Kamuoyunda tartışılmaya devam eden Kanal İstanbul projesine ilişkin Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) raporundan detaylar ortaya çıktı.
Sözcü gazetesinin aktardığı ÇED raporuna göre, Kanal İstanbul projesinin çalışma alanının yüzde 52 ile en büyük bölümünü tarım arazileri oluşturuyor. Geriye kalan alanın yüzde 10.8’i göl, yüzde 8.1’i kıyı kumulları, yüzde 7.3’ü mera, yüzde 6.5’i çayır, yüzde 6.5’i fundalık, yüzde 4.1’i yerleşim ve yüzde 3.8’i orman alan alanlarından oluşuyor.
Proje güzergahında yer alan 440 meradan, 13 milyon 437 bin metrekare büyüklüğündeki 418’inin mera niteliği kaldırılacak, 22’sinde ise tapu kaydında tedbir veya davalar olduğundan henüz çalışmalar sonlandırılamadı. Kaybolacak tarım ve mera alanları toplam 40 milyon 710 bin metrekare.
Proje üzerinde 4.5 milyon metrekare de orman alanı bulunuyor. ÇED raporuna göre ormanlık alanda bulunan 200 bin 878 adet ağaç ya sökülecek ya da kesilecek. Ancak, bu sayının rapora eklenmeyen genç ağaçlarla iki katına çıkarak 400 bini bulabileceği belirtiliyor.
Sahile 38 kilometrelik dolgu
Küçükçemece Gölü-Sazlıdere Barajı-Terkos Gölü güzergahında hayata geçirilecek Kanal İstanbul projesinde çıkarılacak 1 milyar 155 milyon metreküp hafriyatla, Marmara Denizi’nde 3 yapay ada yapılması planlanıyordu. Mali açıdan etkin görülmediği için çıkarılan toprak ile Karadeniz kıyısında 38 kilometrelik kıyı dolgusu yapılacak.
Kanal İstanbul projesi güzergahında toplam 8 bin 300 parsel bulunuyor. Bu parsellerin 5 bin 908’inin yani yüzde 71’inin özel mülkiyet olduğu tespit edilirken yüzde 7’sinde ise diğer kamu kuruluşlarıyla ortak olan şirketlere ait paylar bulunuyor. Kanal İstanbul’un geçeceği güzergah toplam 152 milyon metrekarelik bir alanı kapsıyor. Bu alanın 37.5 milyon metrekaresi su yolu için kullanılacak. 25.5 milyon metrekaresi ise kamusal alan ihtiyacını karşılayacak.