Geçtiğimiz günlerde gerçekleşen ve Sputnik’in de medya sponsoru olduğu 4. Nükleer Santraller Fuarı ve 8. Nükleer Santraller Zirvesi, Türkiye’nin bu pazarda tüm bileşenleriyle buluştuğu bir etkinlik oldu.
Uluslararası birçok aktörün katıldığı zirvedeki tartışma konularını Nükleer Sanayi Derneği Başkan Yardımcısı Koray Yenigürbüz, Yeni Şeyler Rehberi’ne anlattı:
‘Ticari eşleşmeler yaşandı’
“Nükleer santraller fuar ve zirvesini çevrimiçi olarak gerçekleştirdik. Nükleer teknolojideki güncel gelişmeleri değerlendirdik ve ticari eşleşme görüşmelerini gerçekleştirdik. Dünyadaki birçok zirveye katıldım. Bu etkinlik hem sayı hem etkileşim anlamında dünyadaki ilk üç zirve ve fuar arasına girebilir. Fuarda ileri nükleer teknolojiler görüşüldü. Akkuyu santrali konuşuldu ama en önemlisi nükleer yatırımların lokalizasyonu konuşuldu.
Nükleer Sanayi Derneği yatırım yapmak isteyen firmalarla iş yapmak isteyenleri buluşturmak için kuruldu. Amacımız hem ülkemizdeki projelere hem de yakın coğrafyaya katkı verebilmek. Böylece kabiliyet ve birikimleri artırarak çarpan etkisi yaratmak.
‘Ekipman tedariki önemli’
Bir nükleer santralin maliyetinin yüzde 55’i ekipman tedarikinden oluşuyor. Çok çeşitli ürün grupları var. Mekanikten basınçlı kaplarından vanalarından pompalarına kadar çok farklı sektörleri destekliyor. Yan sanayi potansiyeli çok büyük bir sektör bu. Nükleer enerji projelerine bakıldığında nükleer enerjinin yerinin korunacağı görülüyor. Bu pazarda biz kendi yerimizi almak istiyoruz. Ülkemizdeki projeyi fırsat olarak görüp tedarik olarak katkımızı artırıp ülkemiz ve dünyada önemli bir yere gelebiliriz.
Nükleer enerjide potansiyelimiz olduğu gibi gerçekleşmiş projelerimiz bile var. Bugün dünyada 33 ülkenin nükleer santrali var. Ama sadece 11’inin nükleer teknolojisi var. Bu noktada bizim bir karar vermemiz lazım: Biz otuz dördüncü mü olacağız yoksa on ikinci mi? 12. olmak bugünden yarına mümkün değil. Önce katkıyı artırmak ve süreç içinde Ar-Ge yatırımları ile gelecekte orada teknoloji sağlayan tarafta yer almak istiyoruz. Mevcut sanayimizin durumuna bakınca bunu yapmak çok zor değil. Biraz koordinasyon vizyon ve sistemli çalışmaya ihtiyacımız var.
‘Küçük modüler reaktörler geliyor’
SMR denilen Küçük Modüler Reaktörler şu anda dünya gündeminde çok konuşuluyor. Mevcut konvansiyonel reaktörler için çok yüksek yatırım gerekiyor. İnşaat uzun sürüyor, her ülkeye de ölçeklenemeyebiliyor. Daha küçük şebekesi olan ülkeler için uygulanabilir değil. SMR’lar daha küçük kapasiteli, ölçeklenebilir ve hızlı biten projeler. Her şebeke için uygulanabilecek bir yapısı var. Bunu biz dördüncü nesil olarak adlandırıyoruz. Hem ülkemiz için hem de dünyadaki yeni nesil enerji pazarında konumlanmamızı gerçekleştirmek istiyoruz. Pazar oraya kayıyor. SMR’lar dünyada da çok yeni. Henüz prototip aşamasında. Karar alıcı noktada değilim ama tahminimce 2030’larda SMR’lar ile ülkemiz tanışabilir.”