyu’na geldik, bir gece kalıp dönmek istedik. Yanımızdaki arkadaşımız sabah yürüyüş sırasında bir bidon bulmuş ve içerisinde atık yağ olduğunu tahmin ettik. Biz almazsak o bidon o koyda kalacak, kimse almaz diye düşünerek bidonu aldık çöpe götürdü arkadaşımız. Tam o sırada adalı iki kadın içerisinde ne var? diyerek soruyorlar. Arkadaşımızın Türkçesi pek olmadığı için pek anlaşamıyorlar ve kadınlar o an oradan geçen Zabıta’ya söylüyorlar. İçerisindekinin yanıcı madde olmadığı anlaşınca kadınlar bizden özür dilediler, gündemden dolayı tedirgin olduklarını söylediler.”
'Haberleri kaldırtamadık'
“15 dakika sonra polis geldi. Şüpheli bir durum olduğunu ve ifade alınması gerektiğini söylediler. Sorgu yaklaşık 7 saat sürdü. Ertesi gün haber çıkmış ve bana ilk haberi gösteren annem oldu. Birbirlerinden kopyala yapıştır yaparak haber yapan siteler terör örgütü bağlantıları ortaya çıktı diyerek servis ediyorlar. Bizim terörden suç kaydımız yok. Arkadaşım Berna’nın ortaokul yıllarında burs aldığı bir kuruluş KYK ile kapatılan derneklerden bir tanesi. Tahminimizce bundan dolayı bize böyle bir iddia yöneltiyorlar. Benim adıma da yankesicilik iddiası eklenmiş. Benim daha önce cebimden telefonum çalınmıştı ve ben o zaman şikayetçi olmuştum. Mağdur olduğumuz suçları da ekleyerek haber yapmışlar.
Avukatımıza hem haberlerin kaldırılması için hem de hakkımızda yalan haber yapan gazetelere suç duyurusunda bulunmak için vekaletimizi verdik ama erişim engeliyle ilgili olumsuz cevap aldık.”