DÜNYA

Zaharova: ABD, Haiti Devlet Başkanının öldürülmesinin ardından ülkenin iç siyasetine aktif şekilde müdahale ediyor

"ABD, Haiti Devlet Başkanı'nın öldürülmesinin ardından bu ülkenin iç siyasetine aktif olarak müdahale ediyor" saptamasını yapan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, ancak Washington'ın Haiti’ye gerçek anlamda yardım etme niyetinde olmadığına dikkat çekti.
Sitede oku
Haiti'de Devlet Başkanı Jovenel Moise'ye düzenlenen suikastın zanlılarının Washington ile bağlantıya işaret etmesi ve sonrasındaki gelişmelerle ilgili değerlendirmelerine devam eden Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Mariya Zaharova, "ABD, Haiti Devlet Başkanı'nın öldürülmesinin ardından bu ülkenin iç siyasetine aktif olarak müdahale ediyor" saptamasını yaptı. Zaharova, ancak Washington'ın Haiti’ye gerçek anlamda yardım etme niyetinde olmadığına dikkat çekti.

'Göstermelik Pfizer aşısı nakliyatı'

Telegram kanalından paylaşım yapan Rusya Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü, Moise'nin Çin’den koronavirüs aşısı tedarikine ilişkin temaslarının ardından suikasta uğramasına atıfla şu yorumlarda bulundu: 
"Haiti Devlet Başkanı'nın öldürülmesinin ardından Amerikalılar ile dostları Kolombiyalılar bu ülkeye misyonlar gönderdi. Çin'in Port-au-Prince'e aşı konusunda yardım etme niyetini gölgede bırakmak için küçük bir parti Pfizer-Biontech aşısının Haiti'ye ulaştırılmasına rağmen, pandemiyle boğuşan ülkede koronavirüsle mücadele ve altyapı geliştirme sorunları ikinci planda kaldı."
"ABD, Haiti’ye gerçek anlamda yardım etme gibi bir niyeti bulunmamasına rağmen, iç siyasi gündeme çok aktif şekilde müdahale etmeye devam ediyor. Claude Joseph'in görevini yerine getirmesinin ardından, Amerikalıların ülkedeki üst düzey görev değişimine desteğiyle Ariel Henry başbakan oldu."

'ABD'nin Çin histerisi'

BM’de ABD'nin Pekin’i Tayvan ile diplomatik ilişkilerini sürdüren Haiti üzerinde ‘aşı diplomasisi baskısı’ kurmakla suçladığına dikkat çeken Zaharova, Karayipler bölgesinde koronavirüs aşısı için herhangi bir plan veya programı olmayan tek ülke durumundaki Haiti’de Moise'nin pandemiye karşı mücadelede ve altyapı konusunda Çin’den yardım alan komşu Dominik Cumhuriyeti’ni örnek aldığını hatırlatarak şöyle devam etti:
“Amerikalıların, aşıya çok ihtiyaç duyan Port-au-Prince ile Pekin arasındaki temaslardan haberdar olması mümkün. Sadece ABD’nin BM Daimi Temsilcisi Linda Thomas-Greenfield'in aleni tepkilerine bakılması bile, tüm bunların ABD’de nasıl histeri boyutunda bir rahatsızlığa neden olduğunu göstermeye yetiyor."
Rus diplomat, Washington'ın Amerikan istisnacılığı konseptine atıfla "'İstisnanın’ bilgisi dışında buna kim cesaret edebilirdi" diye ekledi. 

Dış destekli darbeler ülkesi Haiti yine toz duman

Haiti polisine göre devlet başkanına evinde düzenlenen suikastı 26 Kolombiyalı ve 2 Haiti asıllı ABD vatandaşının içinde olduğu komando birliği gerçekleştirdi, hatta Moise'yi öldüren paralı askerler, "DEA (ABD Uyuşturucuyla Mücadele Dairesi) operasyonu" diye bağırdı.
Haiti'de seçimleri iptal eden Devlet Başkanı Jovenel Moise, 5 Temmuz'da Ariel Henry'yi yeni başbakan olarak atamasından iki gün sonra suikasta uğradı. Başbakanlığa vekalet eden Claude Joseph, ordunun desteğiyle ve ABD'nin tanımasıyla hem hükümetin kontrolünü aldı hem de devlet başkanlığına vekalet etti. Acil durum ilan edip ABD güçlerini ülkeye davet eden Joseph, ABD dahil 'çekirdek grup' denilen ülkelerin çağrıları üzerine Moise'in vasiyetine uyacağını açıklarken, 20 Temmuz'da başbakanlık Henry'ye devroldu. Dolayısıyla devlet başkanlığına da vekalet eden Henry, muhalifler tarafından 'Washington eliyle seçilmiş uluslararası toplumun kuklası' olmakla eleştiriliyor. 
Yorum yaz