Eskişehir'de 23 kez şikayette bulunmasına rağmen Yalçın Özalpay'ın saldırısı sonucu öldürülen Ayşe Tuba Arslan davasının istinaf incelemesi Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi’nde bugün tamamlandı. 2. Ceza Dairesi, savcının mütalaası doğrultusunda karar vererek, Özalpay’ın Arslan’ı satır ve bıçakla 15 kez yaralamasına karşın cinayetin “canavarsa hisle” işlenmediği kanaatine vararak, “haksız tahrik indirimi” uyguladı.
Arslan ailesinin avukatlarının aktarımına göre bu indirimle ilk derece mahkemesinin Özalpay’a verdiği ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası 24 yıla indi ve infaz yasasıyla birlikte cezaevinde çok daha faz bir süre kalacak.
'İstanbul Sözleşmesi’nin tam da feshedildiği dönemde bu karar hakikaten çok manalı'
Arslan ailesinin avukatları kararı Yargıtay’a taşıyacaklarını açıkladı. Avukat Heval Yıldız Karasu, “Böyle bir davada haksız tahrik indirimi uygulanması demek boşanma davaları biten pek çok erkeğin karısını, eski eşini rahatça öldürebilmesinin önünü açmak demek” dedi. Karasu, “namus kavramının” kadın cinayetlerine gerekçe olamayacağını vurgulayarak, “Gelinen noktada İstanbul Sözleşmesi’nin tam da feshedildiği dönemde bu karar hakikaten çok manalı. Diyoruz ya erkek adalet değil gerçek adaleti arıyoruz. Erkek adalet ile karşı karşıya kaldık” diye konuştu.
Ne olmuştu?
Eskişehir'de yaşayan Ayşe Tuba Arslan 23 kez şikayette bulunduğu Yalçın Özalpay tarafından 11 Ekim 2019 tarihinde bıçaklı saldırıya uğramış, 24 Kasım'da da tedavi görürken hayatını kaybetmişti. Arslan'ın ölümüne ilişkin Eskişehir 3. Ağır Ceza Mahkemesi'nde görülen davada, Özalpay ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasıyla cezalandırılmıştı.
Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 2. Ceza Dairesi'nin önüne gelen dosyada, savcı olayda canavarca hisle ve eziyet çektirerek öldürmenin söz konusu olmadığını ve sanık hakkında haksız tahrik indirimi uygulanması gerektiği yönünde mütalaa vermişti.