DÜNYA

Hint Okyanusu’nda gemi kaptanı Bora Ekşi'yi öldüren sanık hakkında gerekçeli karar belli oldu

Hint Okyanusu'nda seyir halindeyken gemi kaptanı Bora Ekşi'yi öldürüp, 9 mürettabatı yaralayan Ergin Aktaş'ın cinayeti, planlayarak ve 'soğukkanlılıkla' işlediği belirtildi. Gerekçeli kararda, "Bıçağı maktulün ölümcül sonuçlar doğuracak bölgelerine doğrudan sallamış olması, sanığın eylemi tasarladığı kanaatini oluşturmuştur" ifadelerine yer verdi.
Sitede oku
Endonezya’nın Semerang limanından yükünü aldıktan sonra okyanusa açılan 'İnce Karadeniz' gemisinde 20 Aralık 2019 tarihinde, saat 04.50 sıralarında makine yağcısı olarak çalışan 34 yaşındaki Ergin Aktaş, gemi kaptanı Bora Ekşi’nin kamarasına girip kapıyı içeriden kilitledikten sonra kafası, boynu ve ensesinden defalarca bıçaklayarak öldürdü.
Gürültüleri duyarak kaptanın kapısının önüne koşan gemi personeli kapıyı açamadı.
Sanık Aktaş kaptanı öldürdükten sonra kapıyı açtı, üstü başı kanlı halde duran sanık bu kez diğer gemi mürettebatına saldırarak bazılarını da yaraladı.
Bir gemi personelinin yangın söndürücü sıkarak etkisiz hale getirdiği Ergin Aktaş, yere yatırıldıktan sonra elindeki bıçak alındı. Sanık Aktaş, daha sonra kimseye zarar vermemesi için elleri ve kollarından bağlandı.
Geminin Sri Lanka’ya ulaşmasının ardından yetkililer tarafından gözaltına alınan Aktaş, Sri Lanka’nın Colombo şehrinden özel bir ekiple Türkiye’ye getirilerek 12 Mart 2020’de tutuklandı.
Ergin Aktaş hakkında, Bora Ekşi’yi öldürmekten ağırlaştırılmış müebbet hapis, gemi personeline karşı öldürmeye teşebbüs suçundan 72 yıldan 120 yıla kadar hapis ve tehdit suçundan da 6 yıldan 15 yıla kadar hapis istemiyle dava açtı.
1 Haziran 2021 tarihinde İstanbul 1. Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki davada, sanık Ergin Aktaş gemi kaptanı Bora Ekşi’yi 'Tasarlayarak kasten öldürmek' suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasına çarptırıldı.
Sanık Aktaş hakkında ayrıca 11 gemi mürettebatına yönelik 'Kasten öldürmeye teşebbüs', 'Yaralama' ve 'Silahlı tehdit' suçlarından da toplam 45 yıl hapis cezası verildi.

Olaydan bir gün önce geminin planını sormuş

Mahkeme 74 sayfalık gerekçeli kararın yazımını tamamladı. Gerekçede, 10 Kasım’da Atatürk için yapılan saygı duruşundan sonra sanığın peygamber içinde saygı duruşu yapılması yönündeki anonsu nedeniyle kaptan tarafından uyarıldığı belirtildi.
Kararda, kaptanın 11 Aralık 2019 tarihinde tutanaklar saygı duruşu olayının anlatıldığı ve sanığın sürekli gözlemlendiği ancak davranışlarının kestirilebilir olmaması nedeniyle gemide bulunmasının sakıncalı olduğunun belirtildiği vurgulandı.
Ayrıca kaptanın personel müdürüne de WhatsApp mesajı göndererek sanığın davranışlarını anlattığı, dış görünüşünün fotoğrafını yollayarak, "Cidden tırstım, şimdi hayatımda ilk defa gemide kamaramı kilitleyeceğim bu akşam” şeklinde mesaj göndererek, sanığın ailesiyle görüşülmesini istediği anlatıldı.
Gerekçede, olaydan bir gün önce sanık Aktaş’ın güverte stajyerine geminin konumunu sorduğu, “Bize bu konumda kimse ulaşamaz, bir şey olsa yardım gelmez değil mi?” diye sorduğu, yanlarına gelen diğer gemi mürettebatına da “Gemide acil müdahale edilmesi gereken bir olay yaşanırsa yardım ne kadar sürede ulaşır? Burada telefon çekmez değil mi?” gibi sorular sorduğu kaydedildi.

Gemideki herkesi öldürmek istediğini söylemiş

Sanığın elleri kolları bağlandıktan sonra da gemideki herkesi öldürmek istediğini söylediğine yer verilen gerekçede, sanığın akıl hastalığının etkisinde suç işlediği iddiası karşısında Adli Tıp Kurumu’nda gözlem altına alındığı, sanığın ceza sorumluluğunu etkileyecek derecede akıl hastalığı tespit edilmediği, ceza sorumluluğunun tam olduğuna da dikkat çekildi.
Sanık Ergin Aktaş’ın savunmasında, "Gemide psikolojik sorunlar yaşadığını ve gemi kaptanlarının kendisine ilaç verdiğini, verilen bu ilacın etkisiyle olay günü uyuyakaldığını, bir anda korku ve panik içinde uyandığını, uyandığında geminin İngiliz donanma gemisi, geminin kaptanı Bora Kaptanı da İngiliz donanmasının kaptanı gibi olduğunu düşündüğünü” söylemişse de sanığın bir ay öncesinden uyum problemleri yaşamaya başladığının net olduğu ve kaptan Bora Ekşi’yi öldürme kastıyla hareket ettiğinin anlaşıldığı, ceza sorumluluğunun da tam olduğunun tespit edilmesi karşısında savunmasının suçtan ve cezadan kurtulmaya yönelik olduğundan itibar edilmesinin mümkün olmadığı kaydedildi.
Sanığın saygı duruşu olayından başlamak üzere maktule husumet beslediği, yaşamış olduğu sıkıntılı durumu ailesine bildirilmiş olmasından dolayı olumsuz tutumunun artmış olduğu anlatıldı.
Gerekçede, "Tutum ve davranışlarının gerçekleştirmek istediği eylemin planlama sürecini oluşturduğu, bu süreçten sonra sanığın gemide herkesin uykuda olduğu bir saat dilimi olan sabaha karşı 04.50 sıralarında maktulün odasına elinde suç aleti olan bıçakla gitmiş olması ve ilacını isteme bahanesiyle içeri girmesi, kapıyı kilitlemesi ve bıçağı maktulün ölümcül sonuçlar doğuracak bölgelerine doğrudan sallamış olması hususları göz önüne alındığında sanığın maktule yönelik eylemini kafasında planladığı ve soğukkanlılıkla icraya koymuş olduğunun anlaşıldığı, sanık yakalandıktan sonra kurmuş olduğu cümlelerden yapacağı eylemin bilincinde olduğunu ortaya koyduğu ve yine katılan ve müştekilerin anlatımlarına göre almış olduğu bıçağı eline bağlayarak saldırıda bulunması eylemi konusunda kesin kararlılık içerisinde olduğunu gösterip sanığın maktule yönelik eylemini tasarladığı kanaatinin oluştuğu" ifadeleri kullanıldı. 
Yorum yaz