AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, partisinin Merkez Karar ve Yönetim Kurulu (MKYK) toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu. Sözlerinin başında ABD Dışişleri Bakanlığı tarafından hazırlanan 'İnsan Ticareti' raporunu eleştiren Çelik, "Türkiye'nin suçlanması asla kabul edeceğimiz bir durum değildir. Açık ve net bir şekilde iddia ediyorum ki Türkiye Cumhuriyeti bu konuda sicili en temiz ülkedir. Müttefiklerimizin teröre verdiği destek bizi üzüyor" dedi.
Çelik, kadına karşı şiddetle mücadele kapsamında hazırlanan eylem planıyla ilgili olarak da "Daha önce biliyorsunuz üç eylem planı açıklanmıştı. Şimdi de 4. ulusal eylem planı açıklanmıştır. Bu, paydaşların ortak iradesiyle ortaya çıktı. Ana hedefler çok önemli" ifadesini kullandı.
Çelik, sözlerinin devamında çevre konularıyla ilgili takiplerini sürdürdüklerini kaydetti. "Hasar kontrolü, sürdürülebilirlik meselesi değil, daha iyi noktaya gelmek için çalışmaların nasıl yapılması gerektiği konusunda da kafa yoruyoruz. Doğa yanlısı bir yaklaşımın bir takım çalışmalar yapmak gerekiyor" diyen Çelik, Marmara Denizi'nde yaşanan müsilaj sorununa da değindi açıklamasına şöyle devam etti:
Çelik, yeni tip koronavirüs (Kovid-19) salgını sürecinde yaşananlara da değinerek "Dünyada çeşitli yerlerde bakım evlerine terk edilmiş insanlar, sağlık hizmetine erişemeyen insanların tablolarını gördük. Çok şükür Türkiye, güçlü bir devlet olarak, güçlü altyapısıyla atlattı. Bu şekilde gayriinsani tablolarla karşılaşmadık. Her gün çeşitli açıklamalar görüyoruz. Buna siyasetle karar vermeyelim" diye konuştu. Vatandaşlara aşı yaptırmaları için çağrıda bulunan Çelik, şunları kaydetti:
'Pandemi destekleri yıl sonuna kadar 196 milyar liraya ulaşacak'
Çelik'in, kendisine yöneltilen sorulara verdiği cevaplar şöyle:
Soru - cevap
- (Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın Diyarbakır'a düzenleyeceği ziyaret) Niye Diyarbakır annelerini her seferinde anıyorum? Bu olay Türkiye'nin en büyük vicdan olaylarından bir tanesidir. Çocukları dağa kaçırılmış. Bu dağa kaçırmalar da belli siyasiler aracılığıyla yapılmış. İlk defa bu kadar sivil, anne vicdanının bir araya gelerek talep ettiği tek bir şey var, evladını istiyor. Dünyada bundan daha meşru ve haklı bir talep olabilir mi? Olamaz. Annelere selam göndermekten, destek vermekten daha doğal ne olabilir. Annelere saygısızlık yapanların gündem olması gerekir. Sayın Cumhurbaşkanımız, anneleri Ramazan'da kabul etti. Şimdi onlarla yine bir araya gelecek. Bu sefer anlamlı bir buluşma olacak. Kadın vekillerimizin daha yoğun bir talebi olduğunu görüyoruz. 10 bine yakın yurttaşımız bu anneleri ziyaret etti. İnşallah yakında başka müjdeler de verecek. Kapsamlı bir Diyarbakır programı gerçekleşecek.
- (Erdoğan'ın 20 Temmuz'daki Kuzey Kıbrıs ziyareti) Sağda solda Cumhurbaşkanımızın Kuzey Kıbrıs'a gidecek olmasından rahatsızlık duyduğunu beyan edenler olduğunu görüyoruz. Kendi işinize bakın. Kimsenin rahatsızlık duymaya hakkı yok. AB iki devletli çözüme meşru bakmıyorsa hangi çözüme meşru bakıyor? Verilen sözlerin ne olduğunu biliyoruz. Hem Türkiye hem Kuzey Kıbrıs iki eşit topluma dayanan bir devlet kurulması için evet kampanyası yapılırken, Yunanistan ve Güney Kıbrıs'ta hayır kampanyası yapıldı. Kilise doğrudan aforoz etme tehdidinde bulundu.
- (Yunanistan Dışişleri Bakanı Nikos Dendias'ın IŞİD'le mücadele konusundaki açıklamaları) Yunanistan Dışişleri Bakanı bilerek yalan söylüyor. Atina anlaşmasını ihlal edecek şekilde turizm sezonunda 15 Eylül'e kadar yapılmaması gereken bir tatbikat yaptılar. Cumhurbaşkanımız ile Miçotakis arasında NATO'da yapılan görüşmede elde edilen kazanım Yunanistan tarafından zedelenmiş oldu. DEAŞ'la mücadeleye Türkiye'nin destek vermediği konusunda Yunanistan Dışişleri Bakanı yalan söylüyor, net. Bilerek yalan söylüyor. Türkiye, DEAŞ'la Mücadele Uluslararası Koalisyon'un üyesidir. Türkiye'nin bertaraf ettiği terörist sayısı bellidir. Yunanistan, DEAŞ'la mücadelenin neresinde acaba. Benim anladığım şudur. Yunanistan Dışişleri Bakanı, Yunanistan hükümetinden bağımsız hareket ediyor.