DÜNYA

TTB: 12 yaş ve üzeri bireyler aşılanma takvimine alınmalı

Vaka artışı nedeniyle iktidarı eleştiren TTB, toplumsal bağışıklık için nüfusun yüzde 85’inin en az iki doz aşılı olması gerektiğini vurguladı. TTB, 12 yaş ve üzeri bireylerin aşılanmasını önerdi.
Sitede oku
Türk Tabipleri Birliği (TTB) Merkez Konseyi, koronavirüs vakalarında yaşanan artışın ardından “Bilimsel yolla pandemiyi kontrol etmek mümkün. İktidar pandemiyi yönetemiyor, ölümlere neden oluyor” başlığıyla açıklama yaptı.
Gazete Duvar'ın haberine göre; aşılamanın sağlık, eğitim ve bakım evi çalışanları başta olmak üzere tüm kamu kurum kuruluşlarında ve özel kurumlarda çalışanlar için hızla yaygınlaştırılması gerektiğini, delta varyantı da değerlendirilerek ikinci doz mRNA aşısının düşünülmesi gerektiğini belirten tabipler, “Yurt dışından gelenler için iki doz aşılı olma zorunluğu getirilmeli, aşısızlara 14 gün karantina zorunlu olmalı” dedi.

‘Aşılama hızla yavaşladı’

24 Haziran 2021 tarihinde “Delta Varyantına Yönelik Gerekli Bilimsel Önlemler Hızla Alınmalıdır” başlıklı açıklamayla 'yeniden açılma' kararlarının bilimsel verilere dayanmadığını belirten TTB, yeni açıklamasında geride kalan süreçte yaşananları özetledi.
Açılma kararından 10 gün sonra vakaların artmaya başladığını, 23 Temmuz 2021 tarihi itibariyle son bir haftada vakalarda yüzde 39; ölümlerde yüzde 26 ve aktif vakalarda yüzde 28 artış görüldüğünü, test pozitiflik oranının da yükseldiğini belirten tabipler, şunları kaydetti:
“Bu artışlarla beraber aşılamaya hız verilmesi gerekirken aşılama hızla yavaşlamıştır. Daha önce günlük 1.200.000’e yaklaşan birinci doz aşı sayısı 22 Temmuz 2021 tarihinde 85.000’e düşmüştür. 22 Temmuz 2021 tarihinde yayımlanan aşı verilerine göre günlük 1. doz, 2. doz, 3. doz ve toplam aşı dozunun 7 günlük ortalamaları düşmeye devam etmektedir. Daha önce haftalık ortalamaya göre 1.200.000’e yaklaşmış toplam aşı sayısı son hafta ortalaması 480.000’e düşmüştür. Aşılamanın düşük olduğu ayrıca turizmin yoğun olduğu illerde vaka sayıları Delta varyantının etkisi ile hızla artmıştır. 24 Temmuz 2021 tarihi itibariyle 7 ay içinde Türkiye’de iki doz aşılı nüfus oranı yüzde 26,8; 16 yaş ve üzeri nüfus için yüzde 35,4’tür. Delta varyantı ile birlikte artık toplumsal bağışıklığı sağlamak için toplumun yüzde 85’inin aşılanması gerekirken var olan aşılanma oranı ve hızı yeni bir alevlenmeyi kaçınılmaz kılmıştır.”
Sağlık Bakanlığı’nın salgınla mücadeleyi değil, popülist yaklaşımla göz boyamayı yeğlediğini belirten tabiplerin açıklaması şu ifadelerle devam etti:

'Filyasyon işlevsel hale getirilmeli'

TTB, "Salgınla mücadeleyi değil, popülist yaklaşımla göz boyamayı yeğleyen Sağlık Bakanlığı aşılamayı etkili kılmadığı gibi filyasyonu da tamamen işlevsiz bırakarak dünyada hidroksiklorokin gibi klinik olarak tartışmalı olan favipiravir ilacının dağıtımına dönüştürmüştür. Salgın yönetmek etkisiz olduğu gösterilmiş ya da etkisi bilinmeyen ilaçların dağıtılması demek değildir. İktidar rant aracına dönüştürdüğü bu filyasyon uygulamasını terk etmeli; uygulama yeniden gözden geçirilerek işlevsel hale getirilmeli, yaygın test uygulaması en kısa sürede ara istasyonlarla yaygınlaştırılmalıdır." açıklamasında bulundu.

'İktidar yeni bir alevlenmeyle karşı karşıya kalınmasına neden oldu'

Aşı konusunda şeffaflıktan kaçıldığını dile getiren TTB, "Etkin ve bütüncül sağlık politikaları izlenmediği için bölgesel eşitsizliklerin önüne geçmeyen, toplumda aşıya güveni ve katılımı sağlamayarak yoğun ve yaygın aşılama gerçekleştirmeyen, yerel dinamiklerle işbirliğine gitmeyen, toplumun tüm kesimlerini temsil eden demokratik kitle örgütlerinin, meslek odalarının, sendikaların, sürece katılımını engelleyen, günlük uygulanan test sayılarını yükseltmeyen, varyant analizlerini toplum ile şeffaf ve güncel bir biçimde paylaşmayan, eksik ve işlevsiz filyasyon hizmetleri sunan, sınır geçişlerinde koruyucu önlemleri yeterli düzeyde almayan, topluma ekonomik ve sosyal destek sunmayan kısacası geçmişte de şimdi de pandemiyi değil, bilerek algıyı yöneten ve yükümlülüklerini yerine getirmeyerek 150 binin üzerinde fazladan ölüme sebep olan iktidar ve Sağlık Bakanlığı, ülkenin yeni bir alevlenmeyle karşı karşıya kalmasına neden olmuştur. Britanya merkezli veri şirketi Total Analysis’ın hazırladığı “COVID Veri Şeffaflık Endeksi”ne göre Türkiye’nin 100 ülke arasında 97. sırada yer alması boşuna değildir. Belirsizlikten beslenerek yönetme tavrının tezahürüdür" dedi.

'Etkili aşılama kampanyaları yapılmalı'

Türk Tabipleri Birliği ayrıca şunları da ifade etti:
"Sağlık Bakanlığı bu tutumundan vazgeçmeli, yurttaşlarını ölüme göndermek yerine yeni salgın dalgasını mümkün olan en az hasarla atlatabilmek için TTB’nin her ortamda defalarca ortaya koyduğu önlem ve yaklaşımlara kulak vermeli, ayrıca bakanlık olarak aşı reddini ve tereddüdünü bireysel bir özgürlük değil ölümcül sonuçları olan ciddi bir halk sağlığı sorunu olarak ele almalıdır. Aşı reddi bir bireysel özgürlük ve hak gibi tanımlansa da tüm toplumu ilgilendiren ve ölümcül sonuçlarıyla karşı karşıya olduğumuz küresel bir salgında insanları öldürme keyfiyetine dönüşmektedir. Etkili aşılama kampanyaları ile aşı hızını artırmak, aşı tereddüdünü aşmak mümkünken iktidar bu yolu hiç kullanmamaktadır. Ancak iktidarın yükümlülüklerini yerine getirmemesi toplumun sorumsuzluğuna kapı aralamamalıdır."

TTB’nin önerileri

TTB, yaptığı açıklamada son 3 ayda enfeksiyon geçirenler haricinde zaman kaybetmeden yapılması gereken düzenlemeleri şu ifadelerle sıraladı:
Yorum yaz